Muğla’da öldürülen üniversite öğrencisi Pınar Gültekin’in davasında mahkeme, kadının telefonunun şifresi için bir kez daha ABD’ye müzekkere yazılmasına karar verdi.

Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi İktisat Bölümü öğrencisi 27 yaşındaki Gültekin, 16 Temmuz 2020’de Cemal Metin Avcı tarafından öldürülmüş, cesedi yakılmıştı.
Tutuklanan Avcı’ya ‘canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme’den ağırlaştırılmış müebbet, tutuksuz yargılanan kardeşi Mertcan’a ‘delil karartma’dan beş yıla kadar hapis istemiyle dava açılmıştı.
Muğla 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün görülen duruşmaya katil zanlısı cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi’yle (SEGBİS) katıldı, diğer sanık salonda hazır bulundu. Davayı sanıkların ve Gültekin’in ailesi de izledi.
Telefon şifresi çözülemedi
AA’nın haberine göre mahkeme heyeti, Adli Tıp Kurumu’ndan gelen rapor ve Gültekin’in telefonunun Android şifresiyle ilgili ABD’ye yazılan müzekkereye ilişkin son durumu ele aldı.
ABD’den gelen müzekkere cevabının tercümesinin yapılarak mahkemeye ulaştığı, evrak ve gelen verilerin Muğla Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’ne, daha sonra da Ankara Siber Suçlar Daire Başkanlığı’na gönderildiği belirtildi.
Daire başkanlığı tarafından şifreli dosyalara yönelik çözümleme çalışmasından sonuç elde edilemediği kaydedildi.
‘Psikolojim bozuk’
Sanık Mertcan Avcı, mahkeme başkanının “Yaşananları neden ailene anlatmadın” sorusuna, “Korktum. Kimseye söyleyemedim. Onları da zan altında bırakmak istemedim. Daha kötü olmalarını istemedim” diye cevap verdi.
Sanık Cemal Metin Avcı ise “Olaydan sonra iki gün boyunca bağ evinde ne yaptınız?” sorusunu şöyle yanıtladı: “Depo olarak kullandığımız için sürekli gittiğim bir yer. Şu an hatırlamıyorum. Psikolojim çok bozuk. Sürekli değişik şeylerle suçlanıyorum. Şu an pek kendimde olmadığım için olaydan iki gün sonra gittim mi hatırlamıyorum. Gülağzı mevkisinde Plaka Takip Sistemi (PTS) kayıtlarının neden çıkmadığını da bilmiyorum.”
Avcı, Adli Tıp raporunu kabul etmediğini, şifrenin gelmesinin beklenmesini talep ettiğini belirterek, “Aileme yapılan saldırıları da kabul etmiyorum. Bütün ailem gereksiz yere, olmayan şeylerle suçlanıyor. Ben bir suç işledim ve çok pişmanım. Sürekli yoğun tehdit altındayım” dedi.
Yeniden ABD’ye yazı…
Mahkeme heyeti, Cemal Metin Avcı’nın tutukluluk halinin devamına, diğer sanıkların tutuklanma talebinin reddine karar verdi.
Sanıkların duruşmadan vareste tutulma taleplerini de kabul etmeyen heyet, Adli Tıp Kurumu’na tekrar yazı yazılmasına, maktulün telefonunun Android şifresiyle ilgili ABD’ye yeniden müzekkere yazılmasına karar vererek, duruşmayı 20 Aralık’a erteledi.
‘Süreç uzayacak’
Gültekin ailesinin avukatı Yiğit Gökçehan Koçoğlu, ABD’ye yeniden yazı yazılması kararını şu sözlerle değerlendirdi: “Bir önceki celse ABD’den müzekkere cevabı duruşma sırasında gelmişti. Biz sırf Pınar’ın söylendiği gibi olmadığını herkese ispatlamak için incelemek istedik. ABD’den 11 aydır beklediğimiz evraklar geldi ama açılmıyor. ABD’ye yeniden müzekkere yazılacak. Uzun bir süreç olacak. Olan sadece yargılama sürecini uzatmak oluyor.
Duruşmada bu evrakların bir daha istenmemesi gerektiğini anlattık. Yine 11 ay beklenecek. Evrak istenen yer Muğla’da, İstanbul’da değil, Amerika’da. Biz dedik ki; dava 11 ay daha ertelenecek… Ayrıca bu evrak maddi gerçeği ortaya koymayacaktı. Onlar da biliyorlar gerçeği fakat duruşmayı uzatmaya çalışıyorlar ancak mahkeme yeniden yazmaya karar verdi ve şifreyi yeniden istiyor. Uzun bir süreç olacak.”
Bir diğer avukat Kübra Deniz Çelik ise Adli Tıp’tan Gültekin’in henüz canlıyken yakıldığına dair rapor geldiğini, 30 kişinin raporda imzasının bulunduğunu belirterek yargılamayı uzatmak için yeniden rapor istendiğini, bunun da kabul edildiğini söyledi.