Son yılların en büyük değer kaybı sonrasında TL’yi destekleme adına getirilen kur korumalı mevduat (KKM) hesaplarının büyüklüğü 107 milyar TL’nin üzerine çıktı.
Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Mahmut Gürcan, KKM’lere ilginin yüksek olduğunu söyleyip bir başarı tablosu çizse de rakamlar döviz hesaplarını çözmek için getirilen uygulamanın dolarizasyonu önlemekte başarılı olamadığını açıkça gösteriyor.
KKM’ler doların aralık ayında 18 liranın üzerine çıkmasının ardından açıklandı ve döviz getirisine Türk Lirası varlıklarda kalarak ulaşılmasını sağlıyor. Ancak hükümetin döviz hesaplarını çözmek adına çıkardığı ‘yüksek maliyetli‘ uygulama şu ana kadar temel işlevini yerine getirebilmiş değil.
BDDK verilerine göre toplam mevduatın hala büyük bir çoğunluğu yabancı para mevduatta. Verilere göre 17 Aralık’la biten haftada gerçek kişilerin yüzde 71’i mevduatını yabancı para cinsinde tutarken, KKM’lerin devreye girmesi sonrası 24 Aralık ile biten haftada bu oran yüzde 64’e düştü. Ancak 31 Aralık itibariyle gerçek kişilerin yabancı para mevduatının toplam mevduatlara oranı tekrar yükselişe geçip yüzde 67’ye çıktı.
Merkez Bankası’nın açıkladığı son veriler de vatandaşın geçen hafta döviz mevduatlarına 351 milyon dolar daha eklediğini gösterdi.
Bankacılık kaynakları, KKM’lere geçişin daha çok TL mevduattan kaynaklı olduğunu söylüyor. Geçtiğimiz hafta Reuters’a konuşan AKP’li bir üst düzey yetkili de kur korumalı mevduat hesabına yüksek bir katılımın olduğunu ancak temel beklenti olan dövizden TL’ye dönüşün tam olarak gerçekleşemediğini ifade etmişti.
Gürcan ise şunları söyledi: “Uygulamanın henüz başında olmamıza rağmen vatandaşımızın çok ciddi bir teveccühünü görüyoruz. Kur korumalı Türk lirası mevduat hesabı 24 Aralık itibarıyla 28,2 milyar lirayken, 7 Ocak Cuma akşamı itibarıyla 107,6 milyar liraya yükseldi. Buradan da vatandaşımızın kur korumalı Türk lirası mevduat hesabına aşırı ilgi gösterdiğini görebiliyoruz. Bu da sistemin ne kadar başarılı olduğunu gösteriyor.”
Fed tehlikesi
Amerikan Merkez Bankası’nın (Fed) bu yıl en az üç faiz artışı yapması bekleniyor. Ekonomistler, Fed’in faiz artışlarının Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerden sermaye çıkışlarını tetikleyebileceğini ve para birimlerinde değer kaybına yol açabileceğini belirtiyor.
Doların TL karşısında daha da değer kaybetmesi ise KKM’lerdeki para için Hazine’nin ekstra ödeme yapması anlamına geliyor.
TL halihazırda gelişmekte olan para birimleri arasında dolar karşısında son bir, üç ve beş yıla bakıldığında her vadede açık ara en çok değer kaybeden para birimi. TL’nin sadece 2021 yılında yaşadığı kayıp ise yüzde 45’in üzerinde.