İngiliz Economist dergisi, Madrid’deki NATO zirvesinde, Türkiye’nin veto tehdidini kaldırmasıyla sonuçlanan anlaşmayı ‘Erdoğan’ın zaferi’ olarak yorumladı.
Derginin sitesindeki yazıda, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın futbolcu geçmişine göndermeyle, Finlandiya ve İsveç’e veto tehdidi hamlesi profesyonelce alınmış bir faule benzetildi: “Türkiye’nin cumhurbaşkanı uluslararası siyasette istediğini alabilmek için profesyonel faulden kaçınmıyor. Geçen ay İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya üyeliğine çelme takma girişimi de, üstelik de Rusya böylesine bir tehdit ortamı yaratmışken, korkutucu olduğu kadar etkiliydi.”
İspanya’nın başkenti Madrid’deki NATO liderler zirvesi öncesindeki dörtlü görüşmede, İsveç ve Finlandiya’nın taahhütleri sonrası Türkiye, bu iki ülkenin NATO’ya üyelik başvurusunu destekleyeceği açıkladı. Anlaşmayla İsveç ve Finlandiya’nın, PKK’yla mücadele ve Türkiye’nin PKK’nın uzantısı saydığı YPG’ye destek vermeme taahhüdünde bulundukları kaydedildi.
‘ABD F-16’lar konusunda sıkı bir uyarı yaptı’
Economist, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’in anlaşma için yürüttüğü çalışmalara Amerika’nın da perde arkasından baskı uygulayarak destek verdiğini şöyle yazdı: “Stoltenberg, Amerika’nın pek görünür olmayan perde arkası baskısından da yararlandı. ABD, Türkiye’yi, Kongre’de blokajındaki F-16 savaş uçakları alımını riske attığına dair sıkıca uyarmışa benziyor.”
Yazıda, üçlü muhtıradaki ‘sınır dışı ya da iade taleplerine’ ilişkin bölüme de değiniliyor. Anlaşmayla, İsveç ve Finlandiya’nın, insan haklarına bağlılık ve siyasi muhalifler için sığınma adresi olma konumlarının zayıflama riski taşıdığı belirtildi.
Yazının devamında, Erdoğan’ın otokrasiye sürüklenişi ve tüm muhaliflerini terörist olarak tanımlama yaklaşımı olduğu yorumu da yer aldı.
Üçlü muhtırada, İsveç ve Finlandiya’nın YPG ve ‘FETÖ’ye destek sağlamayacakları vurgulanarak, Türkiye’yle bu örgütlerin eylemlerini önlemek amacıyla işbirliğini artırmak üzerinde anlaştıkları da belirtilmişti. Ayrıca “Finlandiya ve İsveç, Türkiye’nin beklemedeki sınır dışı ya da iade taleplerini süratle ve detaylı olarak ele alacaktır” denerek bu işlemlerin Avrupa Konvansiyonu uyarınca yürütüleceği vurgulanmıştı.
‘Anlaşma başarılı’
Economist, eski diplomat ve EDAM direktörü Sinan Ülgen’in bir tweetine yazıda yer verdi.
Ülgen, dün paylaştığı tweette anlaşmayla ilgili “Madrid’de bir anlaşmaya varılmasaydı, Türkiye’nin özellikle ABD ile olan dış ilişkilerinin maliyeti eninde sonunda elle tutulur hale gelmeye başlayacaktı. Ve bu kötü bir anlaşma değil. Ankara, Stockholm ve Helsinki’de aynı anda kolayca satılabilir. Oldukça büyük bir başarı” dedi. Economist de buna dayanarak Türkiye’nin zaferle döndüğünü yazdı.