Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK), hem patronlar hem de işçiler için baskıyı azaltacak tek formülün maaşlardaki vergiyi düşürmek olduğunu bildirdi.
Milyonlarca çalışanı ilgilendiren asgari ücret görüşmeleri gelecek ay başlayacak. Artan enflasyonun karşısında ücretler erirken, hükümet bu yıl 2 bin 825 liralık asgari ücrete ‘yüksek’ bir zam yapılacağı mesajını veriyor.
TİSK’in açıklamasında, salgında herkesin yararına olacak kararları müzakere ve dayanışma yoluyla almaya özen gösterdikleri, bundan sonra da işbirliği ve diyaloğa dayalı tutumlarının süreceği kaydedildi.
Açıklamada, bu yıl asgari ücret müzakerelerinin küresel boyutta devam eden olağanüstü ekonomik şartların gölgesinde gerçekleşeceği belirtilerek şu ifadeye yer verildi: “Ne yazık ki tüm dünyada artan emtia fiyatları, enerji ve taşıma maliyetlerinin yanı sıra çip krizi gibi küresel sorunlar ve yüksek belirsizlik ortamı, birçok sektörü olumsuz etkilemeye devam ediyor. Diğer yandan, hizmet sektörünün de toparlanması için halen zamana ihtiyaç duyuluyor.”
Açıklamada, dönemin koşulları dikkate alınarak dengeli bir asgari ücret belirlenmesinin her zamankinden çok daha büyük bir önem taşıdığı aktarıldı.
‘Her zamanki gibi birinci önceliklerinin ülkenin ve çalışanların sürdürülebilir refahı’ olduğunu aktaran TİSK’in açıklamasında şöyle dendi: “Bu süreçte hükümetimiz, başta Türk-İş olmak üzere işçi konfederasyonlarımız ve 81 ildeki işletmelerimizle sıkı bir istişare halindeyiz. Tüm yaklaşımlarımızda temel aldığımız ‘yeni nesil sendikacılık’ bakış açımızla bizim için çalışanımızla birlikte büyümek esas.
Vergi indirimi istendi
Çalışanlarımızın hayat kalitesini artıran, işletmelerimize değer katan her türlü kararın en büyük destekçisiyiz. Asgari ücret için gerek küresel enflasyon, gerek ülkemizin rekabetçiliğini etkileyen diğer faktörler de değerlendirilerek akılcı bir seviyede uzlaşı sağlanacağına inanıyoruz. Küresel rekabet dengelerinin bu kadar kritik olduğu bir senede başta asgari ücret olmak üzere tüm ücretler üzerindeki yüzde 15’ten yüzde 40’a varan vergi oranlarının kademeli olarak azaltılmasını çalışan ve işverenler üzerindeki baskıyı azaltacak yegane formül ve çözüm yolu olarak görüyoruz.
Atılacak bu adımla rekabet içinde olduğumuz ülkelere göre daha yüksek seviyede olan ücretler üzerindeki vergilerin kademeli olarak düşürülerek uluslararası rekabet gücümüze zarar vermeden çalışanların gelirlerinin artırılabileceğine inanıyoruz.”