AYŞEGÜL KASAP
[email protected]
@aysegul_kasap
Elektriğe fahiş zammın geri çekilmesi beklenirken Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan topu küresel piyasalara atarak herhangi bir indirim ‘müjde’si vermedi.
Fahiş zammın nedeninin gerçekten de küresel piyasalardaki dalgalanma olup olmadığını Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) yönetim kurulu üyesi Olgun Sakarya’ya sorduk.
Sakarya, enerji fiyatlarında küresel düzeyde bir artış olduğunu ancak bundan en fazla etkilenen ülkenin Türkiye olduğunu belirterek, dövizdeki artışa dikkat çekti.
Sakarya ayrıca iktidarın planladığı yüzde 25 indirimin sorunu çözmeyeceğini de söyledi: ” Asıl yapılması gereken olduğu zammın geri alınması. Zamlar geri alınmadan vatandaşın üzerindeki bu yük kalkmaz. Bu zam oranları çünkü akılla ve mantıkla izah edilebilecek oranlar değil.”

Yeni yıl itibariyle elektrik faturalarında kademeli tarifeye geçilmişti. Buna göre, aylık 150 kilovatsaate kadar kullanım yüzde 50, üstü ise yüzde 127 zamlı tarifeden hesaplanmaya başlamıştı. Şubattan itibaren 150 kilovatsaatlik sınır 210’a yükseltilmişti.
Protestolar üzerine Erdoğan yeni bir düzenlemeye gidileceği sözü vermişti. Ancak AKP Sözcüsü Mahir Ünal “Zamları devlet yapmıyor” demişti. Ünal’ın bu açıklamasından sonra şirketler de “Zamları biz yapmıyoruz” demişti..
Bu açıklamalardan sonra gözler kabine toplantısına çevrilmişti. Toplantıdan sonraysa Erdoğan beklenen ‘müjde’yi vermemiş ve yeni bir düzenlemeden bahsetmek yerine faturalardaki fahiş artışın nedeni olarak küresel piyasaları göstermişti: “Bu sadece bize mahsus bir durum değildir. Küresel düzeyde fiyatlar artmıştır. Elektrik ve doğal gaz fiyatlarının avro cinsinden rakam ve asgari ücrete oranları üzerinden karşılaştırmasını yaparak gerçek tabloyu dikkatinize sunmak istiyorum. Konutlarda aylık 200 kilowat tüketim üzerinden bakıldığında Türkiye Avrupa’da 34 ülke arasında vatandaşlarına en ekonomik hizmeti sunan üçüncü ülkesidir”
‘En çok etkilenen ülke biz olduk’
Sakarya, Erdoğan’ın bu açıklamalarına katılmanın mümkün olmadığını söyledi ve TL’deki değer kaybına işaret etti: “Evet küresel düzeyde elektrik fiyatlarında kısmi de olsa bir artış söz konusu. Dalgalanma söz konusu ama bundan en çok etkilenen ülke biz olduk. Sadece enerji fiyatlarının artışı değil aynı zamanda bizim TL’nin dolar ve avro karşısında değer kaybından kaynaklanan bir durum da söz konusu. Küresel ölçekteki fiyat artışlarından en az etkilenen ülke yaklaşımı bu nedenle doğru olduğunu düşünmüyorum. Bizim alım gücümüz diğer Avrupa ülkeleriyle kıyaslanmayacak kadar düşük seviyede.”
‘Yüzde 25 indirim vatandaşın yükünü kaldırmaz’
Sakarya, yeni düzenleme diye bahsedilen şeyin indirim olduğunu ancak sadece indirim yapmanın bir anlamı olmadığını belirterek zammın olduğu gibi geri çekilmesi gerektiğini ifade etti: “Zamlar geri alınmadan vatandaşın üzerindeki bu yük kalkmaz. Enerji Bakanı da dün yüzde 25 civarında bir indirimden bahsediyor. Yüzde 25 indirimle vatandaşın üzerindeki yükü yoğunluğunu kaldırmak mümkün değil. Bu zam oranları çünkü akılla ve mantıkla izah edilebilecek oranlar değil. Gerçekten de çok yüksek oranda ve vatandaşları mağdur edecek seviyede bir zamla karşılaştık bu sene.
‘Enflasyon oranında yapsınlar’
Asıl yapılması gereken olduğu zammın geri alınması. Çok mu zam yapmak istiyorlar. O zaman yıllık enflasyon oranında yapsınlar. Yüzde 36,8. Memura emekliye işçiye o oranın bile altında zam verip, meskenler için birinci kademede yüzde 50 ikinci kademe yüzde 125. Ticarethane ve sanayi abonelerine küçük esnafa yüzde 125 zam. Tarımsal sulamadaki çiftçiye yüzde 92 zam. Bunlar kabul edilebilir zam oranları olamaz. Bu zamlara geri çekilmediği sürece vatandaşın üzerindeki yük de kalkmaz.”
Türkiye’de zaten ciddi anlamda bir enerji yoksulluğu söz konusu. Geçen hafta elektrik desteği yapılan hane sayısı 2,1 milyondu. Bu sayı bu hafta 4 milyona çıktı. Sadece bir haftada oldu bu artış.
Bunun yanısıra Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın geçen yıl yaptığı açıklamaya göre 3,8 milyon elektrik faturası ödenemedi ve abonelerin elektriği kesildi.
‘Enerji yoksulluğu artıyor’
Böyle bir ortamda bir de fahiş orandaki zamların enerji yoksulluğunu daha da derinleştireceği endişesi hakim: “Bu zamlar enerji yoksulluğu her geçen gün daha da artırdığını, ödeme güçlüğü çeken insanların doğalgaz ve elektriğinin kesildiğini biliyoruz. Faturalar ödenemediği için yaşanan elektrik kesintileri yoksulluğunun çok açık bir göstergesiydi, nitekim sayın cumhurbaşkanı da açıklamasında 4 milyona çıkarıldığını söyleyerek bunu teyit etmiş oldu.”