Almanya’nın Türkiye’de yaşayan yurttaşlarını olası bir saldırıya karşı uyarmasından kısa süre sonra gerçekleşen bombalı saldırı, istihbarat açığı eleştirilerinin yanı sıra kente endişe havasının çökmesine neden olurken Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, İstanbulluları İstiklal Caddesi’ne çağırdı.
Beklenen gerçekleşti, güven sıfırlandı
Fotoğraf: Reuters
Almanya, saldırıdan iki gün önce Türkiye için ‘terör alarmı’ vermiş, CIA, MİT ve Iraklı Kürt yetkililerden gelen ‘ciddi ve somut saldırı istihbaratı’ üzerine, Ankara’daki büyükelçiliğinin yanısıra İstanbul başkonsolosluğunu ve Alman Lisesi’ni kapatmıştı.
Buna ilk tepki İstanbul valiliğinden gelmiş, valilik uyarıyı ‘Teyide muhtaç bir duyum’, ‘kaynağı ve amacı kuşkulu sansasyonel ve gayri ciddi haber ve söylentiler’ diyerek eleştirmişti.
Dört kişinin hayatını kaybettiği, 39 kişinin yaralandığı saldırı, dünden bu yana başta MİT ve İstanbul valiliği olmak üzere yetkili kurumların topa tutulmasına neden oldu.
Valilik saldırının Almanya’nın verdiği ‘alarm‘la bağlantılı olmadığını ileri sürse de, endişeleri yok etmeye yetmedi.
Saat 11:00 itibariyle trafik yoğunluğu
İstanbul, bu sabah trafik yoğunluğunun yüzde 4’e düştüğü, sokakların ve önemli arterlerin boş kaldığı bir güne uyandı. İstiklal Caddesi, tarihinin en boş günlerinden birini yaşadı.
Belediye başkanından alışverişe çağrı
Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, endişeleri ‘bertaraf etmek’ için İstiklal Caddesi’nde ailesi ve caddede büyük mağazaları bulunan iş insanlarıyla bir yürüyüş gerçekleştirdi. CNN Türk’ün canlı yayınladığı yürüyüşte Demircan, İstanbullulara İstiklal Caddesi’ne gelmeleri çağrısında bulundu.
Halkı kafelerde oturup alışveriş yaparak ‘gündelik rutin’i gerçekleştirmeye çağıran Demircan, şehre ‘birlik ve beraberlik’ duygusunun hakim olduğunu ileri sürdü.
Saldırının halkı korkutma hedefinde olduğunu, aldırış etmeden gündelik hayata devam edilmesi gerektiğini söyleyen Demircan şöyle devam etti: “Ben bugün burada çocuklarımla, eşimle, sayın başkanlarımla buraya geldik. Diyoruz ki inadına buradayız. İnadına dükkanlarımız açık, inadına Beyoğlu’ndayız. Yemeğe, içmeye, gezmeye, tiyatroya, sinemaya, sokak müzisyenlerini dinlemeye geleceğiz. Bunu yapmazsak, bunu başaramazsak o halde biz terörün hedeflerine kurban olmuş oluruz. Ona teslim olmuş oluruz.”
Belediye başkanına, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi de eşlik etti.
Demircan, Taksim’de de şubesi bulunan ve Büyükekşi’nin ortaklarından olduğu FLO mağazasını ziyaret edeceklerini de sözlerine ekledi.
‘Korkuyoruz’
Ahmet Misbah Demircan’ın saldırının ardından belediye başkanı rolüyle çizdiği ‘pembe tablo’ya karşılık, yurttaşları yabancı konsoloslukların duyurularını takip eder hale getiren endişe havası Twitter’da birçok kullanıcının yorumlarına da yansıdı.
Yetkililerin her defasında tekrarlanan ‘ezbere’ birliktelik çağrıları endişe atmosferinin yıkılmasına yeterli olmadı.
Twitter’da endişe halini yansıtan yorumlardan bazıları şöyle:
korkuyoruz. bu halde korkmaktan daha doğal bir his mi var? hele korkmadığımızı göstermek için alışveriş yapmamızı istemek nasıl bi saçmalık!
— metin cihan (@metcihan) March 20, 2016
https://twitter.com/Oquan/status/711540418513674244
https://twitter.com/ebruylmz1905/status/711510642008702976
https://twitter.com/n_yaral/status/711509911558037504
https://twitter.com/efektliguzel/status/711528427304710144
Ders için dışarı çıkmamız gerek ve biz korkuyoruz bu Nasıl iş?
— A (@aslinaan) March 20, 2016
https://twitter.com/nNeverland_/status/711541757012484097
https://twitter.com/camirryoo/status/711550930823618560
Siz zırhlı araçlarınız ve özel korumalarınızla günlük hayatınıza devam edebilirsiniz. Biz "korkmuyoruz" diyoruz ama korkuyoruz.
— Y.A. (@nonfounderror) March 20, 2016
https://twitter.com/samesun216/status/711229520632782848
https://twitter.com/denizatam/status/711541264949370880