Kremlin, Rusya’nın Suriye’nin İdlib bölgesindeki yükümlülükleriyle tamamıyla uyumlu hareket ettiğini, ancak bölgedeki militanların Suriye hükümet güçlerine ve Rusya’nın Hmeymim üssüne yönelik saldırılarından derin kaygı duyduğunu açıkladı.

17 Ocak’ta Suriye ordusu ve İran destekli gruplar, Halep’in İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi sınırları içerisindeki batı ve güney kırsalına kara saldırısı başlatmıştı. 28 Ocak’ta Suriye ordusu İdlib’in en büyük ilçesi Maarat el Numan’a girmiş, Milli Savunma Bakanlığı da ‘gözlem ve kontrol noktalarını tehlikeye atacak her türlü girişime karşılık verileceğini’ duyurmuştu. ABD Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey de 700 bin kişinin Türkiye sınırına doğru ilerlediğini söylemişti.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Afrika ziyaretinden Türkiye’ye dönüşünde şu ifadeleri kullanmıştı: “Şu an itibariyle maalesef Rusya Astana’ya da Soçi’ye de sadık değil. (Rusya) Arkadaşlarımız muhataplarıyla görüşmeler yapıyorlar. Bu görüşmelerde de kendilerine ‘artık İdlib’de bu bombalamaları vesaire durdurdunuz durdurdunuz, durdurmadığınız takdirde bizim artık sabrımız tükeniyor.”
Erdoğan bugün de Şam yönetiminin İdlib’deki muhaliflerin Türkiye sınırına doğru göç etmesine yol açan taarruza son vermemesi ve Türkiye’nin güvenlik kaygılarının giderilmemesi halinde sınır ötesi askeri harekat başlatmaktan çekinmeyeceğini söyledi.