Dünyanın önde gelen analistlerinden ekonomist Zoltan Pozsar, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) başlattığı sıkılaştırma politikalarının borsalardan emlak piyasasına, kripto paralardan tahvillere etkisini bir raporla anlattı: Aşırı oynaklığa ve ‘negatif servet’ etkisine hazır olun.
Dünyada para muslukları Covid-19 salgını nedeniyle açılmış, sonucunda enflasyonist baskıların artması ve Rusya’yla Ukrayna arasında patlak veren savaşla birlikte sıkı para politikasına dönülmüştü.
Bu konudaki yön belirleyici Fed’se 1980’lerden beri görülen en yüksek enflasyonla mücadele etmek için martta 2018’den bu yana ilk kez faiz artırmış, bunu mayıstaki 50 puanlık artış takip etmişti. Fed başkanı Jerome Powell da sıkı para politikasının devam edeceğini söylemişti.
Şahin söylemin etkileriyse her alanda hissedildi: New York’ta teknoloji şirketlerinin işlem gördüğü Nasdaq’ta yılbaşından bu yanaki gerileme yüzde 25’i aştı. En büyük kripto para Bitcoin yüzde 40 değer kaybetti.
Türkiye diken üstünde
Türkiye ise diken üstünde. Fed’in faiz artışlarının sermaye çıkışlarını ve TL’deki kaybı hızlandıracağı tahmin ediliyor. Yılbaşından bu yana yurtdışı borsalardan pozitif ayrışan Borsa İstanbul haftayı kayıpla kapatırken, dolar/TL de sıkıştığı dar bandı kırarak 15 barajını aştı.
‘Şok terapisi’
İsviçre bankası Creditte Suise’in kıdemli uzmanlarından Pozsar, piyasaya yön verici görüşleriyle biliniyor.
Analist, dün yayımlanan raporunda Fed’in enflasyonu ‘katletmeyi’ kafasına koyduğunu ve bunun için de piyasayı iyice sıkılaştırması gerektiğini söyledi. Pozsar’a göre Fed istediğini elde etmek için çeşitli piyasalarda planlı bir oynaklık yaratacak.
Fed’in sadece hisse piyasasında değil, kripto paralardan emlaka her türlü piyasada satım opsiyonu yazdığını belirten analist, bankanın ‘şok terapisi’yle ‘negatif servet’ etkisi yaratmaya hazırlandığını söyledi.
Sıkı piyasa koşullarının tanımı gereği istikrarsızlık da getirdiğini vurgulayan Pozsar, buna son dönemdeki teknoloji hisseleri ve kripto paralardaki çakılmayı örnek gösterdi.
‘Servet penceresi kapandı’
Pozsar’ın Fed’in piyasalara kasten oynaklık getireceğini savunduğu analizden öne çıkanlar şöyle:
*Düşük faiz, gevşeme ve düşük oynaklık dönemi bilançoları iyileştirdiyse, tam tersi uygulamalar da zarar verecektir. Güçlü bilançolar ‘dönemsel iyi’ değil ‘dönemsel kötü’. Güçlü bilançolar, Fed’in talebe şok uygulayıp, düşürmek için akıntıya karşı daha güçlü gitmesi demek.
*Finansal koşullar yeteri kadar sıkılaşıp talep yavaşlayana kadar Fed daha çok faiz artırıp piyasaya oynaklık aşılayacak.
*Fed’in basabileceği iki tuş var: Biri sert konuşmalar (50 puan yetmezse 75 artırırım) ve daha aktif bir sıkılaştırma. Fed’in ikincisini yapacağını düşünüyorum ama ilki şu an için mükemmel çalışıyor.
*Fed ‘negatif servet’ etkisiyle talebi yok etmeyi amaçlıyor. (…) Hisse ve tahviller daha çok zarar görene kadar Fed beklentileri yönetmeye devam edecek. Ralliler, Fed’den daha güçlü tepki gelmesine yol açabilir.
*Oynaklık riskli varlıklar için napalm bombası gibidir. Ama tek amacı fiyat istikrarı olan Fed bundan çekinmeyecektir.
*ABD Başkanı Joe Biden bu hafta şunları söylemişti: “Enflasyon ülke genelindeki her aile için bir mücadele ve onu düşürmek benim için ekonomide birinci öncelik. Bu Fed’le başlayacak. Fed’in bağımsızlığına asla karışmam ve başkan Powell’ın enflasyonun en önemli tehdit olduğuna dair geçen haftaki sözlerine katılıyorum.” Benim için bu, Başkan Biden ‘servet penceresi’ni kapattı gibi tınlıyor. Bana göre Biden bu yorumuyla Fed satımlarını sonlandırıp enflasyonu öldürmek için Fed alıımlarını onayladı.