Almanya Başbakanı Angela Merkel, Türkiye’yle Gümrük Birliği’nin genişletilmemesi konusunda fikrini değiştirmedi.

Fotoğraflar: Reuters
Türkiye ile Almanya arasındaki kriz, referandum, Türk bakanlara miting izni verilmemesi, İncirlik Üssü’nün kapatılması ve darbe girişimi sonrası ‘FETÖ’ şüphelilerinin iade taleplerinin reddedilmesi gibi konularla gitgide büyüdü.
Ayrıca gazeteciler Deniz Yücel ve Meşale Tolu ile hak savucusu Peter Steudtner dahil 11 Alman vatandaşının Türkiye’de tutuklu bulunması da krizin sona ermemesinde büyük etken.
Halen aynı fikirde
Deutsche Welle Türkçe’nin haberine göre Merkel, Berlin’deki geleneksel basın toplantısında Türkiye’yle krize değindi.
Gümrük Birliği’nin genişletilmesi için Türkiye’yle görüşmelerin mevcut koşullarda mümkün olmadığını dile getiren Merkel, “Bunu AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker’le çarşamba günü Berlin’e yapacağı ziyarette de görüşeceğim. Türkiye’de hukukun üstünlüğü alanındaki gelişmeler yanlış yönde ilerliyor” diye konuştu.
Alman başbakan, görüşmeler için birlik üyelerinin AB Komisyonu’na oybirliğiyle yetki vermesi gerektiğini ifade ederek “Biz Alman hükümeti olarak önümüzdeki aylarda bu tür bir yetki verebileceğimizi düşünmüyoruz” dedi.
Başbakan Binali Yıldırım, Merkel’in anlaşmaya yeşil ışık yakmayacağını açıklamasından sonra “Sanki biz de can atıyoruz” demişti. Ancak daha sonra anlaşmanın genişletilmesini başarabileceklerini ifade etmişti.
Türkiye, anlaşmanın genişletilmesini istiyor. Böylece ticaret hacminin iki katına çıkabileceği öngörülüyor.
‘Üzgünüm ama gerekliydi’
Merkel, Türkiye’deki Alman vatandaşlarının gerekçesiz olarak tutuklandıklarını, serbest bırakılmalarını istedi.
Alman başbakan şöyle devam etti: “Ben de Türkiye’yle daha iyi ilişkilere sahip olmak isterim. Ama gerçekleri göz önünde bulundurmak zorundayız. Alman vatandaşlarının Türkiye’de tutuklanması nedeniyle ilişkilerin yeniden yapılandırılmasının maalesef gerekli hale geldi. Bunun maalesef Türkiye’yle ekonomik ilişkilere de etkisi var. Bundan dolayı üzgünüm ama bu gerekliydi.”
Almanya, AB’den Türkiye’ye yapılan yardımlara engel olmak için şimdiye dek birçok adım attı. Son olarak da AB’nin bankasından Türkiye’nin kredi kullanımına kısıtlama getirilmesini istedi.
‘Hukuk devleti’ vurgusu
İlişkin iyileşmesinin hukuk devleti ilkelerine riayet edilmesiyle mümkün olabileceğini anlatan Merkel, şu anda Türkiye’de bu yönde bir gelişme görmediklerini söyledi.
Merkel, AB’nin mülteci anlaşması çerçevesinde Türkiye’ye verilmesi planlanan 3 milyar avronun büyük bölümünün projelere bağlandığını, bu projelerin bir bölümünün henüz hayata geçirilmediğini kaydetti.