• SANAT
  • 9 SORUDA
  • DİKEN ÖZEL
  • GÜNÜN 11'i
  • DİKENLİK
  • AKŞAM POSTASI
  • SPOR
  • VPN HABER

Diken

Yaramazlara biraz batar!

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • EKONOMİ
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • YAZARLAR
  • SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

Göçmenlerde tüberküloz: Tedavi olmak için özellikle tercih edip gelenler var

08/01/2023 17:52

MESUDE ERŞAN

@mesudersan

mesudeersan@diken.com.tr

Tüberküloz tedavisinin ücretsiz yapıldığı Türkiye’de, yabancı ülke doğumlu hastaların sayısı giderek artıyor. 2005’de yabancı hasta oranı yüzde 6.8 iken 2021’de oran yüzde 15.7’ye çıktı. İstanbul Süreyyapaşa Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yatarak tedavi gören Pakistanlı Muhammed Usman bu hastalardan sadece biri.

Muhammed Usman ve doktoru Aylin Babalık.

Tüberküloz hem dünya hem de Türkiye’de halk sağlığı sorunu olmaya devam ediyor. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre 2021 yılında tüm dünyada toplam 10,6 milyon kişiye tüberküloz tanısı konuldu. 1,6 milyon insan verem hastalığı nedeniyle öldü.  Dört milyondan fazla kayıtsız hasta var. Bunlar tanı konulmadığı için tedavi alamıyor ve hastalıklarını bilmeden başkalarına bulaştırıyorlar. Türkiye’de 2021 verisine göre 9 bin 156 kayıtlı tüberküloz hastası bulunuyor.


Dünyanın çok göç alan diğer metropolleri gibi İstanbul’da da tüberküloz daha büyük bir sorun. İstanbul’da kayıtlı hasta sayısı 2 bin 954. Ülkedeki her üç hastadan biri burada. 2005’de tüberküloz hastalarında yabancı oranı yüzde 8.4’ken, 2021’de yaklaşık yüzde 25’e çıktı. Yani kentteki her dört hastadan biri, yabancı ülke doğumlu. Yaklaşık 30 farklı ülkeden göçmen tüberküloz hastamız oldu.

Tüberküloz sosyo ekonomik koşullarla ilişkili bir hastalık. Göçmenlerin hemen hepsi sorunlu, kötü koşullar, yoksulluktan daha iyi bir yaşam için kaçıyor. Ancak burada da çalıştıkları, yaşadıkları yerler genellikle insanlık onuruna yakışmıyor. Ucuz işgücüler. Küçük alanları, çok insan paylaşıyor. Böyle ortamlar hastalığın ortaya çıkışını, bulaşmasını da kolaylaştırıyor.

Bazı eksikleri olsa da Türkiye’de iyi bir tüberküloz kontrol programı var. Yurttaş ya da yabancı, nereden gelirse gelsin tespit edilen tüm hastaların ayaktan ve hastanelerdeki tüberküloz tedavileri ücretsiz yapılıyor.

‘Sosyal endikasyon’ önemli kriter

Süreyyapaşa Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrrahisi Eğitim Araştırma Hastanesi Tüberküloz ve Dirençli Tüberküloz Kliniği bunlardan biri. Sorumlusu Prof. Dr. Aylin Babalık, beşi mahkum, toplam 75 yataklı kliniğin bazen üçte birinde göçmen hastaların yattığını anlattı.

Kliniği gezerken o gün hastaneye yatırılan Pakistan Peşaver’den iki yıl önce göç eden Usman’la tanıştım. Henüz 22 yaşındaydı ve etiketçide çalışıyordu. Türkçeyi tek tük konuşabiliyordu. Anlaşabildiğimiz kadarıyla, anne, babası ve üç kardeşiyle Türkiye’de yaşıyor. Ailenin diğer bireyleri Urfa’ya geçmişler. Kilo kaybı, balgam, öksürük, ateş belirtileri yaşayınca iki ay önce işini bırakmış, tüberküloz teşhisi konmuş.

