Ekonomi yönetimi, 2021 yılı Eylül ayından bu yana yürüttüğü politikalarla cari açığı kalıcı bir şekilde sona erdirmeyi ve ekonomideki büyümenin devam etmesini amaçladığını söylüyor. Lakin bu konuda herhangi bir somut iyileşme görmüş değiliz. Bilakis artan enerji fiyatları ve emtia fiyatlarıyla birlikte tam tersi bir süreç yaşıyoruz. Yine artan dış ticaret açığına bağlı olarak döviz kurlarındaki artış ve para politikasının etkisizliği de enflasyonun da çok hızlı bir şekilde artmasına neden oluyor.
Bu noktada ne kadar yararlı olduğu tartışmalı olsa da iyi giden tek gösterge ekonomik büyüme performansı. Ancak önümüzdeki dönemde enflasyondaki artışa ücretlerin yetişemiyor olması ve tüketici güveninin de gün geçtikçe düşüyor olması iç talepte bir yavaşlamaya işaret edebilir. Avrupa ve ABD’deki faiz artışları da büyümenin ikinci önemli dinamiği olan dış talepte bir sıkıntılı sürece işaret ediyor.
Hem iç hem de dış talepte karşılaşacağımız şok bir daralmaya karşı elimizdeki tek kozsa normalde kamu harcamaları. Ancak son ek bütçede de gördüğümüz üzere yukarıda bahsettiğim senaryonun gerçekleşmesi halinde kamunun da kımıldayabileceği çok fazla bir yer yok.