Anadolu Yakası İnşaat Müteahhitleri Derneği, dün yayımlanan imar yönetmeliğinde değişikliklerle kentsel dönüşüm sürecinin sekteye uğrayacağını belirtti.
Dünkü Resmi Gazete’de ‘Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik’ yayımlandı. Yönetmelikle birlikte imar düzenlemelerinde değişikliğe gidildi.
Anadolu Yakası İnşaat Müteahhitleri Derneği, söz konusu değişikliklerin kentsel dönüşüm sürecinin tamamen durmasına yol açabileceğini açıkladı.
Derneğin sitesindeki açıklamada, ‘Madde 1-B’ye’ dikkat çekildi.
Söz konusu madde şöyle:
Dernek, bu maddeyle statik açıdan tercih edilmeyen yapıların ortaya çıkacağını, plan ergonomisinin, mimari estetiğin ve mülkiyet paylaşımının zarar göreceğini belirtti.
‘Kentsel dönüşüm sekteye uğrar’
Derneğin açıklamasında, söz konusu maddede anlatılmak istenenler ve bunun olası sonuçları şöyle anlatılıyor:
*Zemin kat hariç dört kat dahil ve üstünde kat adedi olan yapılarda kapalı çıkma izni ortadan kaldırıldığı için emsal hakkından gelen kayıpları önlemek adına sadece yol cephelerinde dört metreye kadar, arka bahçedeyse iki metreye kadar yeni yapı izni verilmektedir.
*Bu durumda özellikle dar parsellerde komşu parsele (yan bahçeye) çıkma yapılarak yeni yapı kurmak mümkün olmayacaktır. İşin ilginç tarafı mevcut kapalı çıkmalı konutların bu yönetmelik kapsamında emsal haklarını koruyarak yenilenemeyeceğidir.
*Bu yönetmelik kapsamında yapılacak yapılarda arka bahçeye doğru uzatılarak statik açıdan daha tercih edilmeyen yapılar oluşacaktır. Aynı zamanda plan ergonomisi, mimari estetik ve mülkiyet paylaşımının zarar görmesi kaçınılmazdır. Konumuz yönetmelik ile Türk inşaat mühendisliğine ve onları denetleyen yerel yönetimdeki mühendislerimize güvenilmediği ortaya çıkmaktadır.
Derneğe göre bu durum yüz binlerce binanın yenilenmesini durdurarak kentsel dönüşüm sürecini sekteye uğratacak.
‘Öncelik riskli yapı stoğu olmalı’
Dernek, önceliğin yeni rezerv alanlarda proje geliştirmek yerine riskli yapı stoğunun doğru tespitiyle mimari estetiği sağlayan, sürdürülebilir yapı malzemeleri ve doğru mühendislik ile yenilenmesi olduğunu düşünüyor.
İktidar, İstanbul’da ‘rezerv alanlarda’ yeni konutlar inşa edileceğini ve riskli bölgelerdeki vatandaşların buralara taşınacağını açıklamıştı.