İtalya’da uluslararası uyuşturucu kaçakçılığından 22 yıl 8 ay hapse mahkum edilen ve dört yıldır aranan Luciano Camporesi Türkiye’de yakalandı.
BBC’nin İtalya basınından aktardığına göre, 47 yaşındaki Luciano Camporesi, İtalya ve Türkiye’den güvenlik güçlerinin işbirliğiyle 11 Kasım’da Antalya’da yakalandı.
İtalya basını, Camporesi’nin üzerinden sahte kimlik belgeleri çıktığını yazdı.
Türkiye, operasyonla ilgili henüz bir açıklama yayınlamadı.
Camporesi hakkında
İtalya, Ağustos 2018’de, Camporesi’ye ait olduğu belirlenen ‘Remus’ isimli bir gemide 20 tondan fazla esrar ele geçirmişti. Geminin tamamı Karadağlı olan 11 kişilik mürettebatı gözaltına alınmıştı.
Konuyla ilgili yürütülen soruşturma sonucunda Camporesi, uluslararası uyuşturucu kaçakçılığı suçundan 22 yıl 8 ay hapse çarptırılmıştı. Camporesi’nin nerede olduğu, 5 Aralık 2018’den bu yana bilinmiyordu.
İtalyan basınına göre, arama çalışmalarında son haftalarda Türkiye’ye odaklanıldı.
Kılıçdaroğlu’nun uyarıları
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 1 Kasım’da çektiği videoda Türkiye’deki metamfetamin salgınına dikkat çekmişti: “Bu ailelerimizi, gençlerimizi, sokaklarımızı savunmak için vereceğimiz çok önemli bir savaş.”
CHP lideri, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun da ‘uyuşturucu satıcılarının bacaklarının kırılması’ talimatını hatırlatarak şunları demişti: “Türkiye’de bir metamfetamin salgını var. Sarayın düzeni bu salgını besliyor. Bakmayın ‘Okul önünde uyuşturucu satanın bacaklarını kırarız’ palavrasına. Bugün size Sarayın kara para ile bu zehiri nasıl sokaklarımıza davet ettiğini anlatacağım. Kirli paranın sonucudur bu.”
Kılıçdaroğlu, daha sonraki mesajlarında da yabancı uyuşturucu baronlarına seslenmişti: “Kara para ile şehirlerimize mafya geldi. Uluslararası uyuşturucu baronlarına sesleniyorum, şehirlerimizi terk edin. Seçimi aldıktan sonra peşinize düşeceğiz.”
Soylu’ya olay sıralaması
Kılıçdaroğlu, Süleyman Soylu’nun hedef almasının ardından ‘ispat’ istemesine de yanıt vermiş, “Fotoroman ‘İspatla‘ demiş. Hay hay, son birkaç ayda olan olayları hatırlayalım” diyerek şunları sıralamıştı:
*Sırbistan’da kırmızı bülten ile aranan ülkenin en kanlı suç örgütü lideri Vukotiç İstanbul’da öldürüldü. Bunun İstanbul’da ne işi vardı? Çünkü İstanbul’u kendisinin yaşayabileceği bir mekan olarak görüyor. Kendisinin korunduğu bir mekan olarak görüyor, sırtımı siyasilere dayadım kimse bana bir şey yapmaz diyor.
*Azerbaycanlı mafya lideri Elnur Gasimov, Ataşehir’de öldürüldü.
*İstanbul’un ortasında, AVM’lerde Gürcü ve İranlılar silahla çatıştılar. Bütün Türkiye izledi.
*Antalya’da bir başka mafya lideri ‘Lotu quli’ öldürülmüştü. Afgan baronları zaten İstanbul’da.
*Ortadoğu’nun en büyük uyuşturucu baronunu ise hapishaneden çıkarıp bıraktılar. Birileri devreye girdi, bir kararla dışarı bıraktılar.