Başbakan Tayyip Erdoğan’ın ağustostaki cumhurbaşkanlığı seçimleri için ‘Millet başkanını seçecek‘ demesinin ardından, hükümete yakın Star gazetesi Türkiye’nin ‘yaygın kanı‘nın aksine parlamenter demokrasi değil, ‘başkanlı parlamenter sistem‘ olduğunu öne sürdü.
Siyaset biliminde tartışmalı
Aslen ‘yarı başkanlık sistemi‘ olarak bilinen bu yönetim biçimi, hayatını bir demokrasi olarak sürdürmek için güçlü denetim mekanizmalarına ve kuvvetler ayrılığı ilkesinin ilkeli bir biçimde uygulanmasına dayanmak zorunda. Zira başkanın ‘tek adam‘a dönüşmesi veya başbakanlıkla başkanlık arasında kilitlenme riski büyük; bu nedenle de siyaset biliminde tartışmalı bir kavram.
Hangi denge?
Star’ın deyimiyle ‘başkanlı parlamenter sistem’ler, halkın belirli bir görev süresi için seçtiği başkan, bir başbakan ve parlamentoya hesap veren kabineyle yönetiliyor. Dünyadaki çeşitli örneklerinde de görüldüğü üzere, bu sistemde üç formül mümkün:
* Başkanın hakim olduğu;
* Başbakanın hakim olduğu;
* Başkanlıkta bir partinin adayının bulunduğu ancak hükümeti rakip partinin yönettiği ‘eş yaşam’ formülleri.
İyi örnek tek, kötü örnek bol
Bu sistemin otoriterliğe kaymadan uygulandığı ülke sayısıysa çok az. Öyle ki, ‘iyi örnek’ olarak gösterilen neredeyse tek ülke, hem başkanın hem de parlamento üyelerinin iki turda seçildiği Fransa.
Başkanlı parlamenter sistemle yönetilen diğer Avrupa ülkeleriyse, Portekiz, Romanya ve Ukrayna. Başbakan Dimitri Medvedev’in Devlet Başkanı Vladimir Putin’in gölgesinde kaldığı Rusya da yarı başkanlık sistemiyle yönetiliyor.
Suriye’de her şey isimde kaldı
Yarı başkanlık sistemiyle yönetilen bir diğer ülkeyse, Suriye.
Suriye’de Devlet Başkanı Beşar Esad 2012’deki reformlarla Baas Partisi’nden başka partilerin de parlamentoya girişinin önünü açsa da, bu değişikliğin yansıması ancak iç savaşın ortasında, haziran ayında düzenlenecek seçimlerin ardından görülebilecek.
Mübarek de, Mursi de ‘yarı başkan’dı
Yarı başkanlık sistemiyle yönetilen ve Türkiye’nin yakından tanıdığı bir diğer ülke de Mısır. Hüsnü Mübarek’in 30 yıllık diktatörlüğü boyunca bu sistemle yönetilen Mısır, ilk seçilmiş cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’nin de muhalifleri dinlemediği gerekçesiyle devrildiği kanlı bir darbeye sahne olmuştu.
Bu sistemle yönetilen diğer ülkelerse şöyle:
Cezayir, Ermenistan, Burkina Faso, Cape Verde, Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Cibuti, Doğu Timor, Gürcistan, Guinea-Bissau, Guyana, Haiti, Madagaskar, Mali, Moritanya, Nijer, Filistin Yönetimi, Portekiz, Senegal, Sri Lanka, Tayvan, Tacikistan, Tunus.