Prof. Dr. Babalık, Usman’ın balgam testi negatifleşinceye (basil çıkarması durunca) kadar hastanede yatırılarak tedavi edileceğini söyledi. ‘Sosyal endikasyon’u varsa, yani dışarıdaki yaşam koşulları nedeniyle tedavisi aksayabilecekse hastanede daha uzun süre yatacak. Babalık aynı zamanda İstanbul Verem Savaşı Derneği’nin yönetim kurulu üyesi. Kalacak uygun yeri olmayan Türk veya yabancı hastaları dernek, ilaçlarını her gün gözetim altında içmeleri  kaydıyla otelde yatırıyor. Yine anlaşmalı lokantasında yemek yediriyor. Sosyal hizmet uzmanının değerlendirmesine göre başka destekler de sağlanıyor.

Ziyaret ettiğim başka odalarda Türkmenistanlı, Azerbaycanlı hastalar da gördüm.  Afrikalı hastalar da sık yatırılanlardan. Ancak ben gittiğimde hiç yoktu.

‘Savaştan sonra Ukrayna’dan gelen hastalar da var‘

Babalık, hastaların kendi ülkelerinden çok daha iyi tedavi edildiklerinin farkında olduğunu söylüyor: “Göçmen hastalar daha düşkün geliyor. Sağlık kuruluşuna geç erişip, geç tanı konulmasında kaynaklanıyor bu. O yüzden de yatırmayı tercih ediyoruz. Hastalar, bizim insancıl ve eşit davrandığımızın farkında. Türkmenistanlılar, Azerbaycanlılar vs. ülkelerinde ilaçları almak için bile rüşvet vermeleri gerektiğini anlatıyor. Türkiye’nin tüberküloz kontrol programının iyi, özveriyle çalışan hekimleri, tedavinin ücretsiz olduğunu biliyorlar. Özellikle tercih edip gelenler var. Hastaya sonuna kadar sahip çıkıyoruz.  Her şey ücretsiz. Gerekirse başka bölümlerden konsültasyon alıyoruz, ameliyatlarını yaptırıyoruz, psikiyatrik yardım sağlıyoruz. Bir yıldan uzun süre yatırdığımız hastalarımız oldu. Başarıyla tedavi edip, taburcu ediyoruz. Bu hastaların tedavi edilmesi toplumun tüberkülozdan korunması açısından da önemli.”

Aylin Babalık.

Ukrayna’dan da hastaların geldiğini anlatan Babalık, şunları dedi: “Savaştan sonra Ukrayna’dan dirençli tüberküloz hastaları geldi. Afganistan, Pakistanlılarda yüksek direnç görmüyoruz. Ama Türki cumhuriyetler, Rusya, Ukrayna’dan gelenlerde direnç oranı yüksek. Tüberküloz kontrol programları iyi olmadığı için hastalar tedavi edilemiyor, hastalık etkeni basil ilaçlara karşı direnç geliştiriyor. Hem dirençli hem de çok ilaca dirençli hastalarda ayrı ilaç rejimleri uyguluyoruz. Bunların tedavi süresi daha uzun, zor ve maliyetli.”

Türkiye vatandaşları hastalara Sağlık Bakanlığı’nın, göçmenlere ise derneklerinin sosyal ve maddi destekler verdiğini vurgulayan Babalık şöyle devam etti: “Taburcu olduktan sonra verem savaşı dispanserleri, oradaki hekim, hemşire, sosyal hizmet uzmanları hepimiz ekip olarak çalışmaya devam ediyoruz. Hastanın tedaviyi bırakması en başta topluma zarar verir. Tedavi bittikten sonra da dört- beş yıl polikliniğimize kontrollere geliyorlar. Gerekirse tekrar yatırıyoruz. Hoşgörü ve her türlü destekle takip ediyor ve destekliyoruz. Madde, alkol kullanımı, psikiyatrik bozukluk vs. sorunları varsa bunlarla da mücadele ediyoruz. En sonunda hasta bize teşekkür ederek ayrılıyor.”

