Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), ihraç edildikten sonra pasaportlarına el konan üç ‘barış akademisyeni’yle ilgili hak ihlali kararı verdi.

Yüzlerce akademisyen, 11 Ocak 2016’da güneydoğudaki çatışmaların sonlandırılması, müzakere koşullarının oluşması için imzaladıkları ‘barış bildirisi’ni kamuoyuna açıklamıştı.
Bunun ardından hedef gösterilen akademisyenlerin çoğu görevlerinden alındı. Akademisyenler, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) hak ihlali kararına rağmen henüz görevlerine dönemedi.
Bazı akademisyenler, yurt dışındaki üniversitelerde eğitim verme veya doktora hakkı kazansa da pasaportlarına el konduğu için ülkeden çıkamamışlardı.
AİHM, bu akademisyenlerden Alphan Telek, Edgar Şar ve Zeynep Kıvılcım’ın başvurularında kararını açıkladı.
DW Türkçe’nin haberine göre kararda, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin (AİHS) özel hayata saygı hakkıyla ilgili 8’inci maddesinin üç başvurucuya karşı da ihlal edildiği bildirildi. OHAL döneminde yürütmenin aldığı kararın keyfi olduğu ve hukukilik şartını yerine getirmediği kaydedildi.
İki başvurucuyla ilgili de ayrıca eğitim hakkının ihlali kararı verildi. Pasaportlarına el konduğu için yurt dışındaki üniversitelerde doktora çalışmalarını yapamayan iki başvurucuyla ilgili olarak, sözleşmenin 1’inci protokolünün 2’nci maddesinde düzenlenen eğitim hakkının ihlal edildiğine, yedi üyeden altısının oyuyla hükmedildi.
Mahkeme, Türkiye’yi Telek ve Şar’a 12’şer bin avro maddi ve manevi tazminat, Kıvılcım’a da 9 bin 750 avro manevi tazminat ödemeye mahkum etti.
İnsan hakları hukukçusu avukat Benan Molu, AİHM’in barış akademisyenleriyle ilgili ilk ihlal kararını verdiğine işaret ederek, OHAL KHK’larının kanun niteliği taşımadığına hükmedildiğini belirtti.