Türkiye’nin Ukrayna-Rusya savaşında üstlendiği arabulucu konumun Batı’yla arasındaki ilişkilerin ısınmasına yardımcı olması beklenirken, iş insanı Osman Kavala’ya Gezi davasında verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, eriyen buzları yeniden dondurdu.

Moskova’ya seyahatinden önce Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’la görüşmek ve onun Ukrayna’daki savaşı durdurmaya yönelik diplomatik çabalarına minnettarlığını göstermek için Ankara’ya uğramıştı.
Bu görüşmeden iki saat sonra, mahkemeden gelen karar Ukrayna ve Rusya arasındaki arabulucu rolü nedeniyle Batı’da oluşan iyi niyeti karşılıksız bıraktı.
Reuters ajansının analizine göre Batı’yla arasındaki buzlar çözme şansı Türkiye’nin elinden uçup gitti.
İşte bu dönüm noktasına Kavala’nın 2013’teki Gezi protestolarda rolü olduğu gerekçesiyle ömür boyu hapse mahkum edilmesi neden oldu.
Batı ülkeleri Kavala’nın serbest bırakılması için çağrıda bulunmuş, Kavala aleyhindeki yargılamanın siyasi talepler doğrultusunda yürütüldüğü yorumları gelmişti.
Kavala’nın 25 Nisan’da yargılandığı mahkeme sonucunu telefonuna düştüğünde şaşkınlığa uğrayan Batılı bir diplomat, Reuters’a bu kararın Erdoğan’ın devleti nasıl yönettiğinin bir göstergesi olduğunu belirterek, “Ukrayna konusundaki tutumu nedeniyle (Erdoğan) puan toplasa da, bazı konularda güvenilemez” diye konuştu.
Bir başka diplomat da Kavala davasının sonucunu, “Olabilecek en kötü senaryo” diye yorumladı.
Dava sonucunu Reuters’a yorumlayan sekiz diplomat, Türkiye’nin Batı’yla yıpranmış ilişkilerinin iyileşme hedeflerine bir darbe olduğunu belirtti. Diplomatlar, Erdoğan’ın Moskova’ya yakın durarak Batı’nın uyguladığı yaptırımlara karşı duruşuna da dikkat çekti.
Diplomatlara da göre mahkemenin kararı Batı’nın da arzuladığı yakınlaşmaya yönelik beklentileri de askıya aldı.
Her şeyi altüst etti
Rusya-Ukrayna barış görüşmelerine ev sahipliği yapan ve her iki ülkenin dışişleri bakanlarıyla müzakerecilerini ağırlayan Türkiye için bu durum her şeyi altüst etti.
Türkiye savaş sonuna yönelik Batı’nın bir yol haritası oluşturmasını ve Rusya’ya uygulanan yaptırımların kademeli olarak kaldırılmasına hazırlanmasını talep ediyor. Aynı zamanda Türk savunma sanayine uygulanan yaptırımların da kaldırılmasını istiyor.
Türkiye ayrıca ABD, Fransa ve İtalya başta olmak üzere NATO müttefikleriyle ilişkileri geliştirmek ve ekonomik sorunların zirveye çıktığı 2023 seçimleri öncesi dönemde Batı’yla arasındaki gerilimi yatıştırmak istiyor.
Anketler Erdoğan’ın 2023 seçimlerinde oy kaybedeceğini gösterirken, Batılı diplomatlar Avrupa Birliği’yle gümrük birliğinin yenilenmesi müzakerelerinde ilerleme olasılığı da dahil önemli bir ticari ya da yatırım anlaşmasına varılması ihtimalinin zayıfladığını söyledi.
Erdoğan ve hükümet yetkilileriyse Ukrayna-Rusya savaşının ardından Batı’nın Türkiye’nin jeopolitik öneminin farkına vardıklarını ve Ankara’nın bu savaştaki dengeli politikasının Batı tarafından övgüyle karşılandığını söylüyor.
Türk yetkililer Ankara’nın yaptırımlarla ilgili duruşunu Batı’nın anladığını ve Türkiye’nin yaptırımları ihlal etmek isteyenler için bir merkez haline gelmeyeceğini de belirtiyor.
Bazı analistler, Gezi kararlarının aynı zamanda 2023 seçimleri öncesinde muhalefet için bir uyarı niteliğinde olduğunu düşünüyor. Bu analistlere göre Ankara’nın Ukrayna savaşında aldığı rol nedeniyle Erdoğan hareketlerine dışarıdan tepkinin azalacağını düşünüyor.