Radikal İslamcı Taliban, Kabil’de “Eşit haklar istiyoruz, hükümete kadın istiyoruz” sloganları atan yüzlerce kadını kırbaç ve elektrik şok veren coplarla dövdü. Milisler ayrıca kadınlara ağır hakaretlerde bulunup taciz de etti. Vücudun her yerinin hala ağrıdığını belirten bir kadın “Bize kadının yeri orası diyerek eve gitmemizi söylediler” dedi.
Taliban geçtiğimiz gün bakanlar kabinesini açıklamıştı. Kabinede hiç kadın yok ayrıca kadın işleri bakanlığı da kaldırıldı.
BBC’ye konuşan kadınlar güvenlik nedeniyle isimlerini değiştirdi.
‘Kadının yeri evi dediler’
BBC’den Yogita Limaye ve Aakriti Thapar’ın haberine göre, protestolara katılan Sara, Taliban’ın kadınlara karşı tutumunu kabul etmeyeceklerini ve bu nedenle dışarı çıktıklarını belirterek şöyle devam etti: “Hepimiz dövüldük. Ben de vuruldum. Kadının yeri orası diyerek eve gitmemizi söylediler.”
Sara ayrıca Taliban’ın protestoları engellemeye çalıştığı sırada videoya kaydetmek istediğini ancak telefonun elinden alındığını söyledi.
‘Bizi taciz ettiler’
Başka bir protestocu Jia haklarını talep ettikleri sırada yaşadıklarını şöyle anlattı: “Omzuma iki kez vurdular. Vücudumun her yerinde ağrı hissedebiliyordum. Hala ağrıyor ve kolumu hareket ettiremiyorum. Ayrıca çok fazla kötü söz kullandılar ve bizi taciz ettiler. Bize taktıkları isimleri tekrarlamak benim için çok ayıp.”
Taliban 90’larda da ‘güvenliği’ bahane etmişti
Taliban, kadın haklarına bağlı olduğunu ve kadınların eğitim görmesine veya iş sahibi olmasına karşı olmadığını öne sürüyor.
Ancak 15 Ağustos’ta kontrolü ele geçirdiklerinden sonra halk sağlığı sektörü dışındaki tüm kadınlardan ‘güvenlik’ durumu düzelene kadar işten uzak durması istendi.
‘Güvenlik’, Taliban’ın 1990’larda iktidar olduğu zaman da kadınların çalışmasını engellemek için öne sürdüğü nedenlerden biriydi.
‘Korkmuyorum, bizi öldürene kadar devam edeceğim’
Taliban’ın değiştiğine inanmayan Sara, bir devlet dairesinde danışman olarak çalışıyordu. Ailesinin hayatından endişe ettiğini belirten Sara şunları söyledi: “Bana protestolara gitmememi söylüyorlar. Seni (Taliban) öldürecekler. Çarşamba günü yürüyüşe katılmak için kardeşimle kavga ettim. Önemli olan sesimizi yükseltmemiz. Korkmuyorum. Yine devam edeceğim. Bizi öldürene kadar tekrar tekrar… Yavaş yavaş ölmektense bir kez ölmek daha iyidir.”
‘Devam etmek zorundayız’
Evli olan Jia’nın yeni doğmuş bir bebeğiyle beraber dört çocuğu var. Jia ailesinin onu protestolara katılması için teşvik ettiğini söyledi: “Taliban birkaç günlüğüne burada değil. Uzun vadede buradalar. Sadece kendimiz için değil, gelecek neslimiz, çocuklarımız için de haklarımızı talep etmeliyiz. Taliban’ın bizi bulacağını ve bizi hedef alabileceğini biliyoruz. Ama başka seçeneğimiz yok. Devam etmek zorundayız.”