• SANAT
  • 9 SORUDA
  • DİKEN ÖZEL
  • GÜNÜN 11'i
  • DİKENLİK
  • AKŞAM POSTASI
  • SPOR
  • VPN HABER

Diken

Yaramazlara biraz batar!

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • EKONOMİ
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • YAZARLAR
  • SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

'Milletin a… koyacağız' dediği iddia edilen işadamı Mehmet Cengiz, ülkesini ne kadar sevdiğini anlattı!

17/02/2014 13:25

25 Aralık operasyonuyla gözaltına alınan ve mal varlığına tedbir konulan işadamı Mehmet Cengiz, “Milletin a… koyacağız” ifadesini ‘montaj’ diye niteleyip ‘itibarsızlaştırma çabası’ olarak değerlendirdi. Kanıt olarak ise yerden yere vurduğu savcı Muaamer Akkaş’ın fezlekesini gösterdi!

İmzasız söyleşi

Hükümete yakın Star gazetesinde ve nedense imzasız yayınlanan söyleşide Cengiz Holding Yönetim Kurulu Başkanı’na kendisini aklamaya yönelik sorular sorulması dikkat çekti. Cengiz, “Medya işine girmeyi -maalesef- düşünmüş bulunduk” dedi.


Söyleşiden satırbaşları:

-Bugüne kadar neden suskun kaldınız?

Elbette söylemek istediğiniz çok şey oluyor. Avukatlarımızın telkini ile hukuk önünde konuşmadan, kamuoyu önünde konuşmamın doğru olmayacağını düşünmüştük. Geçen hafta  savcılıkta ifademi verdim. Bir karalama, itibarsızlaşma kampanyasına dönüşünce Türk halkına bir açıklama yapmak ertelenemez hale geldi.

36 yıllık iş hayatım boyunca ihtilal dönemi dahil bütün hükûmetlerle çalıştım. Her hükümet değişikliğinde devlet tarafından detaylı incelendik ve hesap verdik. 36 yıl boyunca yaptığım işlerden bir ceza ödemedim. Bu işler birilerini rahatsız ediyorsa ve aleyhime yönlenmesine sebep oluyorsa, söyleyeceğim tek söz, ülkeyi sevmek bu mudur?

-Malvarlığınıza tedbir konduğunda neler hissettiniz? 

İlk duygum büyük bir şaşkınlıktı. Türkiye’nin ve dünyanın en büyük bankalarıyla çalışıyorum. Bu itibarsızlaştırma sadece beni ve çalışanlarımı değil, uluslararası alanda Türk ekonomisini itibarsızlaştırmak anlamına gelir.

-Peki bu küfür meselesi nedir Mehmet bey?

O cümlelere baktığımızda elbette çok da hoşuma giden şeyler değil. Bunu hazırlayan ön yargılı kişilerin bile fezlekede ‘Rakip firmaları kastetmektedir’ dedikleri bir konuşmayı diğerine ekleyerek, millete yönelik bir hakaret olarak sunmaları şahsımı kamuoyu önünde itibarsızlaştırma, hedef gösterme faaliyetinin bir parçasıdır.

-Medya ile ilgili konu da çok tartışıldı, o konu nedir?

Grubumuz büyük işler yaptığı için özellikle de enerji işlerinde hem üretim hem dağıtım işlerinde varız. Grubumuzun geniş kitlelere ulaşabilme özelliği ve iş geliştirme departmanımızın önerisiyle, medya işine girmeyi -maalesef- düşünmüş bulunduk.

Önce Akşam grubuyla ilgilendik. Çukurova grubu ile ön anlaşmaları yaptık. TMSF’ye de 5.2 milyon TL ön ödeme yaptık.

Danışmanlarımız ve avukatlarımız 4 aylık bir incelemeden sonra bunun uygun olmadığını ifade etti. Bu işin matematiği de kafama yatmadığı için vazgeçtim.

Daha sonra, yine iş geliştirme birimimizin teklifi ile başka bir medya grubu ile de ilgilendik. Tapelerde yayınlanan ifadeler bununla ilgilendiğimiz döneme aittir. Ancak, Zirve Holding bu medya grubu ile anlaşınca vazgeçtik. Kısaca söz konusu medya yapısına ilişkin, başlangıç ilgimiz haricinde bir rolümünüz olmamıştır.

‘Boynumuz kıldan ince’

Hukuk önünde boynumuz kıldan incedir. Hukuk sistemi kin ve öfkeyle hareket edemez. Adalet sisteminin davalıya düşmanlık etme yetkisi yoktur. Ama ben dosyayı başlatan savcının adliye önünde bildiri okurken ki görüntüleri seyrettim. Orda lisanına ve beden diline yerleşen o öfke ve kini gördüm. O öfkeye baktığımda bu olanlara çok şaşırmıyorum ama o öfke neyin öfkesi, onu işte anlayamıyorum.

Hukuk adamı, insanları mağdur etmek için de strateji uygulamaz. Yarım saatlik bir çalışma ile klasörlerin mührü dahi açılmadan verilen tedbir kararını hangi hukuk, vicdan ve ahlaki prensiple açıklayabilirsiniz? Bize ilişkin fezlekenin Emniyette örneği yok. Savcı bu dosyaların içeriğini rüyasında mı gördü? Çok merak ediyorum.

Yaşadıklarını mağduriyet olarak görüyor

-Bu süreç sizin yatırım kararlarınızı etkileyecek mi?

