ALTAN SANCAR
altansancar@diken.com.tr
@altansancarr
CHP İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak, depremin ardından başlatılan ‘seçimlerin ertelenmesi’ tartışmalarına karşı yasa değişikliği önerdi.
Toprak, yaşadıkları kentlerden ayrılmak zorunda kalanlar için yurt dışı seçmenlerine uygulanan sistemin kullanılabielceğini, bunun için anayasanın değiştirilebileceğini söyledi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun koordinatör başdanışmanı ve İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak, deprem sonrası göç etmek zorunda kalan seçmenler için yeni bir öneriyi gündeme getirdi. Buna göre göç eden seçmenler Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) ilan edeceği seçmen kütükleriyle, seçim tarihinden iki hafta veya bir ay öncesinden itibaren bulundukları yerdeki il ve ilçe seçim kurulunun belirleyeceği merkezlerde kendi illeri için oy verebilecek.
Toprak, bunun uygulanması için seçim yasasında gerekli değişikliklerin uzlaşıyla yapılabileceğine işaret etti. Anayasaya da uzlaşı ile geçici bir madde konabileceğini, böylece değişikliğin üzerinden bir yıl geçmeden yürürlüğe girebileceğini dile getirdi.
Seçimlerin 14 Mayıs’ta yapılmasının önünde bürokratik zorluklar olduğunu söyleyen Toprak, kamuda liyakatin olmadığını ve YSK’nın seçimlerin yapılması için çalışmalara başlaması gerekliliğine işaret etti.
‘İsim isim belirlenmeli’
Seçimlerin sağlıklı düzenlenmesi için can kaynı sayılarının şeffaf biçimde yayınlanması gerekliliğini vurgulayan Toprak, insani yöne dikkat çekti: “Hayatını kaybedenler adet değil, sayı değil. Her biri birer insan, hikayesi ve ailesi olan birer insan. Her şeyden önce kaybettiğimiz yurttaşlarımızı isim isim belirlemek ve bunu layığıyla paylaşmak zorundayız. Bunun yapılmaması ilerleyen zamanlarda ciddi sorunları beraberinde getirebilir. Hayatını kaybeden, ama nüfustan düşmemiş olan yurttaşlarımız adına belki yaşadığı kentte değil, ama başka kentlerde usulsüz alım veya satımlar olabilir. Bu durum kayıp yakınlarının ailelerini derinden yaralar. Bu yüzden önemlidir. Ayrıca unutmayalım ki nüfustan düşmeyen kaybettiğimiz yurttaşın adı seçmen kütüğünde de yer alacak. Kötü niyetli insanlar bunu kullanabilir. Bu nedenle kamunun görevini önce insani sonra hukuki gereklilikle yerine getirmesi, şeffaf olması elzemdir.”
Toprak’ın önerdiği sistem
Toprak önerdiği sistemi şöyle anlattı:
*Mayısta seçimin yapılma şartları ortadan kalktı. Haziranda bu iş olabilir. Çünkü baktığınızda dört tane ilde büyük göç var. Süreci objektif yönetmek lazım. Yardımların nereye nasıl harcandığının şeffaf biçimde paylaşılması lazım. Yardımların nereye harcandığının, ihalelerin nasıl yapıldığının şeffaf bir şekilde yayımlaması lazım.
‘Anayasaya geçici madde konabilir’
*Sonra biz yasayı ve anayasayı değiştiririz. Anayasaya bir geçici madde koyarız, seçim yasasındaki değişikliğin bir defalık hemen uygulanmasını sağlarız. Yasada da nerede oy kullanırsa kullansın bunun Hatay’a yazılacağını ekleriz. Bunun için kütüklerin değişmesine bile gerek yok. Bu seçmenler için farklı sandıklar kurulur, gerekirse 15 gün hatta bir ay öncesinden oy verme işlemleri başlar. Tıpkı yurt dışı seçmenlerde olduğu gibi ve iki yerde birden oy kullanmayacağı bir sistem de kurulur. Bunun için müşahit bulundurma hakkı olan her partinin temsilcisinin olacağı bir kurul oluşturulur ve durumu yakından takip eder.
*Süreç şeffaf ve açık bir biçimde yürütülürse biz destek vereceğiz, parlamentoda da gerekli desteği veririz. Ama her şeyden önce şeffaflık olması gerekiyor.
‘Bazı illerin vekil sayıları artabilir’
*Tüm bunları birkaç başlıkta toplayacak olursak: Bir, bu sürecin şeffaf yönetimi. İki, yardımların şeffaf yönetimi. Üç, kayıplarımızın şeffaf yönetimi. Dört, insanların vatandaşlık hakkı olan oylarını kullanma hakkının sağlanması.
*Yüzde 30’a varan göçün devamı dikkate alındığında, ikametlerin taşınması ve kütüklerin buna göre değiştirilmesi halinde, göç eden nüfusla seçmen sayısındaki artış bazı illerin vekil sayılarını olağanüstü artıracak, başta afet bölgesi illeri olmak üzere bazı illerin vekil sayısında sert düşüşler olacak.