Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Başkanı Fahrettin Altun, 14 Mayıs genel seçimleri için “Ya istikrar diyeceğiz ya karmaşa diyeceğiz” dedi.

Altun bugün İletişim Başkanlığı İstanbul bölge müdürlüğünde düzenlenen ‘Bab-ı Ali Okulu Sertifika Programı’nda konuştu.
Konuşmasına dair bir kesiti Twitter’da paylaşan Altun şunları dedi:
“Esas itibariyle bugün Türkiye’de önümüzde iki seçenek var. Çok kıymetli bir kararın arifesindeyiz. Ya bağımsızlıktan, ya bağımlılıktan yana olacağız. Ya Türkiye’nin büyümesinden yana olacağız ya Türkiye’nin küçülmesinden yana olacağız. Ya ülkemizin birliğinden, dirliğinden yana olacağız. Ya ülkemizin yeniden emir alan ne yazık ki pek çok iç çelişkiyle malul bir ülke olmasını temenni edeceğiz. Ya istikrar diyeceğiz ya karmaşa diyeceğiz.”
Millet ittifakının cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, Fahrettin Altun için daha önce ‘vitaminsiz Goebbels’ demişti:
“İletişim Başkanlığı’nı devreye adlılar. Asrın Felaketi kampanyasını öne sürdüler. Bölgede hala arama kurtarma faaliyetlerini koordine edemeyen Erdoğan kendi iletişimin koordinasyonunu yaptı. İnsanlar molozlar altındayken video servis etmeye başladılar. Gerçekten akıllarını kaybetmişler. Aslında biz bu İletişim Başkanlığı’nı daha önce de izlemiştik. ’Vitaminsiz Goebbels’ bunları yeni yapmıyor. İletişim Başkanlığı, Erdoğan ne zaman batırırsa devreye giriyor.”
Tehlikeli çıkışlar
Türkiye 14 Mayıs Pazar günü seçime gidiyor. 21 yıldır Türkiye’yi yöneten Cumhurbaşkanı Tayip Erdoğan çoğu ankete göre millet ittifakının cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun gerisinde.
Bu ortamdaysa iktidar kanadı, tehlikeli çıkışlarla olası muhalefet zaferini hedef alıyor.
Dün Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, millet ittifakının cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’na “Millet size ülkesini teslim etmez” demişti.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, bugünkü seçim mesajında 15 Temmuz vurgusu yaparak “Gerektiğinde 15 Temmuz gecesi olduğu gibi, hayatımız pahasına istiklâl ve istikbalimize sahip çıkarız” demişti.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, seçimleri ‘darbe girişimi’yle, AKP Başkan Vekili Binali Yıldırım’sa ‘işgal’le ilişkilendirmişti.
En tehlikeli demeç ise Erdoğan’dan gelmişti: “Benim milletim Kandil’den aldığı destekle cumhurbaşkanı olana bu ülkeyi teslim etmez.”
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de muhalefeti hedef alırken şiddet dilini seçmişti: “Bu hainler alsalar alsalar ağırlaştırılmış müebbet ceza alırlar ya da vücutlarına mermi alırlar.”
AKP Genel Başkan Vekili Numan Kurtulmuş’sa iktidar temsilcilerinin tehlikeli çıkışlarına karşı ‘fren’e basmıştı. Kurtulmuş, bu tür açıklamalardan uzak durulması gerektiğini ve seçimin kazananı kim olursa olsun bunun demokratik bir sonuç olduğunu vurgulamıştı.