MEHMET BARAN KILIÇ
@MehmetBaranKl
barankilic@diken.com.tr
Boğaziçi Üniversitesi Yurtlar ve Konutlar Şube Müdürü Bünyamin Acar, haksız yere lojmanda kaldığını öne süren personelden tazminat peşinde.

Boğaziçi Üniversitesi’nde bulunan lojmanlar ‘Konut Tahsis Yönergesi’ne göre idari ve akademik personele veriliyor. Bu yönergede kimlere lojman tahsis edileceği belirtiliyor. Şube müdürleriyse ilgili yönergede lojman hakkına sahip personel listesinde yer almıyor.
Yurtlar ve Konutlar Şube Müdürü Bünyamin Acar’sa lojmanda kalıyor. Okul yönetimi, ‘Yurtlarda intihar vakası olabilir, bu nedenle Acar her an üniversitede olmalı’ gerekçesiyle Acar’a Kuzey Kampüs’te lojman verdi. Ayrıca şu an Acar için Güney Kampüs’te başka bir lojmanın tadilatı yapılıyor. Acar haricinde başka şube müdürlerine de benzer nedenlerden lojman verildiği biliniyor.
Ancak, Boğaziçi Üniversitesi’ndeki yurtlar sadece kampüslerde değil. Bu kampüslere bir buçuk saat uzaklıkta Kilyos ve Kandilli kampüsünde de yurtlar bulunuyor. Ayrıca, her yurtta müdür ve ilgili görevliler bulunuyor. Şube müdürünün kuzey kampüste kalarak her yurttaki intihar vakasına anında müdahale edemeyeceği gibi müdahale edecek görevliler bulunuyor.
Acar’dan personele dava
Boğaziçi Üniversitesi’ndeki bir personel geçen sene okuldaki personelin yer aldığı e-posta grubuna Acar’ın haksız bir şekilde lojmanda kaldığını detaylı bir şekilde anlattığı bir metin attı. Acar da bunun üzerine ‘hakaret ettiği’ ve ‘hedef gösterdiği’ gerekçesiyle savcılığa başvurarak personelden şikayetçi oldu.
Savcı Kasım 2022’de kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi. Daha sonra Acar sulh ceza hakimliğine itirazda bulundu ancak itiraz da reddedildi.
Acar, eş zamanlı ve ayrı olarak tazminat için de başvurmuştu.
Tazminat davasının ilk duruşması 4 Temmuz 2023’te, ikinci duruşması 23 Kasım 2023’te görüldü. Davada konuşan Acar’ın eşi lojmanda hukuka uygun olarak kaldıklarını belirtirken eşinin bu makama gelebilmek için ‘gece gündüz çalıştığını’ ve herhangi bir torpilin olmadığını savundu.
Davada tanık olarak yer alan Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanı ve Acar’ın yakın arkadaşlarından Kasım Mantarcı da, lojman tahsisinin mevzuatlara uygun olduğunu savundu. Ayrıca Mantarcı, Acar’ın e-postadan ‘çok etkilendiğini’ ve istifa etmek istediğini ancak kendisini istifadan vazgeçirdiğini iddia etti.
Karar duruşması 14 Aralık’ta.
Hülleyle şube müdürü oldu
Acar, şu an bulunduğu ‘Yurtlar ve Konutlar Şube Müdürlüğü’ koltuğuna hülleyle atandı.
Fakülte sekreterliği şube müdürlüğüne göre hiyerarşik olarak üst bir pozisyon, ancak şube müdürlüğü yönetimsel olarak daha geniş yetkilere sahip. Bir kişi, sekreterliğe atandıktan sonra sınavsız bir şekilde şube müdürlüğüne atanabiliyor. Bu durum da sürekli Sayıştay raporlarına takılıyor.
Normalde, şube müdürlüğüne atanmak için sınava girmek ve belli bir sene alt pozisyonlarda çalışmak gerekiyor.
Acar 11 Nisan 2022’de, Boğaziçi’nde kadrolaşmak için tepeden inme bir şekilde kurulan Veri Bilimi ve Yapay Zeka Enstitüsü’ne sekreter olarak atandı. 29 Nisan’daysa Acar’ın yerine başka biri sekreter olarak atandı.
