Saadet Partisi’nin gazetesi Milli Gazete’nin açıkça hedef gösterip “Sapkın sanatçı bozuntusu Gülşen tutuklandı!” diye manşet atmasına sessiz kalacaksınız…
TV ekranında, “15 Temmuz kursağımızda kaldı, yapamadık istediklerimizi, birazcık boş bulunduk.Yanlış anlaşılmasın, doğru anlaşılsın; bizim aile 50 kişiyi götürür. Bu konuda çok donanımlıyız maddi ve manevi olarak. Liderimizin yanındayız ve asla yedirmeyiz bu ülkede, onu söyleyeyim. Ayaklarını denk alsınlar. Bizim sitede hâlâ üç beş var, benim listem hazır” diyen Seda Noyan adlı kadının tehditleri karşısında hiçbir şey yapmayacaksınız…
“Bizim askerlerin eşleri ve sevgilileri de Güneydoğu’daki gaziler için maarif takvimine soyunsun!” diye tweet atan Nagehan Alçı’nın hakaretini kınamayacaksınız…
Örtünmeyen kadınlara “et” diyen imam Halil Konakcı’ya tek laf etmeyeceksiniz…
Cumhurbaşkanı, Gezi protestolarına katılan kadınlara “sürtük”, erkeklere “çürük” diyerek hakaret ederken susacaksınız…
Ama gücünüz Gülşen’e yetecek, öyle mi?
İmam hatipleri kutsallaştıracak ama ülkenin kurucu liderlerine “ayyaş” diyeceksiniz öyle mi?