AYŞEGÜL KASAP
@aysegul_kasap
Rize’nin İkizdere ilçesinde bulunan İşkencedere Vadisi’nde 21 Nisan’dan bu yana halk direnişi var.
Köylüler, “Sonuna kadar mücadele edeceğiz” diyor.
Peki halk neye karşı direniyor? Ne için mücadele ediyor?
Şirket, devlet, siyasiler ne diyor? Son durum ne?
9 Soruda….
1. Nerden çıktı?
2020 yılında Rize’nin İkizdere ilçesine bağlık İyidere sahil mevkiinde yapılması planlanan lojistik liman için ihaleye çıkıldı. İhaleyi 1 milyar 719 milyon lira karşılığında iktidarın favori şirketlerinden Cengiz İnşaat ve Yapı&Yapı AŞ ortaklığı kazandı.
Projede deniz dolgusu öngörüldüğü için ham madde teminine, yani taş ocaklarına ve bağlantı yoluna ihtiyaç vardı.
Bu amaçla İşkencedere Vadisi’nde bulunan Cevizlik ve Gürdere köylerinde 17 adet parsel için acele kamulaştırma kararı çıkarıldı. Karar Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan imzasıyla 19 Mart 2021 tarihli Resmi Gazete’de yayınlandı.
2. Neden Cevizlik ve Gürdere?
Cevizlik ve Gürdere köyleri İyidere’ye yaklaşık 40 km mesafede. Peki niye bu iki köy seçildi?
Cengiz İnşaat’a göre hükümet öyle uygun gördüğü için.
Şirket açıklamasının ilgili bölümü şöyle: “Proje sahasının fiziki koşulları ve limanın inşa edileceği yer sebebiyle liman sahasında dolgu yapılması ve kullanılacak bu dolgu malzemesinin deniz suyuna dayanıklı olması gerekiyor. Bu nedenle Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından yapılan inceleme ve araştırmalar sonucunda uygun taş ocakları belirlenmiş, rezerv miktarı ve dayanıklılık değerleri dikkate alınarak koşulları sağlayan İkizdere Cevizlik Taş Ocağı için Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü’nden ilgili mevzuat kapsamında ham madde üretim izni alınmıştır. Çevresel etkileri dikkate alınarak sürecin en başından itibaren ham maddenin temin edilebileceği tüm alternatif taş ocakları bakanlık tarafından araştırılmıştır.”
Kısacası, şirket yer seçiminde topu hükümete atıyor.
3. Köylüler taş ocağına neden karşı?
Köylüler taş ocağının doğal yaşam alanlarının tahrip edileceğinden, tarım ve arıcılığın yok olacağından, geçim kaynaklarınının zarar göreceğinden kaygılı.
Diken’e anlattıkları şöyle:“Köyümüz taş toprak içinde kalacak, sularımız kesilecek. En önemlisi ormanımız, vadimiz talan ediliyor. Her gün biz oraya gidiyoruz. Her şeyimiz o vadiye bağlı. Balımız oradan, suyumuz oradan, çayımız oradan… Hayvanların yiyecekleri oradan. Taş ocağı yapıldığı zaman vadi bitecek. Vadiye yakın köyler bitecek. Bir dinamit patlattıkları an bizim evlerimiz yıkılacak. Doğamız yok olacak. En büyük derdimiz bu.”
Tüm Türkiye seslenen bir İkizdereli de “Çocuklarınız bu doğayı görmek istiyorsa bir şey yapın” dedi.
4. Gerginlik nasıl tırmandı?
Acele kamulaştırma kararının yayınlanmasından sonra yöre halkı söz konusu köyleri içine alan İşkencedere Vadisi’nde çadır kurup olası inşaat faaliyetine karşı nöbete başladı.
21 Nisan’da Cengiz İnşaat’a ait iş makinelerinin vadiye girmesiyle gerilim tırmanmaya başladı.
İkizdereliler iş makinelerinin önüne geçerek durdurmaya çalışınca jandarma engeliyle karşılaştı.
Köylüler jandarma engelini aşmak için orman yolundan faaliyet alanına ulaştı.
Jandarma bu kez hem gaz sıktı hem şiddete başvurdu.
Köylülerden bazılarına sokağa çıkma yasağı kapsamında ceza kesildi.
5. Devletin temsilcisi valilik ne dedi?
Rize valiliğine göre ‘devletimiz, ülkemiz ve ilimiz için çok önemli olan ve her türlü hukuki aşaması tamamlanan, izinleri alınan yatırım projesi’ söz konusu.
