MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “TÜSİAD ve işbirlikçi siyasetçiler karşı çıksa da yeni ekonomi programı başarılı olacaktır” dedi.
ABD Doları dün 17,14 seviyesine kadar çıkarak tarihi rekorunu bir kez daha yenilemişti. Kurdaki artış ve asgari ücret zammıyla birlikte yüzde 21,31 seviyesinde bulunan resmi enflasyonun da önümüzdeki aylarda yüzde 30’lu seviyeleri aşması bekleniyor.
Ekonomist ve iktisatçılar, kurdaki hızlı yükselişin en önemli nedenini uygun olmayan piyasa koşullarında yapılan faiz indirimleri olarak gösteriyor.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ise faiz indirimlerinin yatırım, istihdam ve ihracatı artıracağını, Türk ekonomisinin cari fazla verdikçe de kurun dengeye gireceğini savunuyor. Ancak söz konusu model çoğu akademisyen tarafından bilimsel gerçekliklerden uzak olarak değerlendiriliyor.
Hazine ve Maliye Bakanlığı iki gün önce Erdoğan’ın söz konusun iddiasının ‘adını koymuş’, ‘Türkiye Ekonomi Modeli’ni duyurmuştu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, dün Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği’ni (TÜSİAD) aradığını belirterek şunları söylemişti: “Ülke yangın yeri. Aklî melekelerini kaybetmiş bir şahsın ülkeyi intihara sürüklemesini mi seyredeceğiz? Herkes konuşmalı artık, herkes! Seçim istiyoruz. Erdoğan ve Bahçeli’nin tek yapması gereken, kendilerinin gitme olasılığını millete göstermeleridir.”
Kılıçdaroğlu’nun çağrısı karşılık bulmuş, TÜSİAD’ın bugünkü açıklamasında “Genel kabul görmüş iktisat bilimi kurallarına hızla dönülmeli” denmişti.
‘Kılıçdaroğlu su kaynattı’
Bahçeli, bugünkü yazılı açıklamasında özetle şunları söyledi:
* Maalesef TBMM’nde demokrasi ihlalleri, hukuk inkarları, özgürlük istismarları, akıl ikilemleri, ahlak ilkesizlikleri kahredici seviyelerde yaşanmış, zillet ittifakı tarafından yaşatılmıştır.
* Özellikle dün akşam üç beş Komünist-Marksist kalıntının, Cumhurbaşkanı yardımcısı sayın Fuat Oktay konuşurken sergiledikleri nezaketsiz, edepsiz ve terbiyesiz muamele ve müdahaleler hakikaten sabır taşını çatlatacak boyutlara ulaşmıştır.
* Bugün CHP genel başkanı Kayseri’de yine su kaynatmış, yine kayış koparmış, 2022 yılı bütçesinin yoksuldan alıp zengine kaynak aktaran bir bütçe olduğunu utanmadan zırvalamıştır.
* Döviz yükselirken borsanın düşmesi, üstelik piyasalarda anormal oynaklıkların kısır döngü içinde artış sergilemesi Türk milletinin ve Türkiye’nin düşmanca bir senaryoya maruz kaldığına bariz işarettir.
* TÜSİAD’ın sorunlu açıklaması, Kılıçdaroğlu’nun TÜSİAD’la paslaşması, erken seçim dayatması, fiyat ve döviz kuru artışının siyasileştirilip istismar hattının kurulması kararlılıkla mücadele edilmesi gereken ve sessiz kalınmasının fahiş sonuçlara neden olacağı menfur bir durumdur.
* “Bir taraftan kendilerine, ‘biz milliyetçiyiz’ diyorlar, bir taraftan da Türk Lirası’nın değerini pula döndürdüler.” diyen Kılıçdaroğlu özellikle bilmelidir ki, zihniyetinin bizim nezdimizde gavur puluyla beş kuruş değeri yoktur.