AYŞEGÜL KASAP
@aysegul_kasap
Türkiye’de kira fiyatları açıklanan enflasyonun üzerinde hızlı bir şekilde arttı. Evlerin çoğu ‘elverişli konut’ kriterlerine uymuyor ancak kira fiyatları fahiş oranda. Bununla birlikte öğrencilerin barınabileceği yurt sayıları da yeterli değil. Özel yurtların fiyatları da ciddi oranda zamlandı.

Birçok öğrenci barınma sorunuyla karşı karşıya. Bu krize dikkat çekmek isteyen bazı öğrenciler ‘Barınamıyoruz Hareketi’ sokakta yatma eylemi başlattı.
Diken’e konuşan öğrenciler sokakta yatmaktan başka çareleri olmadığının altını çizdi: “Bana burs ve yurt çıkmadı. Zaten bir eve çıkma ihtimalim şu an için hiç yok. Bu nedenle bugün banklarda sabaha kadar yatacağız. Yarın nerede oluruz bilmiyorum.”
Öğrencilerden Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Üniversite öğrencilerinin aldığı burs 45 liracıktı; elinize, dilinize dursun, şu anda bunlar 650 liraya çıktı” sözlerine yanıt da geldi.
Bir öğrenci tane tane 650 liranın neye yetmediğini şu sözlerle ifade etti: “Kiramıza yetmiyor, mutfağımıza yetmiyor. Yarın kış olacak kıyafet alamız gerekecek ona yetmiyor. Herhangi bir yerde oturup çay içmemiz gerekiyor. Ona yetmiyor. Bulunduğumuz yerden üniversitelerimize gitmek istiyoruz, ulaşıma yetmiyor. “
‘Bize yatacak hiçbir yer bırakmadılar’
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi 4’üncü sınıf öğrencisi eylemlere başlama nedenini şöyle anlattı: “Bu sene öğrencilerin yurt ve evlerde konaklaması imkansız hale geldi. Fahiş derecede bir artış var. Hem ücretlerde hem kiralarda. Biz bunların hem düşürülüp hem kontrol altına alınabilmesi talebiyle hem de barınma hakkımıza sahip çıkmak için ‘Barınamıyoruz Hareketi’nde bir araya geldik.
Aslında temel motivasyonumuz bu. Bize yatacak hiçbir yer bırakmadınız ve bunu kabul etmiyoruz. Eğer bizim yatacağımız hiçbir yer yoksa biz sokaklarda yatıyoruz. Biz tüm kamuoyunu bizden taraf olmaya davet ediyoruz. Öğrenciden taraf bir kamuyu oluşana kadar eylemlerimize devam edeceğiz.”
‘KYK kimin elindeyse asıl çözüm orada’
Hukuk öğrencisi “Belediyeyle hiç iletişime geçtiniz mi?” sorusunu ise şöyle yanıtladı: “İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde (İBB) 350’den fazla sekiz yıldır elinde çürümekte olan evler olduğunu biliyoruz. Biz problemin kaynağının yerel yönetimler olmadığını biliyoruz ama onların da öğrencilerden taraf bir şekilde yer alabileceğini biliyoruz.
Tabi ki İBB’den ilk olarak sekiz yıldır çürümekte olan 350 daireyi öğrencilere bir konaklama alanı olarak hibe etmesini istiyoruz. Aynı şekilde İzmir ve Ankara’da da benzer evler var. Daha önce Bursa ve Adana’da yapılmıştı böyle şeyler. Yine yapılabileceğini düşünüyoruz. Şu an çok ciddi bir kriz oluşmuş durumda hem emlak hem de öğrenciler arasında. Doğal olarak öğrencilerden yana taraf olmalarını yerel yönetimlerden de istiyoruz. Esasında KYK kimin elindeyse asıl çözümün orada olduğunu da çok iyi biliyoruz.”
‘Eve çıkma ihtimalim yok, banklarda yatıyoruz’
Barınamayan öğrencilerden biri de Kemal Yılmaz. Kocaeli’nde Halkla İlişkiler ve Tanıtım okuyor. Yılmaz, yaşadıklarını şöyle kaydetti: “Ev sorunumu çözemediğim için şuan İstanbul’dayım. Kocaeli’de evlerin fiyatları geçen seneye verilen fiyatların iki üç katı. Yurt kapasiteleri hemen her yerde olduğu gibi. Bana da burs ve yurt çıkmadı. Zaten bir eve çıkma ihtimalim şu an için hiç yok. Bu nedenle bugün banklarda sabaha kadar yatacağız. Yarın nerede oluruz bilmiyorum. Evimiz olmadığı için aslında yastığımız yorganımız da yok. Sadece çantamız var çantamızın içinde kıyafetlerimiz var. Kıyafetleri üstümüze atacağız, Çantamızı da yastık yapacağız.”
Temel ihtiyaçlarını gidermekte de zorlandıklarını kaydeden öğrenciler, çevre apartmanlardaki dairelerin izin vermesi halinde tuvaletleri kullanabildiklerini aktardı.
‘Karda kışta banklarda yatacağız’
Yılmaz, şöyle devam etti: “Barınma sorunu çözülmezse yağmurda, karda, kışta banklarda yatacağız. Başka bir çare düşüneceğiz. Gidecek bir yerimiz yok. Biz Türkiye’nin her yerinden gençleriz. Türkiye’nin her ilinde aynı sorunla karşı karşıya insanlar var. Tek sorunları bunlar değil maalesef.
