“2016’da en çok nelere güldük, onu yazsana” deyip kaçtı editörler! Güldük mü ki? Gıda zehirlenmesi gibi yıldı. Anasını vurup altın dişini çalan evlat gibi yıldı. Neyine güldük nasıl anlatayım ki?
Hem mezeleri bayat, hem hesabı kazık meyhane gibi tutar tarafı olmayan bir yıldı.
2016 sana karşı çok doluyum! Arkanı dön ve çık, istenmiyorsun 2016. Hatta keşke cumartesiyi beklemesen, 26’sında filan hemen atlayıp gitsen nursuz 2016! Yok mu öyle bir takvim yav?
Eyy 2017! Senden de beklentim, kadın-erkek ilişkilerine, küçük dolandırıcılıklara, gaflara, zevksiz kıyafetlere, Karadenizlilerin icatlarına, yaşlıların teknolojiyle imtihanlarına filan güleceğimiz bir yıl ol!
Gözüm üstünde, mum gibi ol 2017!