Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) üyeleri, İzmir’de yaptıkları eylemle asgari ücretten vergi kesilmemesini talep etti. DİSK temsilcisi Memiş Sarı ayrıca iktidarın Türk Lirası’nı bilerek değersizleştirildiğini savundu: “Türkiye, uluslararası sermaye için ucuz ve güvencesiz işçilik cenneti haline getiriliyor.”
Enflasyondaki yükseliş ve TL’deki kayıplara rağmen Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın istediği faiz indirimlerine eylülde başlayan Merkez Bankası (MB), dünkü toplantı da 200 baz puan indirime gitmişti.
Ekonomistlerin iktisadi gerekçelerle açıklamakta zorlandığı iki ayda yapılan 300 baz puanlık indirim nedeniyle dolar kuru bugün 9,66’ya kadar çıkarak tüm zamanların zirvesini bir kez daha yeniledi.
Eylül ayına 8,30’lu seviyelerde başlayan TL’deki değer kaybı yüzde 15’i çoktan aştı. Yıl başına göre kayıp ise yüzde 30’un üzerinde.
DİSK Ege Bölge Temsilcisi Sarı, TL’deki değer kayıpları nedeniyle işçi ve emekçiyi çok zor bir kış beklediğini dile getirdi.
Sarı şunları söyledi: “Bir günde Türk lirasının nasıl değer kaybettiğini hep beraber gördük. Bir günde hep beraber yoksullaştık. Bir kez daha belli oldu ki 2022 kışına pahalılık ve işsizlik damgasını vuracak. Ülkeyi gerçek anlamda bir karakış bekliyor. Televizyonlarda, gazetelerde anlatılan pembe masallar artık kimseyi uyutamıyor.
Birkaç ay içinde yeni asgari ücret çalışmaları başlayacak. Artan hayat pahalılığına karşı emekçilerin soluk alması sağlanabilir. Gelirde ve vergide adalet sağlanmalı. Asgari ücret ve bütün ücretlerin asgari ücret kadarı için tüm vergi ve kesintiler sıfırlanmalı ve net ödenmeli. Böylece tüm ücretler yaklaşık 750 lira artırılmalı. Elektrik, su, doğal gaz ve internet faturaları vergi ve kesintiden muaf tutulmalı. Ayrıca gıda ürünlerinde KDV sıfırlamalı”.
TL’nin bilerek değersizleştirilerek ülkenin ucuz işgücü cenneti haline getirilmek istendiğinin altını çizen Sarı şöyle devam etti: “Döviz kurlarındaki artış bir beceriksizlik değil. Türk Lirası’nı bilerek ve isteyerek değersizleştiriyorlar. TL değer kaybettikçe emeğimiz, doğamız, doğal kaynaklarımız, kentlerimiz değersizleşiyor. Ve uluslararası sermayeye için kelepir emek, kelepir memleket pazarlaması yapılıyor. ‘Gel yatırımcı gel, en ucuz emek, köle emeği burada. Sendika yok, grev yok, hak yok, hukuk yok’ diye bu ülkeyi bu halkı pazarlıyorlar. Türkiye, uluslararası sermaye için ucuz ve güvencesiz işçilik cenneti haline getiriliyor. Kelepir emek pazarı kurulurken elimiz kolumuz bağlı izleyelim, örgütlenmeyelim, sendikalı olmayalım, hakkımızı arayıp sormayalım istiyorlar.”