• SANAT
  • 9 SORUDA
  • DİKEN ÖZEL
  • GÜNÜN 11'i
  • DİKENLİK
  • AKŞAM POSTASI
  • SPOR
  • VPN HABER

Diken

Yaramazlara biraz batar!

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • EKONOMİ
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • YAZARLAR
  • SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

Özdağ: Toplum AKP'nin 28 Şubat'ını yaşıyor

22/04/2025 10:51

Tutuklu Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ “Şimdi toplum bir anlamda AKP’nin 28 Şubat’ını yaşıyor… Hukuki bozulma sadece muhalefeti değil, iktidar yanlılarını da rahatsız ediyor” dedi.

Fotoğraf: AA

‘Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme’ suçlamasıyla 22 Ocak’ta tutuklanan ve yaklaşık üç aydır cezaevinde bulunan Özdağ, Sözcü gazetesine mektup yolladı. ‘Türkiye barışa değil felakete doğru gidiyor’ başlıklı mektupta Özdağ özetle şunları yazdı:


‘Toplum AKP’nin 28 Şubat’ını yaşıyor’

* Aradan 23 yıl geçti. Şimdi toplum bir anlamda AKP’nin 28 Şubat’ını yaşıyor. 28 Şubat, muhafazakâr tabanı yabancı hissettirmişti. AK Parti’nin ötekine reva gördüğü 28 Şubat’ı ise 19 Mart sonrasında düşman ceza hukuku uygulamalarına tepki olarak sokaklara çıkan genç, yaşlı, emekli insanlara benzer bir duyguyu yaşatıyor.

‘Düşman ceza hukuku…’

* Türkiye, politik, ekonomik ve toplumsal bir kaosun pençesinde. Politik kutuplaşma düşmanlaşmaya, ekonomik kriz ekonomik programın çöküşüyle buhrana, toplumsal gerilim ise çatışmaya doğru ilerliyor. Yüksek tansiyon, nasıl ki vücudun organlarını olumsuz etkiliyorsa; toplumsal yüksek tansiyon da siyaseti, ekonomiyi, iktidarı ve muhalefeti olumsuz etkiliyor. Nasıl ki insanda yüksek tansiyonu tetikleyen etkenler varsa, toplumsal yüksek tansiyonu da tetikleyen bazı faktörler var. Bunların en önemlilerinden biri, bir süredir iktidarın muhalefete yönelik uyguladığı düşman ceza hukukudur. Bu uygulamalar o kadar yaygınlaştı ki, ülkede bir süredir iki farklı hukuk sistemi yan yana işlemeye başladı.

* İktidara yakınsanız, yasalar size ya en yumuşak şekliyle uygulanıyor ya da hiç uygulanmıyor. Benzer bir şeyi muhalif bir siyasetçi, gazeteci ya da yurttaş yaparsa, yasaların en sert maddeleri devreye giriyor. Hukuk sistemimizde yaşanan bu krizi artık ‘bağımsız yargı’ ya da ‘yargının araçsallaştırılması’ gibi kavramlarla açıklamak mümkün değil.

…

Rasim Ozan Kütahyalı’yı hatırlattı

* Rasim Ozan Kütahyalı’nın ‘CHP’ye kayyum atanacak‘ iddiası, iktidar yanlısı gazeteciler tarafından bile tepkiyle karşılandı. Borsa çöküş yaşadığı için adalet bakanı müdahale etti ve Kütahyalı Bolu’dan SEGBİS aracılığıyla Ankara Başsavcılığı’na ifade verdi; ardından yoluna devam etti. Oysa aynı açıklamayı muhalif biri yapsaydı tutuklanırdı.

Ayşe Barım ve Can Atalay

* Düşman ceza hukuku, yasada suç olarak tanımlanmayan gerekçelerle insanların tutuklanması anlamına gelir. Örneğin Ayşe Barım, yasada olmayan ‘etki ajanlığı’ suçlamasıyla tutuklandı. Mahkeme kendisini serbest bırakmasına rağmen, savcılık bu karara yasaya aykırı şekilde ağır ceza mahkemesine itiraz ederek Barım’ı tekrar tutuklattı.

* Bir yurttaşın ulaşabileceği en yüksek yargı organı Anayasa Mahkemesi’dir. Kararları TBMM’yi ve tüm yargı organlarını bağlar. Ancak Can Atalay davasında iktidar, Anayasa Mahkemesi kararını tanımadı. Bu açıkça düşman ceza hukuku uygulamasıdır. Anayasal haklar yok sayılmaktadır.

* Düşman ceza hukuku; toplumu şoklara, belirsizliğe, korkuya ve en nihayetinde isyana sürükler. Bugün meydanları dolduran milyonlar, aslında bu hukuka isyan etmektedir.

‘Hukuki bozulma iktidar yanlılarını da rahatsız ediyor’

* Üstelik bu hukuki bozulma sadece muhalefeti değil, iktidar yanlılarını da rahatsız ediyor. Sayın Bahçeli’nin İmamoğlu davasına dair çıkışı, mevcut hukuk anlayışına içeriden bir düzeltme girişimidir. AKP’nin TBMM grubundaki bazı önemli isimlerin sessizliği, eski sözcü Hüseyin Çelik ile Şamil Tayyar’ın eleştirileri de bunu doğruluyor.

* MHP’nin TBMM’deki önde gelen hukukçularından Feti Yıldız da ceza yargılamasında ölçülülük ilkesinin ihlal edildiğini şu sözlerle ifade etti: “Tutuklama, mutlak zorunluluk yoksa yerine başka tedbirler düşünülmelidir.”

