Biber gazının kullanılması nedeniyle hayatını kaybeden Metin Lokumcu’nun duruşmasında tanık polisler ve uzman sıfatıyla Türk Tabipler Birliği Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı dinlendi.
Emekli öğretmen Metin Lokumcu, 2011’de Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın başbakan olduğu dönemde Artvin’in Hopa ilçesine ziyareti sırasındaki olaylarda polisin biber gazı kullanması nedeniyle hayatını kaybetmişti.
Ölümle ile ilgili 13 polis hakkındaki yargılama bugün Trabzon 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam etti. ANKA’nın haberine duruşmada, daha önce tanık olarak dinlenmesine karar verilen polislerin ifadelerine başvuruldu.
Tanık polis A.C.A o güne dair çok şey hatırlamadığını ve trafikten sorumlu olduğunu belirtti: “Herkes gibi ben de telsiz taşıyordum. Telsizden müdahale anonsu duydum. Sanırım anonsu geçen kaymakam beydi.”
Tanık polis K.B ise şunları söyledi:
“Miting alanına giriş noktasıydım, tutanağı müşterek tuttuk. Bir sürü bilgi ekleyen amirler vardı. Metin Lokumcu’yu hatırlıyorum. Pankartları gördüm, inşaattan taş ve kalas atıldığını hatırlıyorum. Metin Lokumcu daha çok benim önümde hareket ediyordu. Elinde taş gördüm ama kimseye attığını görmedim. Arkasındaki kişilere yön veriyordu öncülük ediyordu. Olaylardan sonra birisinin fenalaştığını öğrendim. Beni de hastaneye gönderdiler. Yolda giderken o kişinin Metin Lokumcu olduğunu öğendim. Lider görünüşlüydü, mavi gömlek ve kot pantolon giyiyordu.”
‘Gaz kullanılmışsa o seviye gelinmiştir’
C.Y, o dönem karakolda olduğunu belirterek, “Olay bitmiyordu sürekli taş geliyordu. Arabalara gelen taşların sesini çok iyi hatırlıyorum. Çevik kuvvet de gaz kullanmak zorunda kaldı. Sakin duran insanlar değillerdi. Gaz kullanılmışsa o seviyeye gelinmiştir demek ki…” ifadelerini kullandı.
Fincancı uzman olarak dinlendi
Uzman olarak duruşmada dinlenen Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, şöyle konuştu:
“Görüntülerde Metin Lokumcu’nun elinde limon var. Özellikle o dönemler limonun aslında ciltte tahriş edici özelliğini artırıyor. Ancak limon olması elinde bilinen algıyla gaza maruz kaldığını zaten gösteriyor. Yine görüntülerde gaz bulutlarının içinde görünüyor. İki tür gaz kullanılmış. Biri sıvı şeklinde, tüpün içinde taşınan bir de tüfekle atılan CS denen, biber gazı diye bilinen gaz kullanılıyor. Otopsi raporunda akciğerde kanamalı alanları takip ediyorlar. Yine damarlarda birtakım değişiklikler var. Damarlarda tıkanıklığı var mı? Hayır yok. Yüzde 40-50’lik kireçlenme alanları var. Bu alanlar düzey olarak kalbin dolaşımını bozan bir etkiye sahip değil. Kalp krizinden söz ediliyor. Bir beyaz alan tarif edilmiş. Bu bir kalp krizini mi gösteriyor yoksa başka bir şeyi mi? Öyle olsa bu alanda bir çatlama olurdu. Bunu bir yanlış tanı olarak değerlendirmek mümkün.”
Tanık beyanlarının alınmasının ardından mahkeme heyeti, duruşmayı yarına erteledi.