Aynı sınavla üniversite hastaneleri veya eğitim ve araştırma hastanelerine yerleşen uzmanlık öğrencilerinin kadro farkından kaynaklanan özlük hakkı eşitsizliklerini ortadan kaldıran düzenleme TBMM’de kabul edildi.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “Uzmanlık eğitiminde adalet” diye duyursa da, uzmanlar düzenlemenin geçen ay açılan yeni kadroların boş kalmaması için getirildiğini düşünülüyor.
Geçen ay Resmi Gazete’de yayımlanan cumhurbaşkanı kararıyla Sağlık Bakanlığı’na 17 bin 266 yeni asistan hekim kadrosu verilmişti.
Asistan hekimlerin yıllardır süren sorunları geçen ekimde nöbet sonrası evine giderken trafik kazasında ölen Dr. Rümeysa Şen’den sonra daha da görünür oldu.
Asistan hekimler eylemler ve toplantılarda, 36 saati bulan sık nöbetler, uzun çalışma süreleri, iş yükü, kliniklerde yaşadıkları mobbing, hasta ve yakınlarından gördükleri şiddeti anlatmaya, seslerini duyurmaya çalıştı. Zorlu sınavlar sonrası kazandıkları eğitimleri yarım bırakanlar, geleceği yurt dışında arayanlar oldu.
‘Giden gitsin’ demişti
Asistanların talepleri hükümet kanadında dikkate alınmazken, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan yurt dışını hedefleyenlere “Varsın giderlerse gitsinler. Biz de yeni yetişen hekimlerle, asistanlarla götürürüz” diye çıkıştı.
Ardından bir düzenlemeyle Sağlık Bakanlığı’nın elindeki boş kadrolar (çoğu hemşire, ebe, sağlık memuru vs.) asistan hekim kadrosuna çevrildi. 17 bin 266 asistan hekim kadrosu açıldı.
Tıpta Uzmanlık Sınavı’na girenlerin sayısının yaklaşık 18 bin olduğu göz önüne alınınca, hemen hemen bütün asistan hekimleri bakanlık mı alacak sorusu gündeme gelmişti. Sağlık Bakanlığı’nın en güncel istatistiklerine göre Türkiye’de toplam 160 bin 810 hekim var. Asistan sayısıysa 28 bin 768.
Diken’e konuşan uzmanlarsa yeni açılan kadroların, genç hekimlerin yurt dışına gidişlerini frenlemeyeceği, sorunlara da çözüm olmayacağını anlatmıştı.
Uzmanlar bu son düzenlemenin de geçen ay açılan yeni kadroların boş kalmaması için getirildiğini düşünülüyor.
Düzenlemede neler var?
Sağlık Bakanlığı veya bağlı kadrolarda tıp, diş hekimliği, yan dal uzmanlık eğitimi yapan asistanların, eğitimlerini tamamladıklarında, şu an görevlendirme süresi kadar olan ve bakanlık kuruluşlarında yerine getirilen hizmet yükümlülüğü kaldırıldı.
Ayrıca bu asistanlardan artık yüklenme senedi, kefalet senedi alınmayacak. Uzmanlık eğitiminde çeşitli sebeplerle başarısız olmaları veya kendi istekleriyle uzmanlık eğitimini bırakmaları durumundaysa hizmet zorunlulukları bulunmayacak.
Koca’nın açıkladığı diğer değişikliklere göre, halen uzmanlık eğitimi devam edenlerin de bakanlığa hizmet yükümlülüğü sona erdi. Eğitimleri süresince asistanlara ödenenler için artık borç çıkarılmayacak.
Bir önceki uzmanlık eğitimi sınavına girip, akabinde görevden çekilen ve çekilmiş sayılanlar, tekrar uzmanlık eğitimi veya yan dal uzmanlık eğitimi programına yerleşmeleri halinde (bir defaya mahsus), beklemeden eğitimlerine başlayabilecek.
Asistanlar, üniversite ve bakanlığa bağlı hastanelerde hakları açısından eşit tutulacak. Üniversitelerde kadro kısıtlılığı sorun olmaktan çıkarılacak.
Üç ayrı tip kadro var
Tıpta uzmanlık eğitimi alan asistan hekimler için üç ayrı tip kadro bulunuyor. İlki Sağlık Bakanlığı adına tıp fakültelerinde açılan kadrolar. İkinci tip, yine Sağlık Bakanlığı’nın kendi araştırma ve eğitim hastanelerindeki asistan hekim kadroları. Üçüncü tip kadroyuysa YÖK, üniversitelerin tıp fakültelerinde açıyor.
Ayrıca hizmet zorunluluğu ortadan kalktı
Sağlık Bakanlığı adına tıp fakültelerinde eğitim gören tıp, diş hekimliği, yan dal uzmanlık eğitimi yapanlara, diğerlerinden farklı prosedürler uygulanıyordu. Bunlar mezuniyetten sonra, zorunlu hizmetin yanısıra uzmanlık eğitimleri süresi kadar sağlık bakanlığının atadığı hastanelerde görev yapmak zorundaydı. Yine bu kadrolardaki asistan hekimlerin eğitimlerini yarım bırakması ya da istifa etmeleri halinde bakanlığa tazminat ödemesi gerekiyordu. Yeni düzenleme bu görev ve tazminat ödemelerini kaldırdı.