Böylelikle Acar, sınavsız bir şekilde şube müdürlüğüne atanma şansı yakalamış ve 24 Kasım 2022’de asaleten müdür olarak atanmıştı.
Acar, enstitü sekreterliğine atanmadan önce de şube müdürlüğüne vekaleten atanmıştı.
Boğaziçi’ndeki lojmanlar
Okuldaki lojmanların büyük bir kısmı yönetime yakın isimlere veriliyor.
AKP’li belediyelerden okula transfer edilenler, hülle yöntemiyle yükseltilelenler ve kayyım kadrolar bu isimlerin önemli bir bölümünü oluşturuyor.
Lojmanların kime verileceğini Konut Tahsis Komisyonu belirliyor. Bu komisyonda rektör yardımcısı, iletişim fakültesi dekanı ve endüstri mühendisi öğretim üyesi Gürkan Kumbaroğlu (Başkan), genel sekreter vekili Hasan Fehmi Topal ve Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanı Kasım Mantarcı yer alıyor.
Acar da komisyonda raportör olarak bulunuyor.
Komisyondaki isimlerin rektöre yakın olduğu biliniyor.
Acar’ın avukatından Diken’e açıklama
Acar’ın avukatı Ceren Akkaya Diken’e şu açıklamalarda bulundu:
*Müvekkilim 2021’de Ankara’da katıldığı bir memur eyleminde Fox Haber’e ‘lojmanda kaldığım halde geçinemiyorum’ diye bir röportaj verdi. Söz konusu Boğaziçi Üniversitesi personeliyse bu röportajı haberde geçen e-postaya atarak personel e-posta grubuna atıyor, müvekkilimi asılsız suçlamalarla itham ediyor ve hedef gösteriyor. Personel, Acar’ın eşiyle ilgili de ‘zevcesi’ gibi ifadeler kullanıyor.
*20 yıldır Üniversite’de çalışan ve müdürü emekli olduğu için kendisini müdür yaptıkları müvekkilim bu haksızlık karşısında çok üzülüyor ve bu dille hedef gösteren kişi hakkında ne yapabiliriz diye danışıyor. Ben de vekili olarak hem hakaret nedeniyle savcılık şikayeti yapabileceğimizi hem de kişilik haklarının ihlali nedeniyle tazminat davası açabileceğimizi söylüyorum ve başvurularımızı yapıyoruz.
*Savcılık şikayeti çok hızlı bir şekilde Boğaziçili personel lehine sonuçlanıp kovuşturmaya yer olmadığına karar veriliyor. Bunun üzerine personel, bu gelişmeyi aynı e-posta grubuna atarak avukatı olarak beni de ‘eşcinsel hakları savunucusu’ olarak hedef gösteriyor. Bu e-postayla beraber itirazlarımızı sunduk ama savcılık, hakaret olmadığı gerekçesiyle dosyayı kapattı. Fakat İstanbul 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açtığımız tazminat davası devam etti.
*Boğaziçili personelse bizi hedef göstermeye devam etti. Beni hedef göstermesi ise Medyascope’a Musa Orhan davası ile ilgili verdiğim Ezgi Mola konusu hakkındaki röportaj. Bunun bularak dosyaya eklemiş ve başarılı uzman çavuşu hedef gösterdiğimi söylemiş.
*Ayrıca, mahkemeye sunduğu bir dilekçede benimle ilgili “alkol bağımlısı olduğu izlenimi veren” bir ifade kullanarak beni tekrar hedef gösterdi.
*Ben şahsi olarak da müvekkil adına da haberinizde geçen personel hakkında bu hukuki bu mücadeleyi sürdüreceğim, haberde bahsedildiği gibi ‘müdür personelin peşinde’ durumu doğru olmayıp aksine bahsi geçen personel her koldan karalama yaparak müvekkilimin ‘peşindedir.’
Güncelleme (14 Aralık 2023): Mahkeme, Acar’ın tazminat talebini reddetti. Dava, Boğaziçili personel lehine sonuçlandı.
Güncelleme (25 Ocak 2024): Boğaziçili personel Diken’e ulaşarak Akkaya’nın hedef gösterme olarak değerlendirdiği beyanların hedef gösterme olmadığını belirtti.