Bu sorunun çözümü sadece banklarda yatmak. Başka bir çözüm yolu yok çünkü. Halkımızı izleyenleri, sesimize ses olmak isteyenleri dayanışmaya bekliyoruz. Gittiğimiz yerlerde ev sakinlerinin temel ihtiyaçlarımızı karşılaması için evlerini açmalarını istiyoruz.”

‘Barınma problemini yaratanlar 81 ilde üniversite açanlar’
İstanbul Gelişim Üniversitesi’nde burslu okuyan Grafik Tasarım son sınıf öğrencisi Hasan Doğan neden eyleme başladıklarını şu ifadelerle anlattı: “Bizler artan yurt ve ev fiyatları nedeniyle barınma hakları elinden alınan 10 milyondan fazla öğrenciyiz. Bunun bir şekilde durdurulması için İstanbul’da başlayan ve diğer illerde de devam edecek olan 20 günlük kesintisiz eylem takvimi açıkladık.
10 milyondan fazla üniversite öğrencisiyiz. 81 ilde üniversite açanlar 700 bin kişiye barınma hakkı sağlıyor. 81 ilde üniversite açanlar aslında bu barınma problemlerini yaratanlar ve buradan faydalananlar da sermayedarlar vakıflar. Banklarda yatacağız. Her yer bizim evimiz, zaten barınamıyoruz. Neresiyse neresi artık, bakanlıksa bakanlık Meclis’se Meclis muhatabı kimse konuyu oraya taşıyana kadar devam edeceğiz.”
‘Zaten beslenme ihtiyaçlarımızı çok zor karşılıyorduk’
Son sınıf öğrencisi Doğan, önceki yıllara bir göre şu anki durumu şöyle değerlendirdi: “Benim okulum Avcılar’la Esenyurt arasında ama ben kira zamları yüzünden şu anda Kartal’da oturuyorum. Avcılar’da oturma imkanım yok şu anda. Ben ilk üniversiteye geldiğimde 3+1 ve üniversiteme yürüyerek 15 dakika uzaklıktaki evime 750 TL kira veriyordum.
Şu anda İstanbul’un ucuna gittim, Kartal’a 1200 TL kira veriyorum. Okulumun yakın bir yerinde barınmak istediğim zaman 2 bin, 2 bin 300 lira gibi çok daha fahiş oranlarda kira isteniyor. Bu öğrenci için fazla bir fiyat aralığına denk gelen bir rakam. Ben burslu okuyorum. Bizler zaten beslenme gibi temel ihtiyaçlarımız çok zor karşılayan bireylerdik.”
‘Her alanda çok ciddi fiyat artışı var’
Marmara Üniversitesi’nde Uluslararası İlişkiler bölümünde okuyan ikinci sınıf öğrencisi Yunus Emre Karaca ise karşı karşıya kaldıkları durumu şu cümlelerle özetledi: “Aslında var olan bir ekonomik krizin içinde geçiyoruz. Çok ciddi bir fiyat artışı var her alanda. Gerek kirada gerek başka şeylerde. Evlerinden çıkanlar yeni ev bulamıyor. Pandemiyle beraber evlerine dönen ve şu anda okuluna gelen arkadaşlarımız yurt fiyatlarından ulaşıma ve gıda fiyatlarına kadar çok yüksek bir zamlanmayı tecrübe ediyoruz. “
Öğrenciler, Erdoğan’ın “Üniversite öğrencilerinin aldığı burs 45 liracıktı; elinize, dilinize dursun, şu anda bunlar 650 liraya çıktı” sözlerine de özetle şunları söyledi:
- Reel anlamda ekonomik karşısında kredi ve burslar sürekli olarak eriyor. Ayrıca kredi verilmesi ve borçlanmayı tamamen dışarıda bırakarak söylüyorum. Aynı şekilde yurt fiyatları da fahiş derecede zamlanıyor. Bugün 650 lira kredi alınıyor ama 400 lira ortalama yurtlara ücret ödeniyor.
‘650 TL’ye 10 öğrenci ev tutabilir’
- Gülünç bir açıklama. 45 liradan 650 TL’ye çıkması enflasyon oranını gösteriyor. 650 TL’ye ancak 10 öğrenci bir araya geldiği zaman, hiçbir şey yapmadan yani faturaları eklemeden yemeği eklemeden sadece bir ev tutabilir.
‘Çalışarak kazandığımız para da hiçbir şeye yetmiyor’
- Benim KYK bursumu Boğaziçi eylemlerinden dolayı kestiler. Bana tebligat da göndermediler neden kestiklerini bilmiyorum. Alım gücü sürekli düşüyor. Tabi ki kağıt üzerinden bir artış var ama paranın alım gücü çok düşük. Zaten 650 lira dediğiniz şey en kötü 6 kişinin beraber kaldığı yurtlarda konaklama ücreti olarak verdiğimiz paranın 4’te 3’üne denk geliyor. Ulaşım için de para vermeniz gerekiyor. Dolaysıyla o para tükeniyor.
- 700 bin yurt var ama 8 milyon öğrenci var. Bunlar yurtlarda kalması gereken öğrenciler ama kalamıyorlar. Evlerde de ciddi oranda bir kira artışı olduğu için bu paranın anlamı yok. Mecburen çalışıyoruz ve artık çalıştığımız para da hiçbir şekilde bize hayatta kalabileceğimiz bir ekonomik gelir sağlamıyor. Zaten iş de bulamıyoruz artık banklardayız o nedenle.”