Metin Lokumcu’nun ölümüne ilişkin davada 13 polisin de beraatine karar verildi.
Emekli öğretmen Metin Lokumcu, 2011’de Tayyip Erdoğan’ın başbakan olarak Artvin’in Hopa ilçesini ziyareti sırasında polisin biber gazı kullanması nedeniyle kalp krizi geçirerek hayatını kaybetmişti.
Hopa başsavcılığının yürüttüğü soruşturmada, dönemin il emniyet müdürü Muhsin Armağan dahil 13 polis hakkında ‘taksirle ölüme neden olma’ suçundan altı yıla kadar hapis istemiyle iddianame hazırlanmıştı.
İddianame, Hopa Asliye Ceza Mahkemesi’nde kabul edilmişti.
Lokumcu’nun ölümüyle ilgili 10 yıl sonra açılan davanın ilk duruşması, Trabzon 2’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülmüştü. Mahkemenin mevcut delil durumu nedeniyle görevsizlik kararı verdiği dosya, Trabzon 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmişti.
Davanın 14’üncü duruşması Trabzon 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Duruşmada savcı 13 polis için ayrı ayrı beraat talebini yineledi.
Mahkeme başkanı da Metin Lokumcu’nun ölümüyle polisin biber gazı kullanımı arasında ‘illiyet bağı bulunmadığını’ savundu.
Heyet 13 polis hakkında beraat kararı verdi.
Karar “Metin Lokumcu ölümsüzdür” ve “Her yer Hopa her yer direniş” sloganlarıyla protesto edildi.
‘Öfkeliyim, bu karar yok hükmünde’
Lokumcu’nun oğlu Ulaş Lokumcu karara adliye önünde açıklama yaparak tepki gösterdi:
“Belki çoğumuz sonucun böyle olacağını biliyordu. Ama biz son ana kadar bir umut bekliyorduk. Karalamaya çalıştılar, babamı hasta ilan ettiler.
Göz göre göre hukukun sınıfta kaldığını izledik. 13 yıldır anlatmamıza rağmen bizi dinlememişler. Bir 13 yıl boyunca bu adliye koridorlarında süründürmüşler. Bu karar gönlümde yok hükmünde.
Babam haklı bir mücadele veriyordu. Bunu tüm Türkiye gördü. Öfkeliyim. Cümleleri seçemiyorum. Sinirime yenik düşmek istemiyorum. Çünkü biz hala bu coğrafyada yaşıyoruz.
Her gün üstümüze daha büyük bir baskıyla geliyorlar ama bir yerde kırılma noktası olursa maalesef bu ülke başka yerlere gider. Adalete inatla inanmaya çalışıyoruz ama yargı güçlünün, devletin yanında olarak inatla bizi bundan uzaklaştırmaya çalışıyor. Bu kararı kabul etmiyorum, takdir kamuoyunun.”
