Rize’nin İkizdere ilçesinde iktidarın gözde şirketlerinden Cengiz İnşaat, çifte depremin Türkiye’yi vurduğu bu günlerde taş ocağı çalışmalarına hız kesmeden sürdürdü.
6 Şubat’ta Türkiye’de 10 kent, Kahramanmaraş merkezli 7,7 ve 7,6 şiddetindeki depremlerde yerle bir oldu.
Tüm Türkiye’nin deprem bölgesiyle ilgili tek yürek olduğu bu günlerde Cengiz İnşaat İkizdere’de çalışmaların sürdürürken görüntülendi.
Yöre halkı bölgede hala dinamit patlatıldığını, kepçelerin ve kamyonların çalıştığını söyledi.
Rize İdare Mahkemesi’nin kararı doğrultusunda İşkencedere Vadisi’nde bilirkişi heyeti keşif yapılmıştı. Raporda şu maddeler yer almıştı:
- Bölgede kalıcı hasar bırakacak.
- Arıcılık ve çayda verim düşecek.
- Su dengesi bozulacak, erozyona neden olacak.
- Toz emisyonları hesaplanan değerden yüksek olacak, yerleşim yerlerini etkileyecek.
- Dere yatakları tahrip ediliyor.
- Taş savrulması Rize-İspir Yolu ve tünel girişini etkileyecek.
- Taş ocağı yapılması teknik olarak uygun değil, alternatif yerler var.
Bölge halkının direnişine ve çalışmaların durdurulması için tüm mahkeme kararlarına rağmen Cengiz İnşaat’ın bölgedeki yıkıcı faaliyetleri devam ediyor.
İkizdere’de ne oluyor?
Geçen yıl Rize’nin İkizdere ilçesine bağlı İyidere sahiline yapılması planlanan lojistik liman için ihaleye çıkılmıştı. İhaleyi 1 milyar 719 milyon lira karşılığında iktidara yakınlığıyla bilinen Cengiz İnşaat ve Yapı&Yapı AŞ ortaklığı kazanmıştı.
Projede deniz dolgusu öngörülmüş, bu nedenle ham madde temini için taş ocakları ve bağlantı yoluna ihtiyaç doğmuştu.
Hammadde ihtiyacının karşılanabilmesi için İşkencedere Vadisi’nde bulunan Cevizlik ve Gürdere köylerinde 17 adet parsel için acele kamulaştırma kararı çıkarılmış, karar, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan imzasıyla 19 Mart 2021 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanmıştı.
21 Nisan’da iş makinelerinin faaliyeti geçmesi üzerine yöre halkı karşı eyleme geçmiş ancak jandarma engeliyle karşılaşmıştı.
Cengiz İnşaat, eylemler üzerine topu bakanlığa atarak, “Hammaddenin temin edilmesi planlanan İkizdere Cevizlik Taş Ocağı, bakanlık tarafından seçilmiştir” demişti.
Taş ocağı çevresine hem takviye jandarma konuşlandırılmış hem demir kapı çekilmişti. Köylüleri ikna için ilçeye giden Ulaştırma Bakanı Adil Karaismailoğlu, protestoyla uğurlanmış, sonra da halkın kandırılmaya çalışıldığını öne sürmüştü.