AYŞEGÜL KASAP
@aysegul_kasap
Barınma haklarını geri almak için direnen öğrencilere destek veren CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, kiralardaki fahiş artışı ve yurt krizini Diken’e değerlendirdi.
Artan kira fiyatlarının nedeninin ‘ekonomik burhan’ olduğunun altını çizen Tanal, çözüm için şunları söyledi: “Mevcut olan tüm kamu kurumlarına ait sosyal tesislerin, TOKİ’ye ait olan gayrimenkul stokları ne varsa bu öğrenci arkadaşlara tahsis edilmesi lazım. Eğer buna rağmen bu yetmiyorsa o zaman devletin en azından otel paralarını ödeyip öğrencimize bu barınma hakkını sağlaması lazım.”
Tanal ayrıca iktidarın vakıf yurtlarının inşasına öncelik verdiğini, bunu yaparken de amaçlarının kendilerine bir ‘arka bahçe oluşturma’ isteği olduğunu söyledi.

Yurt ve ev bulamayan ve kendilerini ‘Barınamıyoruz Hareketi’ olarak adlandıran öğrenciler 19 Eylül’de sokakta yatma eylemi düzenlemeye başlamıştı. Polis öğrencilerin eylemlerini bitirmesi için abluka kurmuş, ancak öğrenciler bu ablukayı kırarak Kadıköy Yoğurtçu Parkı’nda eylemlerine devam etmişti. CHP’li Tanal da öğrencilerle beraber sokakta yatmıştı.
‘Ekonomik buhran var’
Öğrencilerin eylemine katılmaya devam eden Tanal, Türkiye’deki kira fiyatlarındaki artışı şöyle değerlendirdi: “Fahiş kira artışları aslında ekonomik krizin ve buhranın olduğu dönemlerde çok yüksek olur. Bu şunu gösteriyor; Türkiye’de bir ekonomik buhran var ki kiralar bu kadar yüksek. Güya biz ekonomisi büyüyen bir ülkeyiz deniliyor. Kiraların bu kadar yüksek olması, ekonomisi büyüyen bir ülke olmadığımızı, ekonomik buhranların olduğu anlamına gelir. Eşitsizliğinin ,gelir adaletsizliğinin olduğu anlamına gelir. Bu yaşananlar mevcut olan siyasi iktidarın adaletsiz ve eşitsiz uygulamaların bir sonucudur.”
‘Gayrimenkuller zenginlerin elinde’
Tanal’a göre arz-talep dengesizliğinin altında yatan ana neden gayrimenkul stoku: “Gayrimenkul stoku belirli ellerde toplandı. Vatandaş bu gayrimenkullerden yararlanamıyor. Pendik’te KİPTAŞ Yeşilce Konutları’nda dairelerin hepsi bomboş. Kimin bunlar? Orta sınıf kalmadı. Fakir ve zengin var. Gayrimenkuller hepsi zenginlerin elinde.”
‘İktidar açıklamalı’
Tanal şöyle devam etti: “Aslında siyasi iktidarın gayrimenkullerin kimlerin elinde toplandığını kamuoyuna açıklaması lazım. Adamların evleri boş duruyor. Öğrenciler de burada banklarda yatıyor. Yani bu adalet, hukuk ve eşitlik, vicdan ahlak değil. Dinimizde bir hüküm vardır ‘Komşusu açken tok yatan bizden değildir’ diye. Şimdi bu çocuklar bankta yatıyor, millet villalarda yalılarda yatıyor. Bunu hangi ahlaka hangi dine hangi hukuka sığdıracaksınız ki?”
‘Yurtları KYK’lar değil vakıflar yapıyor’
Tanal’ın dikkat çektiği bir konu da vakıf yurtları: “Kredi Yurtlar Kurumu genel müdürünün asli görevi yurt yapmaktır. Öğrenci artışına göre planlama yaparak yurt yapmaktır. Şimdi bakıyorsunuz sayın cumhurbaşkanının aile efradı vakıf kuruyor, o vakıflar yurt yapıyor. Bu vakıflara arsa tahsisatını kim yapıyor? AK Partili belediyeler yapıyor. Bunu buraya yapacağınıza KYK’ya yapın.”
‘Kendilerine arka bahçe oluşturmak için yapıyor’
Tanal bunun gerekçesini ise şöyle açıkladı: “Sürekli kendilerine bir arka bahçe oluşturma, kendilerine insanları biat ettirmek ve minnet borcu hissettirmek için yapıyor. Kredi Yurtlar Kurumu’nun yurtlarında kalmasın da cemaat yurtlarına gönderiyorlar. Devlet cemaat hukukuyla yaşamaz, devlet hukuk devleti olarak yaşar. Yani burada tüm dünya aşağı yukarı çözmüş. Anayasanın 65’inci maddesi uyarınca bu öğrencilerin barınma hakkını devlet sağlamak zorunda aksi takdirde görevini kötüye kullanmış olur.”
‘Eğitim hakları da ihlal edilmiş olur’
Tanal önümüzün kış olduğuna dikkat çekti ve yetkilileri bir an önce hareket geçmeye çağırdı: “Evi bulamadı yurt çıkmadığı için ne olacak? Bir ay bu banklarda kalınabilir. Yarın kar ve kış var. Okullarını yarım bırakmak durumunda kalacaklar. Eğitim haklarından mahrum kalmış olacaklar. Eğitim hakkından mahrum kaldıkları zaman eğitim hakkı da ihlal edilmiş olur. Zaten barınma hakkı ihlal edilmiş durumda.”
Tanal ayrıca KYK’da yurt hakkı çıkan öğrencilerden kalmadıkları ayın parasının da alındığını belirtti. Yani öğrenciler eylül ayında yurtta kalmıyor, suyunu elektriğini kullanmıyor ancak parasını yatırmak zorunda kalıyor.
‘Devlet en azından otellerin parasını ödemeli’
Tanal yaşanan krizin çözümü için şu reçeteyi sundu: “Mevcut olan tüm kamu kurumlarına ait sosyal tesislerin, TOKİ’ye ait olan gayrimenkul stokları ne varsa bu öğrenci arkadaşlara tahsis edilmesi lazım. Eğer buna rağmen bu yetmiyorsa, devletin en azından otel paralarını ödeyip öğrencimize bu barınma hakkını sağlaması lazım.
Nasıl ki Covid-19’un ilk çıktığı günlerde evsizlere, doktorlara oteller tahsis ediliyor, parasını devlet ödüyorsa aynı şekilde devlet bunu ödemeli. Yazık günah. Maden ekonomisi büyük bir ülkeysek öğrencilerin barınma sorunun neden çözmüyoruz? Barınma hakkı sorunu çözememek insan haklarını ihlal etmektir.”