RIFAT DOĞAN
Mimarlar Odası, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan yeni AKM projesiyle ilgili basın toplantısı düzenledi.
Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi’nin Karaköy binasında düzenlenen basın toplantısına Mimarlar Odası Genel Başkanı Eyüp Muhcu, Mimarlar Odası ÇED Danışma Kurulu Sekreteri Mücella Yapıcı, Sanatçılar Girişimi adına Orhan Aydın ve avukat Can Atalay katıldı.
AKM’nin yıkılmasıyla ilgili hazırlanan “AKM’yi yıkmak suçtur” başlıklı açıklamayı Muhcu okudu.
Muhcu açıklamaya “Koruma ve imar mevzuatına aykırı olarak, hiçbir hukuki belgeye dayanmayan ve yine alışılagelen yöntemle hazırlık sürecinde toplumdan gizlenen projenin tanıtımı, kültürel mirasın korunması ve mimari tasarım kültüründen yoksun bir siyasal anlayış doğrultusunda adeta bir gösteriye dönüştürülmüştür” ifadeleriyle başladı.
‘AKM üzerinden işlenen suçlar örtme telaşı var’
Muhcu, Erdoğan’ın katıldığı töreni kast ederek AKM yıkımını meşrulaştırmak için bugüne kadar işlenen suçları örtme telaşı içerisinde kimi gerçek dışı bilgi ve iftiraların yanı sıra bazı itirafların dile getirildiğine tanık olduklarını söyledi.
Erdoğan’ın toplumsal muhalefete dönük ‘terörist’ sözlerine de yanıt veren Muhcu açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Öncelikle insanlarımızın emeği ve alın teri ile ülkemize kazandırılan kültür varlıklarını ve doğanın bize sunduğu güzellikleri korumak, yaşatmak ve geleceğe taşımak için demokratik ve barışçıl yöntemlerle çaba gösteren kuruluşların, kültür-sanat çevreleri ile duyarlı yurttaşların ‘terörist’ olarak suçlanmasını bu ülkenin birikimine, kültürel ve insani değerlerine yakışmayan bir açıklama olarak değerlendirmekteyiz.”
AKM’nin yıkıma terk edildiğinin altını çizen Muhcu, “Daha önce depreme karşı güvenli hale getirilerek restore edilmesi konusunda hazırlanan proje, ihalesi yapılıp uygulanmaya başlanmışken, hukuki ve bilimsel dayanağı olmayan, ideolojik bir tavır içerisinde verilen talimatla durdurulmuş, böylece kamu kaynağı israf edilmiştir” dedi.
‘Açıklanan projenin AKM ile uzaktan yakından bir ilgisi yok’
Açıklamasında “Tarihi eserin korunması gerekirken sunulan yeni projenin AKM ile uzaktan yakından bir ilgisi olmadığı anlaşılmaktadır” sözlerine yer veren Muhcu, “1. grup tescilli bir yapının yıkılarak yerine aslından oldukça uzak bir projeyi uygulamak koruma ilkeleriyle bağdaşmamaktadır. Söz konusu projenin AKM’nin proje müellifi olan Hayati Tabanlıoğlu’nun oğlu tarafından hazırlanmış olması AKM’nin korunduğu anlamına gelmediği gibi eser olan yapıya bizzat oğlu tarafından ‘ihanet’ edilmesi mesleki anlamda ayrıca değerlendirilmesi gereken bir husustur” diye konuştu.
Kültür ve Turizm Bakanlığı ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni görevlerini yerine getirmedikleri gerekçesiyle eleştiren Muhcu, “AKM’nin aslına uygun restorasyon işlerini tamamlamak ve binanın bir an önce yeniden hizmete açılmasını sağlamakla yükümlü oldukları halde 8 yılı aşkın bir süredir AKM’yi yıkıma terk etmek, polis karakolu olarak kullanmak gibi eylemler ile anayasal sorumluluklarını yerine getirmekten imtina etmek suretiyle suç işlemişlerdir” dedi.
‘Hukuki girişimde bulunacağız’
Muhcu açıklamayı bitirirken konuya ilişkin hukuki girişimde bulunacaklarını belirterek şöyle dedi: “Mimarlar Odası olarak, AKM’yi koruyan bir restorasyonun tamamlanarak toplumumuzun yeniden kültür ve sanatla buluşması amacıyla, koruma hukukuna aykırı bir biçimde ve oldubitti anlayışıyla gerçekleştirilmek istenen işlemlerin durdurulması için hukuki girişimlerde bulunacağımızı önemle vurguluyoruz.”
Sanatçı Orhan Aydın da, Erdoğan’ın sanatçı ve aydınlara dönük ‘terörist’ ifadesini sert bir şekilde eleştirerek bunun kabul edilemez olduğunu ve tümüyle reddediğini ifade etti. Aydın, AKM’nin yıkılmasına karşı duracaklarını ve bir an olsun bundan geri adım atmayacaklarını ifade etti.
Mücella Yapıcı, AKM’nin kapatıldığı 2008 tarihinden bu yana hangi süreçlerden geçtiğini gösteren belgeleriyle gösteren bir sunum yaptı. Sunumda yaklaşık 10 yıldır kapalı bulunan AKM’nin kamu kurumları eliyle nasıl ‘çürümeye terk edildiği’ gösterildi.
‘Projenin yapılması mümkün değil imar planı yok’
Avukat Can Atalay, hukuki duruma ilişkin yaptığı konuşmasına “Türkiye’de bir hukuk devleti, bağımsız ve tarafsız bir yargı varmış gibi davranılamaz” sözleriyle başladı ve dün açıklanan projenin hayata geçirilmesinin mümkün olmadığını ifade etti. Atalay, buna gerekçe olarak da Beyoğlu Kentsel SİT alanına ilişkin bir imar planı bulunmamasını göstererek, imar planının 1. İdare Mahkemesi kararı sonucu iptal edildiğini belirtti.