HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar’a göre Türkiye’de ‘nefret objesi olmadan’ siyaset yapılamıyor.

Partisinin Meclis grup toplantısında konuşan Sancar, beş gün önce HDP Genel Merkezi’nin ablukaya alınmasına değindi.
Türkiye’nin ciddi bir seviye kaybı yaşadığını ve bu durumun kanlı bir döngüye yol açtığını söyleyen HDP lideri, genel merkezleri önünde yaşananlarla eş zamanlı olarak enflasyonun açıklandığına dikkat çekti:
“Provokasyonun yapıldığı saatlerde enflasyon açıklanmıştı. Gün boyu bu mesele konuşulmadı, enflasyonun son yirmi yılın en yüksek seviyesine çıktığı haberlerde yer almadı. Tezgah belliydi, kendi medyalarını genel merkez önüne yerleştirmişler, oradan canlı yayın yaptılar. Ama onu da boşa çıkardık.
Burada yapılmak istenen, bizim üzerimizden yoksulluk, zulüm politikalarını halkın gündeminden çıkarmak, dikkatleri başka yere çekmek ve mücadele azmini zayıflatmak. Karamsarlığı yaymaktır.”
‘Muhalefet partileri de aynı oyunun parçası’
Muhalefet liderine göre sığınmacıların da gündem olmasının sebebi ekonomi.
İktidarı ‘Suriye’deki savaşa dahil olmaması için uyardıklarını ama bunun dikkate alınmadığını’ söyleyen Sancar’a göre, ortaya çıkan durum ‘nefret objesi olmadan siyaset yapamama hali.’
Muhalefet partilerini de iktidarla aynı davranmakla eleştiren HDP eş genel başkanı şunları dedi: “Kendilerine muhalefet partileri diyen çevreler de aynı oyunun parçası durumunda. Nefret, kin, gerilim politikalarından başka yol tanımayan anlayışlar, bu politikaları sığınmacılar üzerinden hayata geçirmeye çalışıyorlar.”
‘Karamsarlığı yaymak istiyorlar’
Sancar konuşmasının devamında şunları söyledi:
* Genel merkezimizin önünde provokasyon amaçlı bir tezgâh kurdular. Sevgili Ayşe Acar Başaran, kolluk kuvvetleri tarafından tehdit edildi. Bu tehditler bizim için yeni değil ama herkes görsün ki bu seviye, bu ülkeyi karanlığa getiren, bu sefalet ve kanlı döngünün sebebi olan zihniyettir. Orada polis sıfatıyla arkadaşımızı tehdit edenlerin hangi amaçlara hizmet ettiğini biliyoruz.
* Yapılmak istenen, bizim üzerimizden yoksulluk, zulüm politikalarını halkın gündeminden çıkarmak, dikkatleri başka yere çekmek ve mücadele azmini zayıflatmak. Karamsarlığı yaymaktır. Gün boyu enflasyon konuşulmadı, genel merkezimin önünde yapılan bu acemice, çirkin tezgâhı canlı yayınladılar. O tezgâhı aldık ve onların yüzüne çarptık. Bunun, demokratik siyasetteki ısrarımızla yaptık, aynı zamanda büyük dayanışmayla ortaya koyduk.
* Pek çok çevre, siyasi parti dayanışma ziyareti, açıklamaları yaptı. Gördük ki bu provokasyonları boşa çıkarmanın en etkili yolu ortak mücadele ve dayanışmadır.
‘Sebep savaş’
* Suriyeli sığınmacıların geri gönderileceğine dair yandaş medyada her gün bir haber servis edilirken, AKP genel başkanı birden başka bir dil kullanıyor. Yandaş medya da hangisine sarılacağını kestiremiyor.
* Bu büyük insani ve siyasi meseleyi ‘öteki’ düşmanlığını körükleyen biçimde günlük siyaset için araçsallaştıran sadece iktidar değil, diğer muhalefet partileri de veya kendilerine muhalefet partileri diyen çevreler de aynı oyunun parçası durumunda.
* Bu ülkenin çözümsüz olmadığını, nefret politikalarına teslim edilemeyeceğini öncülük rolümüzle herkese göstermeye devam edeceğiz.
* Çözüm nedir diye sorduklarında çözümün de bu kadar uzak ve zor olmadığını anlatabiliyoruz. Geçmişten bugüne ürettiğimiz raporlar var. Bugün için de çözümü ortak akıl ve mücadeleyle bulacağız. Bütün ilgili demokratik çevreler, STK’larla çalışmalarımızı yürütüyoruz.
* Göçmenleri sığınmacıları göndermeyeceğiz, gönüllülüğü esas alacağız diyen iktidar, bu sorunun kaynağı olan savaş politikalarını derinleştiriyor. Sebep, savaştır; mülteci/sığınmacı/göçmen meselesi bunun sonucudur.
* Ülkesinde demokrasiyi savunmayan hiçbir anlayışın bu sorunları çözmesi mümkün değil. HDP tam da bu çizgiyi savunduğu için çözümün adresidir. Bu iktidar, sorunları çözemeyince, krizlerin içinde debelenince çareyi, baskıyı artırmakta, zulmü yükseltmekte buluyor.