Suudi muhalif gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın kaybolmasıyla ilgili Suudi basınında yer alan yorumlar kulağa epey ‘tanıdık’ geliyor.
![](https://www.diken.com.tr/wp-content/uploads/2018/10/suudi-baskonsolosluk2-1.jpg)
Fotoğraf: DHA
Deutsche Welle’nin derlemesine göre Suudi Arabistan’ın finanse ettiği El Arabiye televizyonu, Türk ve Katar medyasını Kaşıkçı vakasına dair rivayet yaymak ve Suudi Krallığı hakkında iftira kampanyası yürütmekle suçladı.
Bir Suudi yazar ise Riyadh Daily internet sitesinde benzer bir yorumu yaptı: “Türkiye ile Katar Suudi Arabistan Krallığı’nın adına leke sürmek için koordineli bir kampanya yürütüyor.” İnternet sitesi Türkiye ve Katar’ı ‘dış mihrak’ olarak niteliyor.
‘El yükselten’ bir yorum ise Ajil haber sitesinden: “Cemal Kaşıkçı’nın nişanlısı Hatice Cengiz ile birlikte görüldüğü resmin üzerinde oynandı ve Cengiz’in resminin sonradan monte edildi.”
Türkiye’de hükümetin sıkça kullandığı argümanlardan biri de Arab News gazetesinde yer aldı. Gazttenin genel yayın yönetmeni Kaşıkçı’nın kaybolmasının hedefinin Suudi Arabistan’ı zor durumda bırakmak olduğunu savunurken, bir başka köşe yazarı ise “Suudi Arabistan en kapsamlı ve güçlü reform sürecini başlatan ülke olarak diğer bölge ülkelerinden muhalefet görüyor. Yeni Suudi projesine karşı verilen meydan muharebesi. Suudi reformlarını çekemiyor” yönünde ifadeler kullandı.
Kaşıkçı vakası
The Washington Post gazetesi yazarı Kaşıkçı, 2 Ekim’de evlilik işlemleri için Suudi Arabistan’ın İstanblul’daki başkonsolosluğa gitmişti. Bu tarihten sonra gazeteciden haber alınamıyor. Ankara, Kaşıkçı’nın hiç binadan ayrılmadığını ileri sürerken Suudiler ise “Binadan ayrıldı” iddiasını koruyor.
Son olarak Suudi Arabistan, Kaşıkçı’nın kaybolmasına ilişkin soruşturma kapsamında İstanbul başkonsolosluğunun incelenmesine izin vermişti.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın da dün Riyad yönetiminin teklifi üzerine, Kaşıkçı hadisesinin aydınlatılması için ortak çalışma grubu kurulmasının kararlaştırıldığını söylemişti.