Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu’nun TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda milletvekillerine sunum yaptı.
Kavcıoğlu, sunumunda enflasyondaki yükselişte, gıda ve ithalat fiyatlarındaki artışlar ile arz yönlü unsurların etkili olduğunu yineledi.
Cari açıkta düzelmenin başladığını aktaran Kavcıoğlu, güçlü parasal sıkılaştırmanın krediler ve iç talep üzerindeki yavaşlatıcı etkilerinin de devam ettiğini belirtti.
Kavcıoğlu şöyle devam etti: “Para politikası duruşunda güncellemeye giderek politika faizini 100 baz puan indirdik. PPK’da para politikasının etkileyebildiği talep unsurları çekirdek gelişmelerin ayrıştırılmasına ilişkin analizleri değerlendirdik.”
Merkez Bankası, geçen ay çekirdek verileri odağına aldıktan sonra 23 Eylül’de 100 baz puanlık faiz indirimine gitmişti.
Çekirdek enflasyon ise ‘enerji, gıda ve alkolsüz içecekler, alkollü içkiler, tütün ürünleri ve altın hariç‘ TÜFE’den oluşuyor.
TÜFE’nin tümü yüzde 100 olduğunda çekirdeğin payı ise sepette yalnızca yüzde 43.82’ye denk geliyor.
Halihazırda odağı çekirdeğe alarak yapılan faiz indirimi sonrası da dolar 8,97 ile tarihin en yüksek seviyesini görmüş durumda.
Ayrıca Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın yaklaşan seçimler öncesi Merkez Bankası üzerindeki ‘faiz indirimi‘ baskısını arttırması ve MB’nin bu nedenle doğru para politikalarını uygulayamayacağına olan yaygın inanç da enflasyonun en önemli tetikleyicilerinden.
Analistler son çeyrekle birlikte enflasyonda düşüş öngörse de mevcut politikalar ve pandeminin gidişatı da hala büyük bir soru işareti.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun açıkladığı son verilere göre yıllık manşet enflasyon eylülde yüzde 19,58’e, çekirdek enflasyon ise yüzde 18,63’e ulaştı.
Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) ise 12 aylık enflasyonu yüzde 44,7 olarak hesaplıyor.
‘Rezerv 123,5 milyar dolara çıkacak’
Kavcıoğlu, sunumda ayrıca bu hafta açıklanacak rezerv rakamının 123,5 milyar dolar seviyesine yükseldiğini de bildirdi.
Kavcıoğlu şöyle konuştu: “Rezervler, son dönemde istikrar kazanmış olup güçlü bir artış eğilimi gösteriyor. Önümüzdeki dönemde Merkez Bankası olarak para politikasının aktarım mekanizmasını kuvvetlendirmek amacıyla rezerv birikiminin devamını amaçlamaktayız. “
Ancak Merkez Bankası’nın son olarak geçen perşembe günü açıklanan verilerine göre swaplar hariç net rezervi hala ‘eksi 37,3 milyar dolar‘ seviyesinde.
Rezervlere etki eden swap anlaşmalarında, iki ülke arasında arasında belirlenen tutarda bir para başka bir parayla değiştiriliyor. Değiştirilen ana paralar belirli bir süre sonunda geri veriliyor. Bu durumda MB’nin döviz rezervi kağıt üstünde artmış olsa da bu, net rezerve yansımıyor.
Türkiye’nin Çin’le 6 milyar dolar, Katar’la 15 milyar dolar tutarında swap anlaşması bulunuyor. Ayrıca Güney Kore’yle ağustosta yapılan swap anlaşması da henüz hesaplara girmiş değil.
Son dönemde yaşanan brüt rezerv artışları ise büyük oranda swap anlaşmaları, zorunlu karşılık düzenlemeleri, IMF kaynağı, reeskont dönüşleri ve cevherden altın alımıyla meydana geliyor.
MB’nin toplam rezervleri 135,96 milyar dolarla tüm zamanların zirvesini 2013 yılının aralık ayında görmüştü.
Dolardan bir rekor daha
Faiz kararı sonrası dolar tüm zamanların zirvesinde
Merkez Bankası’ndan faiz indirimi
Erdoğan yine mutsuzmuş, MB başkanı topun ağzındaymış
Merkez Bankası rezervleri düşüşte
IMF, Merkez’e rezerv desteğini gönderdi
Erdoğan’ın 115 milyar dolarlık rezerv açıklaması ne kadar gerçek?
Rezervi swap’la şişirmeye devam: Güney Kore’yle 2 milyar dolarlık anlaşma
Swap anlaşmaları ‘hatayı hatayla telafi’
Erdal Sağlam: İktidarın rezervleri yüksek gösterme çabası devam ediyor