Hayır. Şahsen bu yaşadıklarımı bir mağduriyet olarak görsem de bütünüyle kişisel almıyorum. Bu ülkenin geleceğine inanan bir işadamıyım. Ve bu ülkeye karşı herkes gibi sorumluluklarım var diye düşünüyorum. Kastınız, teşebbüs cesaretimin kırılıp kırılmadığını sormaksa cevabım kesinlikle, hayır. Ama bu ülkede cari açık diye bir meselemiz varsa, artık müteşebbislerin her yüksek miktarlı ticari ilişkisini, ya da her ihaleyi, bunları takip etmeyi kirli bir şeymiş gibi sunma alışkanlığından vazgeçmeliyiz. İhale eşittir, suç anlayışı bu ülkeye yapılacak en büyük kötülüktür.

Tabii ki bu ihaleler soruşturmamalı anlamına da gelmez. Ama adil, şeffaf ve genel kamu menfaatlerini de koruyarak. Bu süreçte bir karar aldım. Biz arkadaşlarımızla tedbir kararının etkilerini değerlendirirken arkadaşlarımdan öğrendim ki, Avrupa’da, özellikle de Amerika’da bu konuları özel olarak inceleyen, Law and Economics kürsüleri varmış. Yani hukuk ve ekonomi ilişkisini araştıran öğreten birimler. Sanırım bu kültür bizim hukuk eğitimimizde yeterince ele alınan bir şey değil.

 

Kategori:Aktüel

SON HABERLER

Zelenski ateşkese hazır: Görüşmeler için Vatikan ve Türkiye'yi değerlendiriyoruz

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, ABD Başkanı Donald Trump’a müzakerelere hazır olduklarını söyledi.

'Altın kalpli' katil balinalar, pilot balina yavrularını evlat ediniyor

Bilim insanları katil balina sürülerinin pilot balina yavrularını evlat edindiğini keşfetti.

Trump: Vatikan, Rusya-Ukrayna müzakerelerine ev sahipliği yapabilir

ABD Başkanı Donald Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptığı telefon görüşmesinin çok iyi geçtiğini ve Rusya-Ukrayna müzakerelerinin hemen başlayacağını açıkladı.

Bir uyanışın tarihi: 19 Mayıs

Tarihin bazı anları vardır; sadece bir milletin yönünü değil, ruhunu da değiştirir.
19 Mayıs 1919, işte tam da böyle bir andır.

Özel: Gençler, hürriyet meşalesini almasalardı İBB'nin başında kayyum vardı

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Gençler Saraçhane’de hürriyet meşalesini almasalardı İBB’nin başında kayyum vardı” dedi.

25 Aralık'ta dalga dalga ifadeye
Emniyet'te görevden almalara tepki istifası

Ara

DİKEN’İ TAKİP EDİN

Osman Kavala 2 bin 757 gündür hapiste

YAZARLAR

Bir uyanışın tarihi: 19 Mayıs

Psk. Dr. Feyza Bayraktar

Elinden çıkanı kulağın duysun

Mustafa Dağıstanlı

Ali Özgentürk için: Böyle mi olmalıydı!

Ayhan Tinin

Çocuk, sınırsızlıkta değil, sınırda büyür

Psk. Dr. Feyza Bayraktar

Yazalım da ne yazalım nasıl yazalım!

Murat Sevinç

Senyör Amicis'in gazına geldim 

Behzat Şahin

Özel, İmamoğlu ve Yavaş'ın 'özenli' açıklamaları üzerine…

Murat Sevinç

GÜNÜN 11’İ

Şükrü Hatun: Sokaklarda şişmanlık taramasının iyi bir fikir olmadığını düşünüyorum

Aziz Çelik: Genç istihdamı ve genç işsizliğine ilişkin tablo giderek vahim bir hâl almaya başlıyor

İpek Özbey: Ülkenin geleceğinin emanet edildiği gençler hangi sorunlarla mücadele ediyor?

Müjdat Gezen: Sakın bu şarkıyı yasaklamasınlar?

Orhan Bursalı: Yaşasın 19 Mayıs, yaşasın gençlik

İbrahim Kahveci: Görüntüde büyüyoruz ama gerçekte fakirleşiyor

Abdulkadir Selvi: 'Bir oy CHP'ye, bir oy HDP'ye' derken PKK'nın Lozan'la ilgili değerlendirmelerinden haberiniz yok muydu?

Murat Muratoğlu: Türkiye'de enflasyonun asıl dümeni siyaset rüzgarıyla döner

Deniz Zeyrek: 500 milyon liralık bu kamu zararının hesabı sorulmayacak mı?

Saygı Öztürk: 'PKK'nın silah bırakması' tartışmaları

Erdal Sağlam: 19 Mart krizinin ekonomide yarattığı tahribatın etkisi devam ediyor

  • 9 SORUDA
  • YAZARLAR
  • AKTÜEL
  • ANALİZ
  • DİKEN ÖZEL
  • DİKEN'E TAKILANLAR
  • DÜNYA
  • EKONOMİ
  • KEYİF
  • MEDYA
  • POPÜLER BİLİM
  • SANAT
  • BU GAZETE…
  • DİKEN 10 YAŞINDA
  • Künye
  • İletişim
  • Gizlilik ilkeleri
  • Çerez politikası

"Genç gazeteci arkadaşlarıma! Bu meslek yorucu bir meslektir. Ama, insan büyük bir zevkle çalışır. Kalemine daima efendi kal, uşak olmamaya gayret et. Mecbur kalırsan kır, sakın satma." Sedat Simavi

×