6. Siyasiler ne yaptı, ne söyledi?
AKP Merkez Karar ve Yönetim Kurulu üyesi Metin Külünk eylemleri ‘Beyaz Saray’a kadar ‘provokasyon’ diye niteledi.
CHP ve HDP’liler direnişin başından beri İkizdere’de bulunarak halka destek verdi.
Aslen İkizdereli HDP İzmir Milletvekili Murat Çepni, şunları söyledi: “Böyle bir vicdansızlık, acımasızlık, doğa düşmanlığı, halk düşmanlığını herhalde ne tarih yazdı ne de yazacaktır. Hiçbir kâr, rant, proje köylülerin buradaki yaşam alanlarından daha değerli değil. İnsanların suyu, arıcılık, çay yok olacak. Her patlatılan dinamitte bu sular yok olacak. Bu suları zaten Karadeniz’de aldılar, hidroelektrik santrallerle (HES) katlettiler, yok ettiler. Şimdi bu suyu da yok edecekler.”
30 Nisan’da olup bitenleri kaydedenlerin telefonlarına zorla el konularak görüntüler silindi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç, Rize’nin İkizdere ilçesinde açılmak istenen taşocağının Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından ihale edilmeden Cengiz İnşaat’a verildiğini öne sürdü: “ÇED kararı yok, ihale yok. Proje sahibi bakanlık, ama e-posta olarak Cengiz Holding’de çalışan bir mühendisin e-posta adresi verilmiş. Yani ihaleden, ÇED kararından önce bu taş ocağının Cengiz Holding’e verileceği belirlenmiş, belli olmuş. Bu peşkeş çekmektir.”
7. Son durum ne?
Şirketler ham madde temininde, köylüler, yöre halkı ve çevre gönülleleri direnmekte kararlı.
Son haber ise Cengiz İnşaat’a bir taş ocağı izni daha verildiği yönünde.
Yöre halkının durdurmaya çalıştığı taş ocağı Cevizlik köyünde.
Habere göre ikinci taş ocağı Gürdere köyü mevkiinde açılacak.
İkizdereli jeofizik mühendisi Mehmet Baş şunları söyledi: “İyidere Lojistik Merkez ve Liman İnşaatı için yapmak istedikleri taş ocağı için alanda üç yıl çalışacaklarını belirtiyorlardı. Madem öyleydi yeni ocak için neden izin aldınız? Yetkililerin hepsi yalan söylüyor. Mücadelesini verdiğimiz ocak için kapasite artışı istemişlerdi, kapasite artışı ÇED sürecine girdiği için Çevre Bakanlığı’ndan döndü. Onlar da yapmak istedikleri birinci taş ocağının hemen ilerisinde ve köylere daha yakın bir mevkide ikinci taş ocağı iznini aldı. Burası da 23 hektarlık bir alan. İki ocağı birbirine bağlayacaklar. Cengiz bu işin müteahhitliğini yapıyor, burayı işaret eden de veren de devlet.”
8. İkna toplantısında neler oldu?
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı yetkilileri halkı ikna çabası kapsamında düzenlenen toplantıda umduğunu bulamadı.
Katılımcılar, taş ocağına itirazlarını dile getirdi.
Köylülerin avukatı Yakup Okumuşoğlu, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Altyapı Yatırımları Genel Müdürü (AYGM) Yalçın Eyigün’e şöyle çıkıştı: “Buranın altında da üstünde de köyler var. Dinamitler patlatacaksınız, heyelanlar olacak.“
Bir katılımcı da şunları söyledi: “Yüz yıllık ağaçlarımızı yok ettiniz.”
9. Cengiz ne vadediyor?
Şirket taş ocağı için yer seçiminde topu hükümete attığı açıklamasında şu vaatlerde bulundu: “Şirketimizin o bölgede yaşayan herkesin görüşlerini hassasiyetle ve ciddiyetle değerlendirdiğini bilmenizi isteriz. İmalatların tamamlanması ve liman için gerekli ham maddenin temini sonrasında taş ocağının rehabilitasyonu şirketimiz tarafından gerçekleştirilecektir. Taş ocağında maden araması yapıldığına, ocağın daha sonra farklı amaçlarla kullanılacağına dair iddialar asılsız olup Rize İyidere Lojistik Limanı projesile sınırlı ham madde temini tamamlandıktan sonra toprak üzerinde bitki ve ağaçlandırma çalışması yapılarak mevcut doğal yaşamın geri kazanılması sağlanacaktır.“