Ankara’da Ümitcan Uygun’un, Esra Hankulu’nun evinde ölü bulunmasıyla ilgili tutuklu yargılandığı davada aldığı 10 yıl hapsin gerekçesi açıklandı.
Kararda Uygun’un Hankulu’ya darp-cebir uyguladığı ancak fenalaşmasıyla diğer iki sanıkla banyoya götürüp ıslatarak kendine getirmeye çalışması nedeniyle öldürme kastıyla hareket etmediği belirtildi.

Uygun, Hankulu’nun 3 Ağustos 2021’de Mamak ilçesindeki evinde ölü bulunmasıyla ilgili soruşturma kapsamında tutuklanmıştı. Olay günü evde bulunan Uygun, Dilan C., Furkan G. ve Hankulu’nun kanında uyuşturucu madde tespit edilmişti.
Künt kafa travması sonrası meydana gelen iç kanama sonucu hayatını kaybettiği belirlenen Hankulu’nun ölümüyle ilgili hazırlanan iddianamede, Uygun hakkında ‘kendisini savunamayacak durumdaki kişiyi kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet talep edilmişti.
Hankulu’nun cep telefonunu sakladıkları öne sürülen Furkan G. ve Dilan C.’yeyse ‘suç delillerini gizlemek‘ten beş yıla kadar hapis cezası istenmişti.
Nisanda görülen karar duruşmasında Uygun’a 10 yıl hapis cezası verilmişti.
‘Öldürme kastı olmadığı’ kanaati
Mahkeme heyeti, hükmün gerekçesini açıkladı. Olay günü sanık Ümitcan Uygun’un, Esra Hankulu’na birlikte kaldığı odada ölümüne neden olarak şekilde baş bölgesine darp-cebir uyguladığı belirtildi.
Cebrin sanık tarafından Hankulu’nun düşürülerek başının sert ve künt zemine çarptırılması veya kafaya sert ve künt cismin vurulması sonucu mu oluştuğunun adli tıp raporlarında tam olarak belirlenemediği vurgulandı.
Alınan raporlarda Hankulu’nun, sanığın evde olduğu saatte öldüğünün tespit edildiği aktarılarak, Uygun’un kadına dövdüğü, bunun sonucu Hankulu’nun fenalaştığı aktarıldı.
Sanık Ümitcan Uygun’un, Esra Hankulu’yu baygınlık geçirmesi üzerine diğer iki sanıkla banyoya götürüp ıslatarak kendine getirmeye çalıştığı belirtildi. Kendine gelen Hankulu’nun çay demleyip sanıklarla bir süre sohbet ettiği, bu durumun da Uygun’un kendisine olumsuz tavrının olmadığını gösterdiğine dikkat çekildi.
Uygun’un, daha sonra Hankulu’yla odaya gittiği de göz önüne alındığında öldürme kastı olmadığı kanaatine varıldığı, bu nedenle ‘kasten öldürme’ suçundan değil ‘neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama’ suçundan hüküm kurulduğu vurgulandı.