Zeki Demirkubuz ve Nuri Bilge Ceylan, 17 yıldır süren küslük ve ortaya atılan iddialarla ilgili ilk kez art arda açıklamalar yaptı.
Türk sinemasının iki dev yönetmeninin küslüğü yıllardır sinema dünyasının gündeminde… Ortaya farklı farklı iddialar atıldı, intihal tartışmaları yapıldı ama “Tam olarak ikili arasında ne geçti de bu dostluk düşmanlığa dönüştü” sorusunun yanıtını veren olmadı.
Ta ki Nuri Bilge Ceylan sessizliğini bozana kadar…
Eskiden çok yakın arkadaş olan hatta aynı evi paylaşan Demirkubuz ve Ceylan’ın 2006’dan beri konuşmamasının nedeni olarak ortaya atılan en büyük iddialardan birisi Ceylan’ın ‘Üç Maymun’u Demirkubuz’un senaryosundan intihal ettiğiydi.
Bu konuyla ilgili iki taraf de kamuoyuna bir açıklama yapmadı ama Demirkubuz’un 2012’de çektiği ‘Yeraltı’ filmindeki o meşhur masa sahnesinin bu küslüğe gönderme olduğu düşünüldü.
Demirkubuz, bu iddiaları ‘Üç Maymun’u izlemediğini söyleyip reddetti ancak ikili arasındaki soğuk savaş filmler üzerinden devam etti. Öyle ki Ceylan’ın ilk önce 2014 yılındaki ‘Kış Uykusu’ filminde Nadir Sarıbacak’ın canlandırdığı Levent öğretmenin bir repliğiyle ve 2018’de çektiği ‘Ahlat Ağacı’ndaki Sinan ile Süleyman’ın tartışma sahnesiyle Demirkubuz’a gönderme yaptığı konuşuldu.
Her şeyin ‘iddia’ olarak kaldığı, yıllardır gizemi bir türlü çözülememiş bu küslüğe ilişkin iki yönetmen de 2023’ün sonunda sessizliğini bozdu.
‘Aşağılık olan ben değilim’
Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye kazanan ‘Kış Uykusu’ filminin bu ayın başında çıkan kitabında konuya açıklık getiren Ceylan, kendi cephesinden durumu şöyle anlattı:
“Tabii ki yok böyle bir şey. Aslında bunu Zeki de çok iyi biliyor ama nedense öyle bir şey varmış gibi bir izlenim yaratmayı da tercih ediyor. Yani açıkça söylemiyor, onun yerine icabında kolaylıkla inkar edebileceği güvenli bir mesafeden yapıyor bunu. Bence çok ayıp ediyor. Bunca yıl arkadaşlık ettik, birbirimize ne yardımlar ettik sonuçta. Yarışma duygusunu anlarım ama hiç değilse sportmence yapılabilmesini beklerdim. Böyle bel altından vurarak değil. Üç Maymun filmini seyretmediğini de söylemiş üstelik. İnsan izlemediğini iddia ettiği bir film için nasıl böyle şeyler ima eder? Filmine itinayla hesaplanmış detaylar yerleştirerek çamur at izi kalsın şeklinde incelikli bir strateji yürütmüş. Piyasada yarattığı izlenime bakılacak olursa isteğine ulaşmakta başarılı olmadığı söylenemez. Aşağılanan ben oldum ama aşağılık olan kesinlikle ben değilim.”
Ceylan’ın bu açıklamaları sinema dünyasının gündemine bomba gibi düşerken gözler Demirkubuz’a çevrildi. Yedi yıl aradan sonra ‘Hayat’ filmiyle sinemaya dönmenin heyecanını yaşayan yönetmen sessizliğini ilk kez dün akşam Habertürk ekranlarında bozdu.
‘Arkasında bir hesap çıkacak’
‘Meseleler Özel’ programında Haluk Mertbey’in sorularını yanıtlayan Demirkubuz, Ceylan’ın yıllar sonra yaptığı açıklamaların arkasında bir çıkar olduğunu savundu: “Ülkenin dünya çapındaki tek yönetmenin bu durumlara düşmüş olması utanç verici. 15 yıl sonra neden böyle bir şey yaptı, anlamıyorum. Bunun arkasında mutlaka bir hesap, çıkar vardır. Onun için yapmıştır.”
‘Adilik yapmasın’
Demirkubuz, intihal iddialarınıysa şöyle yanıtladı:
“2008’de ‘Kor’ filmine başaladık. ‘Üç Maymun’dan önceydi. 10 gün çektik, mekânlarla ilgili aksilikler oldu, bıraktık. Aradan yıllar geçti, 2014’te çekmeye karar verdim. Ben ‘Kor’ için Kültür Bakanlığı’na başvurdum, destek çıkmadı. O gün kurulda bulunan Ayşe Böhürler, ‘Kor’u okuyup, ‘Bu Üç Maymun’ demiş. Durumun acayipliğini düşünebiliyor musunuz? Ben bu olmasına rağmen bile sesimi çıkarmadım. ‘Üç Maymun’u da izlemedim bu arada. İma falan demiş, adilik yapmasın. Ben direkt söylerim. ‘Üç Maymun’u hiç izlemediğim ve bu konuların bu hale gelmesini istemediğim için umursamadım. Kendisi benim umursamazlığımı başka mevzular yüzünden iyi bilir.”