* Her ne kadar ‘düşman ceza hukuku’ demese de mevcut uygulamaları eleştirmiştir. Aynı şekilde yüksek yargı mensupları arasında da artan bir rahatsızlık vardır.

‘Yapılması gereken yasaları tüm yurttaşlara eşit ve tarafsız uygulamak’

Özdağ mektubunu şöyle tamamladı: “PKK ve DEM ile barışalım, geri kalanları ikinci sınıf yurttaş ilan edip diz çöktürelim anlayışı, Türkiye’yi barışa değil, felakete götürür. Yapılması gereken çok açıktır: Anayasa ve yasaları tüm yurttaşlara eşit ve tarafsız şekilde uygulamak. İktidar seçmeninin ve siyasetçilerinin dahi rahatsızlık duyduğu bu düşman ceza hukuku uygulamalarından vazgeçmek; ekonomik krizden çıkışın da ilk ve zorunlu adımıdır.”

Ümit Özdağ hakkında yedi yıl 10 aya kadar hapis istemi

Ümit Özdağ: Yargılanmak istiyorum

Özdağ ‘ölmeyecek kadar yiyecek’

Mustafa Sarıgül: Ümit Özdağ bayramdan sonra açlık grevine başlayacak

Özdağ’dan Saymaz’a: İsmail seni burada istemiyorum, sakın gelme

Ümit Özdağ tutuklandı

Kategori:Aktüel, Vitrin-mobil

SON HABERLER

Zelenski ateşkese hazır: Görüşmeler için Vatikan ve Türkiye'yi değerlendiriyoruz

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, ABD Başkanı Donald Trump’a müzakerelere hazır olduklarını söyledi.

'Altın kalpli' katil balinalar, pilot balina yavrularını evlat ediniyor

Bilim insanları katil balina sürülerinin pilot balina yavrularını evlat edindiğini keşfetti.

Trump: Vatikan, Rusya-Ukrayna müzakerelerine ev sahipliği yapabilir

ABD Başkanı Donald Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptığı telefon görüşmesinin çok iyi geçtiğini ve Rusya-Ukrayna müzakerelerinin hemen başlayacağını açıkladı.

Eski Deva Partili vekil Seda Kâya Ösen CHP'ye katıldı

DEVA Partisi’nden istifa eden İzmir milletvekili Seda Kâya Ösen CHP’ye katıldı.

Bir uyanışın tarihi: 19 Mayıs

Tarihin bazı anları vardır; sadece bir milletin yönünü değil, ruhunu da değiştirir.
19 Mayıs 1919, işte tam da böyle bir andır.

Netanyahu: Akdeniz kıyılarında halifeliğe izin vermeyeceğiz
İstanbul'da uyuşturucu operasyonu: İki kişi gözaltında

Ara

DİKEN’İ TAKİP EDİN

Osman Kavala 2 bin 758 gündür hapiste

YAZARLAR

Bir uyanışın tarihi: 19 Mayıs

Psk. Dr. Feyza Bayraktar

Elinden çıkanı kulağın duysun

Mustafa Dağıstanlı

Ali Özgentürk için: Böyle mi olmalıydı!

Ayhan Tinin

Çocuk, sınırsızlıkta değil, sınırda büyür

Psk. Dr. Feyza Bayraktar

Yazalım da ne yazalım nasıl yazalım!

Murat Sevinç

Senyör Amicis'in gazına geldim 

Behzat Şahin

Özel, İmamoğlu ve Yavaş'ın 'özenli' açıklamaları üzerine…

Murat Sevinç

GÜNÜN 11’İ

Şükrü Hatun: Sokaklarda şişmanlık taramasının iyi bir fikir olmadığını düşünüyorum

Aziz Çelik: Genç istihdamı ve genç işsizliğine ilişkin tablo giderek vahim bir hâl almaya başlıyor

İpek Özbey: Ülkenin geleceğinin emanet edildiği gençler hangi sorunlarla mücadele ediyor?

Müjdat Gezen: Sakın bu şarkıyı yasaklamasınlar?

Orhan Bursalı: Yaşasın 19 Mayıs, yaşasın gençlik

İbrahim Kahveci: Görüntüde büyüyoruz ama gerçekte fakirleşiyor

Abdulkadir Selvi: 'Bir oy CHP'ye, bir oy HDP'ye' derken PKK'nın Lozan'la ilgili değerlendirmelerinden haberiniz yok muydu?

Murat Muratoğlu: Türkiye'de enflasyonun asıl dümeni siyaset rüzgarıyla döner

Deniz Zeyrek: 500 milyon liralık bu kamu zararının hesabı sorulmayacak mı?

Saygı Öztürk: 'PKK'nın silah bırakması' tartışmaları

Erdal Sağlam: 19 Mart krizinin ekonomide yarattığı tahribatın etkisi devam ediyor

  • 9 SORUDA
  • YAZARLAR
  • AKTÜEL
  • ANALİZ
  • DİKEN ÖZEL
  • DİKEN'E TAKILANLAR
  • DÜNYA
  • EKONOMİ
  • KEYİF
  • MEDYA
  • POPÜLER BİLİM
  • SANAT
  • BU GAZETE…
  • DİKEN 10 YAŞINDA
  • Künye
  • İletişim
  • Gizlilik ilkeleri
  • Çerez politikası

"Genç gazeteci arkadaşlarıma! Bu meslek yorucu bir meslektir. Ama, insan büyük bir zevkle çalışır. Kalemine daima efendi kal, uşak olmamaya gayret et. Mecbur kalırsan kır, sakın satma." Sedat Simavi

×