Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) aldığı son kararların kalıcı değil geçici olduğunu belirtti.
Kamuoyunda ‘süper bono’ adıyla gündeme gelen ‘enflasyona endeksli tahvil’ konusundaysa şu an yeni bir adım planlamadıklarını belirtti.
BDDK’nın adımları gerek uluslararası derecelendirme kuruluşları gerekse ekonomistlerce ‘sermaye kontrolü’ne yönelik politikalar olarak değerlendiriliyor.

Bloomberg ajansına konuşan Nebati, BDDK tarafından açıklanan türev işlem, konut kredileri ve nakit döviz pozisyonu yüksek şirketlere TL kredi sınırlandırılması kararlarıyla ilgili “Önemli olan bu kararların verdiği mesajlar. Biz diyoruz ki, paralarını alıp gidip bu parayla döviz alma. Aldığımız kararların hepsi geçici” dedi.
BDDK’nın son kararı sonrasında şirketlerin kur korumalı mevduata yönelebilecekleri ya da ellerindeki dövizle ithalata ağırlık verip dış ticaret açığını artıracakları gibi eleştiriler konusunda da Nebati, “Etkisini gördük. Burada firma sayısından ve belirlenen rakamdan ziyade etkisi ve verdiği mesaj önemli. Biz, piyasada ne oluyor ne bitiyor her şeyin farkındayız ve diyoruz ki, paralarını alıp gidip bu parayla döviz alma” diye konuştu.
Nebati ayrıca, kendisinin de dahil edildiği kabine revizyonu iddiaları ve ekonomi yönetiminde fikir ayrılıkları yaşandığı iddialarıyla ilgili de “Yok danışmanlarla kavga etmişim, yok başkasıyla ters düşmüşüm hepsi boş dedikodu” dedi.
‘Sermaye kontrolü’ eleştirileri
Ay başında kredi derecelendirme kuruluşu S&P Global finans piyasalarının kötüleşmeye devam etmesi ve kur baskısı nedeniyle Türkiye’nin ek sermaye kontrolü getirmesine yönelik risklerin arttığını açıklamıştı.
S&P’nin çıkışından önceyse ekonomi yönetiminin yurt dışındaki piyasalara dönük kısıtlayıcı hamleleri dış basında yer bulmuş, bunlar serbest piyasası kurallarına aykırı olmakla eleştirilmişti.
Ekonomi yönetiminin hamleleri Türk Lirası’nı açığa satmak isteyenleri engellemek için adım olarak değerlendiriliyor.
Daha önce BDDK yurt dışındaki offshore piyasalarda ‘spekülasyon amaçlayan’ Türk şirketlere borç verilmemesi için bankaları uyardığı ortaya çıkmıştı.
Daha sonra Bloomberg ajansı Türkiye’nin, Uluslararası Finans Kurumu, Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) gibi çok uluslu kurumların yurt dışında ihraç ettiği yüksek faizli TL tahvillerinin Türk şirketler tarafından alınmasını yasaklamaya hazırlandığını duyurmuştu.
Son olarak BDDK peş peşe üç kararla piyasaya müdahale etmişti.