ABD Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA), 10 yıllık çalışmayla Ay’ın Dünya’ya yakın ve uzak yüzünün farklı olduğunu ortaya çıkardı.

Bilim insanları yörüngedeki bir uzay aracından toplanan yerçekimi verileriyle Ay’ın iç kısmını analiz etti.
Independent Türkçe‘nin aktardığı habere göre araştırmada Ay’ın (Dünya’ya) yakın ve uzak taraflarının iç yapıları arasında keskin bir fark olduğu saptandı. Yakın tarafta erimiş kayalardan oluşan engin düzlükler varken uzak yüz daha engebeli.
Bazı teorisyenler farklılığı iki ila üç milyar yıl önceki volkanizmaya bağlıyordu. Teoriye göre volkanizma Ay’ın iç kısmındaki radyoaktif elementlerin yakın tarafın mantosunun derinliklerinde birikmesine neden oldu. Bu da iki yüz arasında farklılıklara yol açtı.
Hakemli dergi Nature’da yayınlanan son tespit, teori için bugüne kadarki en güçlü kanıtı sunuyor.
‘İnanamadık’
NASA’nın Jet İtki Laboratuvarı’nda Güneş Sistemi Dinamikleri Grubu’nun yöneticisi Ryan Park son tespitle ilgili şunu söyledi:
“Ay’ın yakın tarafının uzak tarafına göre daha fazla esnediğini bulduk. Yani Ay’ın yakın tarafının iç yapısında uzak tarafına kıyasla temelden bir farklılık var.
Verileri ilk analiz ettiğimizde sonuç bizi o kadar şaşırttı ki, inanamadık. Bu yüzden bulguları doğrulamak için hesaplamaları defalarca yaptık. Bu toplamda 10 yıllık bir çalışma.”
Bilim insanları sonuca Ay, Dünya’nın yörüngesinde dönerken meydana gelen değişimleri incelemeyi sağlayan yeni bir yerçekimi modeliyle ulaştı. Park buna dair şöyle konuştu:
“Yerçekimi, bir gezegenin iç kısmının derinliklerini keşfetmek için kullanılabilecek eşsiz ve temel bir özellik. Bizim tekniğimiz yüzeyden gelen verilere ihtiyaç duymuyor; içeride ne olduğuna dair küresel bir bakış açısı elde etmek için uzay aracının hareketini çok hassas bir şekilde izlememiz gerekiyor.”
Aynı teknik Mars ve Jüpiter arasındaki Ana Asteroit Kuşağı’nda yer alan Vesta ve Jüpiter’in volkanik uydusu Io’yu incelemek için de kullanılmıştı.