Demirkubuz, Ceylan’ın ‘Kış Uykusu’ filminde kendisine gönderme olarak yorumlanan sahneyle ilgili de şunları söyledi: “Kış Uykusu’ndaki göndermeyi kabaca gördüm. B*k gibi sahneydi. Böyle bir şey olur mu ya? Çok korkunç bir sahnesiydi. Kusura bakmasın, daha iyi çeksin öyle şeyleri.”
O yıl Altın Portakal’da ne yaşandı?
Ceylan’ın “Önemsiz bir sebepten dolayı kendisiyle konuşmamaya başladık” yolundaki sözleri hatırlatılan Demirkubuz, bunun üzerine küslüğün başladığı 2006’daki Altın Portakal’da neler yaşandığını açıkladı.
Küslüğü Ceylan’ın başlattığını açıkça dile getiren Demirkubuz, bunun nedeni olarak da o yıl Antalya’da ‘Kader’in, ‘İklimler’i geçerek en iyi filmi alması olduğunu belirtti.
Demirkubuz’un açıklamaları şöyle:
*Çıksın açıklasın neden küstüğünü. Ya da ben şimdi açıklayacağım. 2006 yılında bir çiğlik yaptı ama şimdi bunu söylemeyeceğim. Çıt çıkarırsa o zaman teker teker anlatacağım hepsini. Zaten hiçbir zaman söylendiği gibi çok yakın arkadaş değildik. Aç kalsam ekmek parası isteyeceğim biri değildi. Semih Kaplanoğlu ya da başka arkadaşlar gibi görüştüğüm bir arkadaştı. Ben midem bulanınca uzaklaştım ama ilişkimiz kopmadı. İklimler’in kurgusu sırasında çok çiğ bir hareket yaptı. O onu çekti, ben ‘Kader’i çektim. O sene Kader ağlarını Antalya Film Festivali’nde ördü; en iyi film ödülünü 300 bin liraya çıkardılar. 230 bin dolar… Dünyada eşi yok.
*Ödül töreninin açıklanacağı gün otelin lobisinde otururken bu geldi, böyle havalı havalı gevrek gevrek… Jüride de Cannes’dan bir lavuk var, bunun bir arkadaşı. Hatta orada bunun esprisi oldu, herhalde sinyal aldı bu ondan keyfi yerinde diye. Benimle de konuşuyor, geldi masamıza oturdu, sohbet ettik. Aynı akşam bunlar geldi yapımcısı, karısı, kendisi. Tören sırasında önümüze oturdular, hiç konuşmadılar benimle… Ebru iki gün önce ‘Kader’i izleyince allak bullak olduğunu söyledi, aramız iyiydi. Neyse geldiler, konuşmuyor. Arkasından seslendim de, bakmadı bile. Neyse vardır bir derdi dedim. İki tane ödül aldı, çıktı acayip küskün falan. Sonra her şeyin üstüne yemin ediyorum bir tane bile ‘Kader’e ödül yok…
‘Tokat atmak istedim’
*Bizim zaten bir beklentimiz de kalmadı. Tam böyle en iyi film ödülü açıklanmadan önce bu pat bayıldı. Gitti kaldırdılar, hatta ben de yardım etmeye çalıştım… Törenden sonra telefon ettim, iyi misin diye sormak için. Yapımcısı Zeynep Atakan çıktı telefona, iyi falan dedi, geçiştirdi. O günden itibaren benimle konuşmadı. Hatta bundan iki gün sonra Mis Sokak’ta başka bir yönetmen arkadaşla oturuyordu. Gittim yanına iyi misin diye yüzünü çevirdi. Bir tane tokat atmak istedim. Bu nedir ya?.. Sen 2006’da başlamış bir şeyi ‘Üç Maymun’ diye yutturuyorsun. Çok yakınındaki bir akrabasına sordum. Cannes Film Festivali aleyhinde konuştuğum için benimle konuşmadığını söyledi. Lan Cannes Film Festivali’nin muhtarı mısın, nesin sen, sana ne?
Ceylan daha da konuşacak
Demirkubuz’un bu açıklamalarına Ceylan’dan yanıt gecikmedi…
X hesabından paylaşım yapan Ceylan, Demirkubuz’un “Konuşmayacağım. Yalnız şu koşulla; susacak, dişini sıkacak, tek kelime etmeyecek. Ederse, Youtube kanalı açarım, her gün düzenli yayın yaparım” sözlerine de gönderme yaparak yakında konuşacağını söyledi:
“Ne söylerse söylesin cevap vermeyeyim diyordum, ama bu üslup karşısında ne yazık ki bu artık mümkün değil. Kendine şimdiden bir youtube kanalı açarsa iyi eder. Yakında…”
Yönetmenler Twitter’dan atışıyor
Yakında konuşacağını açıklayan Ceylan’a, Demirkubuz da “Otur oturduğun yerde” diyerek yanıt verdi.
Gazete Duvar’ın “Sinema dünyası YouTube savaşına hazırlanıyor: Zeki Demirkubuz ‘Yeraltı’ndan çıktı, Nuri Bilge Ceylan ‘Kış Uykusu’ndan uyandı” başlıklı haberini X hesabından alıntılayan Demirkubuz şunları kaydetti:
“Toplumun adalet duygusuna, muhalifim diye geçinen bu dangalakların gerçeğe merakına bir gram güvensem ve milletin diline düşmekten çekinmeseydim hesabı daha o zaman kapatır, seni de “milli kahraman” yapardım. Tekrar söylüyorum otur oturduğun yerde ve dişini sıkmaya devam et.”