SERKAN ÜNSAL*
@serkanunsal
2022 yılı global startup ekosistemi için iyi başlamıştı fakat her geçen çeyrek bir önceki çeyreği aratır bir duruma geldi. Bunun nedeni yatırımcıların pandemi hiç bitmeyecek, dijitalleşme son sürat devam edecek gibi girişimlere yatırım yapmasından kaynaklanıyor.
Pandemide lojistik, e-ticaret, eve teslim market alışverişi gibi alanlar belki de dört beş yıl sonra alacakları taleple karşılaşınca dijitalleşme çok hızlanmıştı. Bu hızlanma normalde girişimlere yatırım yapmayan büyük fonların bile ilgisini çekmişti.
Bu fonlar yüksek değerlemelerle girişimlere kaba tabirle para akıtmaya başlamış, sonrasında SPAC (satın alma odaklı özel şirket üzerinden halka arz) sayesinde bu girişimleri hızlıca halka açık şirketler haline getirmeye başlamışlardı.
2022 başında ‘pandemi bitti’ algısı oluşunca talep azaldı, talep azalınca girişimlerin metrikleri kötüleşmeye başladı, yatırımcı da bunu görünce yatırımı daha zor yapmaya başladı ve global olarak neredeyse tüm ülkelerde girişim değerlemeleri düşüşe geçti.
Yatırım adetleri ve toplam miktarları her çeyrek bir önceki çeyreğe göre yüzde 20’nin üzerinde azaldı. Tüm bunlar girişimler için de fon kurmaya çalışan VC’ler (Venture capital / Risk sermayesi) için de para kıtlığı anlamına geliyor.

Türkiye’de yeni yatırımlar için bol para var
Türkiye’de ise durum biraz farklı. Türkiye’de özellikle tohum aşamasında son 1 yıldır para bolluğu var. Çünkü artık kurumlar biraz mecburiyetten de olsa fonlara para aktarmak zorunda. Bu nedenle sadece bu sene 86 girişim sermayesi yatırım fonunun (GSYF) kurulması için SPK onay verdi. Yani girişimlere yatırım yapacak 86 fonumuz daha olacak.
Diğer yandan 9 adet paya dayalı kitle fonlama platformunun kuruluş izni verildi ve şu anda bunlardan 5’i aktif olarak girişimler için yatırım topluyor. GSYF’lerin de, kitle fonlama platformlarının da çoğunun odağında tohum yatırım yapmak var. Yani bir iki tane de olsa fatura kesmiş, ürününü çıkarmış girişimler için para bolluğu mevcut. Bu para bolluğu nedeniyle girişimlerimizin değerlemesi dünyanın tam tersine azalmıyor artıyor.
En başarılı sektör oyun
Oyun sektörümüz neredeyse altın çağını yaşıyor. Peak, Rollic, Dream Games derken artık iki elin parmaklarından daha fazla başarı hikayesi olan tek sektörümüz oyun. Oyun girişimleri bu sene kripto yatırımları da sayarsak 400 milyon doların üzerinde yatırım aldı.
Bu oyun girişimlerinin büyük çoğunluğunun gelirinin yüzde 75’ten fazlası yurt dışından geliyor. Yani aynı zamanda ihracat şampiyonu olan bir sektörden bahsediyoruz. Oyun sektöründeki bu başarı hikayesinin iki dezavantajından biri, oyun sektöründe neredeyse herkesin kendi şirketini kurmak istemesi. Bu nedenle insan kaynağı sıkıntısı yaşanıyor. Bir diğer dezavantaj ise oyun sektörümüzde değerlemelerin sürekli yükselmesi, ‘şişmesi.’ Yani olması gereken değerleme $10M ise ama yatırımcı bolluğundan dolayı $20M değerleme ile yatırım alıyorsa pazar şartları normalleştiğinde o girişimin değerleme ‘şişik‘ olduğu için başka yatırımcı bulması zorlaşıyor.
Tüm bu gelişmelerin önümüzdeki dönem sonuçları ne olur derseniz, birincisi bundan 12-18 ay sonra yani girişimlerin tohum yatırımları bitmek üzereyken hepsi Seri A yatırım alamayacak çünkü ülkemizde Seri A yatırımcı sayısı az. Bu nedenle patinaj yapan bir çok girişim göreceğiz.
Yatırım turlarını huni gibi düşünürsek, huninin ağzını ne kadar büyütürseniz büyütün, huninin ucu darsa değişen bir şey olmayacaktır. 2022 sonu itibarıyla yatırım ortamımız da biraz buna benziyor.
Serkan Ünsal, Ericsson ve Turkcell gibi telekomünikasyon şirketlerinde çalıştı. Dokuz yıllık kurumsal hayatın ardından ilk girişimi ‘dakick’i 2010 yılında kurdu ve 2014’te sattı. 2015’ten beri, startups.watch adlı yatırımcı analiz platformunu yönetiyor. Girişimcilik üzerine ücretsiz 4 kitabı var.