İstanbul Valiliği, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden (İBB) bünyesindeki kreş, anaokulu ve gündüz bakımevi sayısını bugün saat 15:00’a kadar bildirmesini istedi.
Valiliğin belediyeye gönderdiği resmi yazı şu şekilde:
“İlimiz, büyükşehir ve ilçe Belediyelerin, bağlı idareleri ve belediyelerin doğrudan veya dolaylı olarak yüzde ellisinden fazla sahip olduğu şirketler tarafından açılan anaokulu, kreş ve gündüz bakımevi sayılarına ihtiyaç duyulmaktadır.
Bu nedenle, büyükşehir ve ilçe Belediyelerin, bağlı idarelerinin ve belediyelerin doğrudan veya dolaylı olarak hissesinin yüzde ellisinden fazlasına sahip olduğu şirketler tarafından açılan; anaokulu, kreş ve gündüz bakımevi sayılarının ekte gönderilen tabloya eksiksiz bir şekilde işlenerek 28.11.2024 günü (bugün) Saat 15.00’e kadar excel ortamında idaredenetim@istanbul.gov.tr adresine iletilmesi, anaokulu, kreş ve gündüz bakımevi olmadığı takdirde, bununda belirtilerek mail atılması gerekmektedir.Bilgilerini ve gereğini rica ederim.”
Ne olmuştu?
CHP Grup Başkan Vekili Gökhan Günaydın’ın paylaştığı belgeye göre Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) belediye kanunundaki “Okul öncesi eğitim kurumları açabilir” hükmünü iptal ettiğini hatırlatmıştı.
Belgede belediyelerin buna rağmen kreş açmaya devam ettiği belirtilmiş, şöyle denmişti: “Kanuna aykırı faaliyetlerin engellenmesi için belediyelerin izinsiz eğitim öğretim faaliyetleri konusunda uyarılması ve yeni yerlerin açılmasının önüne geçilmesiyle mevcut yerler hakkında mezkûr hükümlere göre hareket edileceğinin ilgili belediyelere bildirilmesi talep edilmiştir.“
Tepkilerden sonra Milli Eğitim Bakanı Tekin, yazının kreşlere değil anaokullarına gönderildiğini söylemişti.
İmamoğlu da Tekin’e belgeyi paylaşarak şöyle yanıt vermişti: “Milli Eğitim Bakanı ‘Gönderdiğimiz yazı kreşle alakalı değil anaokulu ile alakalı’ demiş. İşte resmi yazı burada. İlk satırdan itibaren belediyelerin kreşlerini dile getiriyor.
Resmi yazıya kreş yazıp sonra ‘Ben kreş demedim anaokulu dedim’ demek bu akla yakışır. Ayrıca son satırdaki ‘mezkur hüküm’ ifadesi de kreşleri kapatmaya kadar gidecek bir ifadedir.”
Bakan Tekin’se dünkü AKP grup toplantısında İmamoğlu hakkında “Türkçe okuduğunu anlama yetisi olsaydı, iyi bir üniversite kazanırdı. Hiç böyle katakulliye gerek kalmadan doğru dürüst bir üniversite bitirirdi” demişti.
İmamoğlu, daha sonra Tekin’e şu sözlerle karşılık verdi:
“Yusuf bey bakan değil mi? Yusuf Bey profesör oldu. Bu ülkede profesör nasıl olunur? Vatandaşlarımız biliyor mu? Beş yıl doçentlik kadrosunda kalmanız gerekir.
Peki Yusuf bey beş yıl kaldı mı doçentlik kadrosunda? Kalmadı. Peki beş yıl kalmayan Yusuf bey sonra profesör oldu, ardından rektör oldu. Nasıl? Rektör nasıl olunur? Üç yıl profesör kalmanız lazım. Pat diye profesör, pat diye rektör oldu.”