HÜRREM SÖNMEZ Günlerdir aklımdan çıkmıyor o görüntü, tanık olduğumuz bunca kötülükten sonra geldiğimiz nihai yer gibi adeta orası… Eren Bülbül Maçka’lı bir ailenin oğlu, 15 yaşındaydı. Geçen yaz Trabzon’un Maçka ilçesinde operasyon yapmakta olan askerler Eren’i önlerine katıp yer göstermeye götürdüler, ‘izci’ olarak… Ateş açıldı. Eren çıkan çatışmada vuruldu. Bir yelek bile giydirilmemişti […]
Savaşa karşı bir ağacın öyküsü
Bugün Manisa’nın Akhisar ilçesinde çocuklar için düzenlenecek ‘Çevreci Afacanlar’ adlı oyuna, ‘savaş karşıtlığı gibi siyasal söylemler nedeniyle’ Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından izin verilmemiş. Ülkemizin içinden geçtiği bu hassas dönemde savaş karşıtlığı gibi siyasal söylemlerin çocuklarımıza sunulmasının sakıncalı olduğuna karar verilmiş.
An gelir herkes aslına rücu eder; gizlenen çapsızlık, dökülüverir ortaya
Bugünlerden bahsedecek olursak bir gün böyle diyeceğiz: “Herkesin her şey olabildiği günlerdi ama sonra birer birer asıllarına rücu ettiler, yani hep vezir kalacaklarını zannediyorlardı ama rezil oldular.”
Metin olun sayın başkan, kimse sizden baba şefkati beklemiyor…
Haklardan ve özgürlüklerden, insandan yana olan hukukçular için ise, bulduğu her fırsatta devlet dilini yücelten siz hiçbir zaman umut olmadınız, hissettikleri şey de hayal kırıklığı değil zaten, aksine bu meslek adına onları utandırıyor sizin bu halleriniz.
Yargının basın hürriyetiyle imtihanı
Cumhuriyet duruşmaları sırasında sorulan sorulardan benim edindiğim kanaat, ‘bağımsız yargının’, bazı gazetecilerin yaptığı haberlerden, attığı manşetlerden memnuniyetsizlik duyduğu oldu.
Türkiye’de hala yargıçlar var diyebilmek için
Adaletsizlik dediğimiz şey mağduru ile faili arasında kalacak, onların hayatını etkileyecek bir durum değil sadece.
Bu tufandan sağ çıkacaksak ancak böyle çıkacağız
Eğer hâlâ bir adalet inancımız, saadet hayalimiz kaldı ise bu ‘samimi’ kötülüğe karşı, yanımızdakine elimizi uzatacağız, hatasını günahını bilerek, kendi günahlarımızla da yüzleşerek ama samimiyetle ama kayıtsız şartsız herkes için adalet talep ederek…
Arda Turan yalnız değildir…
Küfürüyle, şiddetiyle, hak hukuk tanımazlığıyla hayatımızın her alanını ele geçirmeye çalışan, bu ‘adamlık’ kültürü yeni mahsullerini vermeye devam edecektir ama onlar ne kadar yok etmek isteseler de bir hafızası var bu toprağın.
Bizim hala umudumuz var; çünkü belki de umut bağladığımız yerler aynı değildi
Umut edenler iktidar sahiplerinden hesap soranlardır, inayet bekleyenler değil.
Ey iyi ahlaklı mümin kişi…
Gelecekte bir gün, başını öne eğip mahcup olacağın günler görebileceğimizden hiç şüphe etmeden gönül rahatlığıyla kendi kaderini ve hepimizin kaderini o bir mühür ile karanlığa, bir bilinmeze gömecek misin?
- « Previous Page
- 1
- 2
- 3
- 4
- 5
- 6
- …
- 11
- Next Page »