İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, polisin Ankara’da basın açıklaması okumak isteyen özel sektör öğretmenleri döverek gözaltına almasını, “Hak aramaya gayret eden bir öğretmen grubuna, kantarın topuzunu kaçırdığınız bir tutumu son derece yanlış buluyorum” diye yorumladı.
Akşener, şehirlerin kurtuluş yıl dönümlerinin kutlanmasına karşı olduğunu söyleyen eski TBMM Başkanı İsmail Kahraman hakkında da “Bu bir şuur altı, bu bir tercih” dedi.

Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası, özlük haklarının iyileştirilmesini talep etmek için Ankara’da toplanmışmış, gruba polis müdahale etmiş, aralarında avukat ve öğretmenlerin olduğu en az dokuz kişi gözaltına alınmıştı.
Ankara Güvenlik Şubesinden Sorumlu Emniyet Müdür Yardımcısı Mukadder Kardiyen, öğretmen Betül Koca’nın üzerine yürümüş ve talimatla gözaltına aldırmıştı. Koca, gözaltı sırasında tartaklanmıştı.
Akşener, müdahaleye ilişkin soruya şu yanıtı verdi:
“Ben, bir öğretmenim, eğitimin her alanında çalıştım. Öğretmenlerin bu kadar itilip kakıldığı hiçbir dönem yaşamadık. ‘Atanamayan öğretmen’ diye bir kavram var. ‘Ücretli öğretmen’, ‘sözleşmeli öğretmen’ diye bir tarif var. ‘Sözleşmeli’ diye bir öğretmen tarifi var. Öğretmene her yerde çok büyük itilme kakılma var. Özel okullarda, dershanelerde çalışan öğretmenler var. Birçoğunun asgari ücret ve onun altında çalıştığına dair de iddialar var, çalışan öğretmenler açısından.
Siz, bu öğretmenlere çocuklarınızı emanet ediyorsunuz ve ülkenizin hem bugününü hem yarının emanet ediyorsunuz. Bu derece hoyrat davranılan bir eğitim sistemi olamaz. Hak aramaya gayret eden bir öğretmen grubuna, kantarın topuzunu kaçırdığınız bir tutumu son derece yanlış buluyorum. Doğru bulmuyorum. Son dönemde Türkiye’de hep bunlar yapılıyor. Bunlar da geçecek elbette, ders çıkara çıkara yolumuza devam edecek.”
‘İsmail Kahraman’ın ilk vukuatı değil’
Akşener, şehirlerin kurtuluş yıl dönümlerinin kutlanmasına karşı olduğunu söyleyen eski TBMM Başkanı İsmail Kahraman’ın “Kölelikten kurtulduğumuz tarihe niye bayram diyeceğiz” sözlerinin sorulması üzerine şunları söyledi:
“‘Sayın’ demeye dilimin varmadığı İsmail Kahraman beyin bu ilk vukuatı değil. Bu bir şuur altı, bu bir tercih. Anlaşılıyor ki bizim gibiler illerimizin işgalden kurtuluş günlerini anmaya; şehitlerimize, gazilerimize rahmet okumaya, şükran duymaya devam edeceğiz. ‘Sayın’ diyemediğim İsmail Kahraman Bey, anlaşılıyor ki ‘Yunan kazansa çok iyi olurdu’ diyen zihniyet çerçevesinde işgal edilmiş günleri anmaya, ona saygı duymaya devam edebilir.”