Anayasa Mahkemesi (AYM), ‘Bu suça ortak olmayacağız’ başlıklı bildiriyi imzaladığı gerekçesiyle ceza verilen akademisyenlerin hakkının ihlal edildiğine hükmetti.

Çok sayıda akademisyen, 2016’daki çatışma süreç devam ederken doğu ve güneydoğu kentlerindeki operasyonların durdurulmasını talep etmişti. Daha sonra birçok akademisyen KHK’larla ihraç edilirken, birçoğuna da ‘örgüt propagandası’ suçlamasıyla cezalar verilmişti.
Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği’nin (MLSA) verdiği bilgiye göre AYM’ye Prof. Dr. Füsun Üstel dahil 10 akademisyen bireysel başvuruda bulundu. Yüksek mahkeme de başvuruyu bugün karara bağlayarak ‘silahlı terör örgütü propagandası’yla cezalandırılan akademisyenlerin ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verdi.
Dernek, kararda 8’e 8’lik bir eşitlik olduğunu aktardı. Oylar eşit olması haline AYM başkanının oyu iki sayılıyor. İhlal kararının çıkmasında, başkan Zühtü Arslan’ın ihlal lehine oy kullanmasının etkili olduğu belirtildi.
Dernek şu bilgileri verdi: “Yüksek mahkeme, kararın bir örneğini ihlalin ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılması amacıyla yerel mahkemelere gönderilmesine ve başvuruculara 9’ar bin TL tazminat ödenmesine karar verdi.”
Karar, ’emsal’ olacak
AYM’nin ‘hak ihlali’ kararı verdiği akademisyenlerden Canan Özbey’in avukatı Aslı Kazan, BBC Türkçe’ye, kararın diğer akademisyenler için de ’emsal’ oluşturacağını söyledi. Kazan, bu kararın ‘ceza almış, davası süren ya da hâlâ soruşturma aşamasında olan tüm barış akademisyenleri için’ emsal olacağını şu sözlerle ifade etti: “Uzun süredir çok ciddi mağduriyetler yaşanıyordu. İmza attığı için sözleşmesi yenilenmeyen akademisyenler intihar etti. Sadece barış çağrısı yapan bir metni imzalamışlardı ve daha en başında ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerekiyordu. Dolayısıyla bu kararı çok sevindirici buluyorum. Davası süren, ceza almış ya da hükmün açıklanması geri bırakılan diğer barış akademisyenleri için de emsal olacak.”