MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, emeklilikte yaşa takılanların (EYT) mağduriyetinin telafi edilmesini istedi.

8 Eylül 1999’daki kanun değişkliğiyle, o dönem sayıları 11 milyonu bulan kişi için sigortalı olduktan sonra ‘oyunun kuralı değişmiş’ emekli olmak için gereken prim günü ve kadınlar için 20, erkekler için 25 yıl sigortalılık süresine yaş koşulu eklenmişti. Ayrıca, 5 bin olan prim günü şartı da kademeli olarak yükseltilmişti. Kanunun ‘geçmişe dönük’ olarak işçinin aleyhine işletilmesi emekçilerin tepkisini çekmiş protesto gösterileri yapılmış ancak düzeltilmesi yönündeki girişimler sonuçsuz kalmıştı. Söz konusu 4447 sayılı yasa çıkarıldığında iktidarda olmayan AKP’nin yönetiminde geri adım atılmamış; aksine 5510 sayılı kanunla nihai emeklilik yaşı 65’e kadar çıkarılmıştı.
Erdoğan, ‘Seçim kaybetsem de yokum’ demişti
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 16 Kasım 2019’da, “Milletimin zararına olan bir şeye seçim kaybetsek de yokum” diyerek mağduriyetin giderilmesine dair yeni düzenlemeye karşı olduğunu net şekilde dile getirmişti. Başka bir konuşmasında emeklileri ‘çift dikiş’ yapmakla, yani emekli maaşını alırken çalışmakla ‘suçlamıştı.’ Dört gün sonra, ‘cumhur ittifakı’ndaki ortağı MHP’nin lideri Devlet Bahçeli’den destek gelmişti. Geçmişte bir arkadaşlarının konuyla ilgili teklif verdiğini anımsatan Bahçeli ‘günümüz koşullarına’ vurgu yaparak, “Cumhurbaşkanının son konuşmasındaki değerlendirme bizim için genel kabulü olan bir değerlendirmedir” demişti.
Teklifler reddedildi
İYİ Parti ve CHP’nin de mağduriyetlerin giderilmesine ilişkin teklifleri reddedilmişti.
EYT dosyasının rafa kaldırıldığı düşünülürken ay başında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın çalışma başlattığına dair haberler çıkmaya başlamıştı. Haberler ve köşe yazılarında kademeli olarak düşük maaş alarak emekli olma şansı veren Finlandiya modeli ve benzerlerinin masada olduğuna dair bilgiler paylaşılmıştı. Seslerini duyurmak ve mücadeleye sivil toplum kuruluşu olarak devem etmek isteyenlerin kurduğu EYT Federasyonu’nun başkanı Gönül Boran Özüpak, kendilerine hükümet kanadından somut bir bilgi verilmediğini, masada olmak istediklerini belirterek diken’e, formül arayışlarının seçim yatırımı olduğunu söylemişti.
Kamuoyunda bir düzenleme yapılacağına dair beklenti oluştuğu sırada 11 Kasım’da, HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan’ın 26 Ekim’de EYT’yle ilgili sorduğu soruya yazılı yanıt veren Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay şartı yerine gelmeden emeklilik hakkının kazanılamayacağını ifade etmiş, ibre yeniden tersine dönmüştü. Aynı gün Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı da bir açıklama yaparak öncelikli gündemlerinde emeklilikte yaşa takılanlarla ilgili çalışma bulunmadığını duyurmuştu.
Bakanlığın açıklamasında şunlar kaydedilmişti: “Son günlerde kamuoyuna yansıyan haberlere ilişkin bir düzeltme ihtiyacı oluşmuştur Bakanlığımızın öncelikli gündeminde EYT ile ilgili bir çalışma bulunmamaktadır.”
Bu gelişmeler sonrasında, iki yıl önce Erdoğan’ı haklı bulan MHP liderinden EYT çıkışı geldi. Mağduriyetin giderilmesinin gerekliliğine dari bu açıklama, iktidardaki ‘cumhur ittifakı’ndan son dönemde gelen ilk ‘üst düzey’ çıkış oldu.
‘Kardeşlerimizin sorunu sorunumuzdur’
“MHP, ‘cumhur ittifakı’nın bir ortağı olsa da işlevi ve üstlendiği demokratik sorumluluğu muhalefettir” sözleri, ittifakta bir çatlak olup olmadığı yönünde tartışmalara neden olan Bahçeli, çatlak olmadığının altını çizdikten sonra, “Emeklilikte Yaşa Takılan kardeşlerimizin sorunu bizim sorunumuzdur” dedi.
Kademeli geçişin uygun olduğunu savunan Bahçeli şunları söyledi: “Sayıları 6,3 milyonu bulan bu kardeşlerimizin mağduriyetlerinin telafisi bizim amacımızdır. Bütçe imkanları doğrultusunda, kademeli geçiş uygulamasını dikkate alarak, geniş bir siyasi uzlaşma kapsamında EYT sorunu TBMM’de çözülerek gündemden tamamıyla çıkarılmalıdır.“
Bahçeli, polis, öğretmen, hemşire, imam, uzman jandarma, uzman çavuşlara 3 bin 600 ek göstergenin verilmesi konusunda da hükümete destek vereceklerinin altını çizdi.