AYTUĞ ÖZÇOLAK
aytugozcolak@diken.com.tr
@aytugozcolak
Yaklaşık iki yıldır Birleşik Arap Emirlikleri’nde (BAE) bulunan suç örgütü lideri Sedat Peker, 2021’deki video paylaşımlarıyla iktidarı hedef almış, 10 milyonlarca kez izlenen videolardaki iddialar Türkiye gündemine oturmuştu.
BAE’nin sosyal medya paylaşımlarına kısıtlama getirdiği Peker bugünlerde sessiz. Ama herkes onun ‘söz verdiği gibi’ seçimlere iki ay kala konuşup konuşmayacağını merak ediyor. Seçim tarihinin 14 Mayıs olarak neredeyse kesinleşmesiyle birlikte beklentiler arttı.
Avukatı Ersan Barkın sorularımızı yanıtladı.
Barkın’a göre Sedat Peker ‘sözünde durmaya hazır.’ Ama bunu yapması şu an için mümkün değil. Peker, mevcut ‘dijital tecridin’ kalkması için muhalefet partilerinin BAE’ye yönelik girişimde bulunması gerektiğini düşünüyor.
‘Sözüme uygun davranmaya hazırım’
Peker’in böyle bir adımın BAE nezdinde etki yaratacağından emin olduğunu söyleyen Barkın, suç örgütü liderinin şunları söylediğini kaydetti: “Ben sözüme uygun davranmaya hazırım. Sadece söz verdiğim için değil zaten gerekli gördüğüm için. Ama süreç bu koşullarda bunu yapabilmeme olanak vermiyor. Dolayısıyla bunun ortadan kalkması için muhalefetin girişimci olması halinde bunun sonuç vereceğini düşünüyorum. Sonuç verdiği anda da ben hangi tarihte ne yapacağımı taahhüt ediyorsam aynı şekilde davranacağım.”
‘Turhan Çömez’in bile etkisi oldu’
Barkın, böyle bir adımın nasıl etki yaratabileceğine dair yorumu şöyle: “Örneğin Turhan Çömez gitti Birleşik Arap Emirlikleri’nin Londra konsolosluğunda girişimde bulundu. Milletvekili bile olmayan bir kimse. Bunun bile Sedat Peker’in oradaki durumunda, kendisiyle kurulan iletişimde etkisi olduğunu söyleyeyim. Yani Turhan Çömez gibi eski bir milletvekilinin konsolosluk nezdinde yaptığı bir girişim bile bir kıpırdanma, bir hukuki hareketlilik yaratabiliyorsa, Türkiye’de iktidarın bir parçası olabiliceği hususunda bir kanaat yaratan siyasal partiler, bu yönde gerçekten bir konsensus yaratırlarsa, bunun net biçimde kendi hukuki durumunu değiştireceğine inanıyor.”
‘BAE’yi çadır devleti gibi değerlendirmeyin’
Böyle bir girişim durumunda BAE, Türkiye’deki iktidar ile ilişkilerini gözetmeden Peker’in durumunda değişikliğe gidebilir mi?
Barkın soruyu şöyle yanıtladı: “Birleşik Arap Emirlikleri bunu mutlaka dikkate alır. Orayı bir çadır devleti gibi değerlendirmeyin. Gerçekten hukuki standartlara çok uygun davranan bir yapı orası”
‘Yarım saate tutuklanır’
Peki muhalefetten böyle bir girişim olması ve BAE’nin Peker’le ilgili kararını değiştirmemesi veya muhalefetin herhangi bir girişimde bulunmaması durumunlarında Peker ‘her şeyi göze alarak’ konuşur mu?
Barkın, bunun olası olmadığını söyledi: “Türk hukukunda ev hapsi neyse, bugün yaşadığı şey net biçimde o. Bu koşullar değişmediği sürece kendi istese bile bir şey yapamaz. Bu koşullarda paylaşım yapmasının anlamı, yarım saat sonra tutuklanmasıdır. Bundan hiç tereddütüm yok. Bunu göze alabilir, cesaret edebilir ama yaratacağı sonuçlar sadece kendisini bağlamıyor. Türkiye’de onunla beraber hareket edenleri, ailesini olumsuz etkileyecek sonuçları olur.”
‘Ben paylaşırsam toplumsal karşılık buluyor’
Paylaşımları bizzat kendi değil, farklı yollardan yapması mümkün mü?
Barkın’a göre Sedat Peker bu yolu denedi ama etkisiz olduğunu gördü: “Paylaşımları kendisinin yapması durumunda etkisi olacağını düşünüyor. ‘Elimdeki bilgilerin bir şekilde toplumla paylaşılması değil, bunları benim paylaşmam sonuç veriyor’ diyor. En son ekim ayında, paylaşımı bıraktığı dönemden sonra elinde var olan bilgi ve belgelerin güncel olanları zaten birçok gazeteciyle kendisi tarafından paylaşıldı. Yurt dışında bulunan gazeteciler, Erk Acarer gibi isimlerle. Ancak bu durum, kendisinin paylaşması durumunda ortaya çıkacak etkiyle kıyaslanamayacak kadar etkisiz kalıyor. O yüzden şu kanaatte: Bunları ben paylaşırsam değerli, ben paylaşırsam toplumsal karşılık buluyor.”
‘Cumhur ittifakı güç kaybetmişti’
Peki Sedat Peker’in olası açıklamaları, seçim sonuçlarını etkileyebilir mi?
Barkın’a göre Peker’in seçmenler üzerindeki etkisi yüksek: “Son olarak Avrasya Araştırma’nın bir incelemesi var. AKP’den kopan kitleye gerekçesi sorulduğunda bir kısmı Sedat Peker’in açıklamalarından dolayı bu tavrı aldıklarını söylüyor. Tek bir ankete dayandırmak için söylemiyorum. Kaldı ki Avrasya, Sedat Peker’e yakın bir anket şirketi de değil. Dolayısıyla fiili durum bunu gösteriyor. Bütün anket şirketlerinin sonuçlarını bir buçuk-iki yıllık projeksiyonda değerlendirirseniz zaten cumhur ittifakının güç kaybettiği dönemin Sedat Peker’in videolarının yayınlandığı döneme karşılık geldiği, tekrar güç topladığı dönemin de kendisinin ifşaatlarının azaldığı döneme denk geldiği görülüyor.”
‘Sinan Ateş sonrası ızdırap çekti’
Ersan Barkın’a son olarak Sedat Peker’in güncel olaylara dair tepkilerini sorduk. Peker, ‘basın danışmanı’ Emre Olur‘un 26 Ocak’taki tahliye kararının ardından tekrar tutuklanmasını tebessüm ederek karşılamış.
Eski Ülkü Ocakları başkanı Sinan Ateş’in 30 Aralık’ta Ankara’da öldürülmesindense ızdırap duyduğunu belirtmiş: “Sinan Ateş ile bir tanışıklığı var mı bilmiyorum ama net bir şekilde kendisinden işittim, elem duyduğunu söyleyebilirim. Yaşadığı şey net biçimde ızdıraptı yani.”