Çevre Bakanlığı ABD’deki emisyon testlerinde usulsüzlük skandalıyla mücadele eden Volkswagen firmasıyla ilgili süreci izlemeye aldı. Üst düzey bir bakanlık yetkilisi, hareket halindeki araçlar ile rölantideki araçların egzoz emisyonu arasında büyük farklar olması durumunda, emisyon ölçümlerinde yeni konsepte geçme zorunluluğu bulunduğunu belirtti.
‘Hareket halinde ölçmek gerçek sonucu yansıtır’

Fotoğraflar: Reuters
Reuters’a konuşan yetkili şunları söyledi: “Volkswagen (VW) olayı yeni bir süreçtir. Egzoz ölçümleri bizde genelde araç muayene istasyonlarında yapılıyor. Yaptığımız ölçümlerde, diğer araçlar gibi VW marka araçlar da sınır değerlerini sağlıyor. Gelen haberlere göre Amerika’daki kurum hem seyir halinde, hem de rölantide emisyon ölçümü yapmış. Ve bu ölçümlerde ikisi arasında kırk kat fazla değer ortaya çıkmış. Bu ölçüm bizlere ve dünyaya egzoz ölçümlerini araç hareket halinde ölçmek gerçek sonucu yansıtır diyor. Biz de süreci izlemeye aldık. Eğer hareket halindeki değerlerle sabit değerler arasında böyle farklılıklar varsa biz dahil bütün ülkeler egzoz ölçümünde yeni konsepte geçmek zorundayız.”
ABD Çevre Koruma Ajansı (EPA) Eylül ortasında yaptığı açıklamada VW ve Audi marka otomobillerin zehirli gaz emisyonu testlerinin sonuçlarını çarpıtarak denetleme kurumunu yanıltan bir yazılım içerdiğini ve bu nedenle şirketin 18 milyar dolara kadar para cezası alabileceğini açıklamıştı.
ABD’nin ardından birçok ülke emisyon testlerinde usulsüzlük konusunda kendi incelemesini başlatırken, Volkswagen söz konusu yazılımın 11 milyon araçta kullanıldığını ve bu araçların çoğunun Avrupa’da satıldığını belirtmişti.
Volkswagen bugün de egzoz gazı emisyon testlerinde hile yapan yazılım içeren 11 milyon aracı geri çağırarak onaracağını açıkladı.
İki önemli karar
Çevre Bakanlığı yetkilisi ayrıca konuyla ilgili haberlerin dünya medyasında yayınlanmasının ardından bakanlıkta olağanüstü bir toplantı yapıldığını da belirterek, iki önemli karar aldıklarını dile getirdi.
Yetkili şöyle devam etti: “İlk kararımız Amerika Birleşik Devletleri Çevre Ajansı’nın VW firmasıyla ilgili raporunu temin etmek. Bunun için Dışişleri Bakanlığı kanalıyla bu yazıyı istetiyoruz. İkinci kararımız ise, Gümrük Bakanlığı’na bir yazı yazarak, Türkiye’ye ne kadar VW marka araç girdi, bunların egzoz ile ilgili Türkiye’ye verdiği taahhütler var mı? sorularının yanıtını bulmak. Bu raporlar geldikten sonra önce bakanlık içerisinde bir değerlendirme yapacağız. Sonra Sanayi ve Gümrük Bakanlığı yetkilileri ile oturup yasal süreci nasıl çalıştıracağımızı değerlendireceğiz ve yol haritamızı ortaya koyacağız.”
Emisyon skandalının ardından Türkiye’de nasıl bir etki olacağına dönük ilgili bakanlıklardan bugüne kadar bir açıklama yapılmamış, Vokswagen’in yetkili satıcısı Doğuş Otomotiv, Volkswagen’le temas halinde olduğunu duyurmuştu.
TÜVTÜRK: Farklı bir imtiyaza sahip değiliz
Türkiye’de periyodik araç muayenesinde yetkili ve görevli tek kuruluş TÜVTÜRK de, şu anda bu alanda gerekli akreditiasyona sahip olduğunu belirtip bağımsız A tipi bir muayene kuruluşu olarak kayıtlarına göre tüm egzoz emisyon ölçümlerinin yüzde 35’ini yaptığını duyurdu.
Şirket açıklamasında, “Yani tüm egzoz ölçümlerinin üçte ikisi, bizzat otomotiv bayileri/yetkili servisleri tarafından yapılmaktadır. TÜVTÜRK bu konuda farklı bir imtiyaza sahip değildir” denildi.
TÜVTÜRK Araç Muayene İstasyonları üç ortaklı bir kurum olup bu ortaklar arasında Volkswagen Grup markalarının Türkiye temsilcisi Doğuş Otomotiv, Almanya menşeli TÜV SÜD ve Londra merkezli bir özel sermaye fonu Bridgepoint bulunuyor.