Komor adaları, Haiti’den bile hasta var

ASEM Göçmen Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Koordinatörü Lerzan Caner Conde, göçmenlerin hastanelerde büyük zorluklar yaşadıklarını ve pahalı fiyatlar nedeniyle sağlığa erişim haklarının kısıtlı olduğunu anlattı. Hastanelerin polise haber vermelerinden korktuklarını söyleyen Conde, “Hastalıkları çok ilerleyince gidiyorlar. İyileşmeleri zor oluyor. Göç idaresi tıbbi raporlar vs. götürülürse insani ikameti zor ve süreli  veriyor.  İkameti göndermesi zaman alıyor” dedi.

Komor adalarından, Haitiden bile hastalarla ilgilendiklerini anlatan Conde, bir tüberküloz hastasını kaybettiklerini söyledi. Ailece tüberküloz tanısı alanlar bulunduğunu belirten Conde şunları anlattı: “Tüberküloz ve HIV hastamız çok. Göçmenlerin yaşam koşulları kötü, yoksulluk içindeler. Bağırsak tüberkülozu olan küçük bir göçmen çocuk için Çam Sakura Şehir Hastanesi bir milyon lira istemişti. İstanbul Verem Savaşı Derneği’nin sosyal hizmet uzmanı Naciye Bıyıklı ile devreye giderek, güç bela ödeme yapmadan çocuğu çıkarabildik. Sadece çocuklarıyla oturan kadınlar arasında çok yoksulluk var. Üçüncü bodrum katta, güneş görmeden oturuyorlar, çocuklar beslenemiyor.”

Verem savaşı dispanserleri mücadelenin temel aktörü, güçlendirilmeli

Türk Toraks Derneği Tüberküloz Çalışma Grubu hastalığın kontrolü için aşağıdakileri öneriyor:

*Tüberküloz savaşı dispanserlerinin düzenli çalışması önemlidir. Bunun için, çalışanların desteklenmesi, aynı konumdaki birinci basamak personeli ile eşit ekonomik koşullar sağlanması gereklidir.

* Tüberküloz ile ilgili hizmetler, özel bir faaliyet alanıdır. Çalışanların bu alanda eğitim almalarına ihtiyaç vardır. Son yıllarda Covid 19 salgınının etkisi yanında başka nedenlerle hekim ve personel eğitimleri aksamıştır. Bu durumun hızla düzeltilmesi, eğitim çalışmalarının düzenli sürdürülmesi zorunludur.

*Tüberküloz hastalarının tanıları çoğunlukla hastanelerde uzmanlarca konulmaktadır. Tıp fakültesi eğitimlerinde tüberküloz bilgisi verilmeli ve farkındalığı artırılmalıdır.

* Tüberküloz tedavisi için yeni geliştirilen ilaçların, özellikle ilaca dirençli tüberküloz tedavisi ilaçlarının temini ve ülkemizde kullanılması konusunda Sağlık Bakanlığının desteği gereklidir.

* Tüberkülozhasta sayısının düşmesi, bu hastalığı hekimlerin daha az görmesi nedeniyle tanıda gecikmeler olmaktadır. Topluma yönelik veremi anlatan, erken tanının önemini, veremden şüphelenmek gereken durumları vurgulayan farkındalık çabalarına gerek vardır.

*Sonuç olarak, yeni yüzyılda ülkemizde verem savaşını kesintisiz sürdürmemiz gereklidir. Bunun için tüberküloz kontrolünün temel birimi olan verem savaşı dispanserleri desteklenmeli ve güçlendirilmelidir.

Türkiye Solunum Araştırmaları Derneği (TÜSAD) de cumhuriyetin kuruluşuyla beraber görev yapmaya başlayan Verem Savaş Dispanserleri sayesinde, eksikleri olmasına rağmen yürütülen Tüberküloz Kontrol Programı’nın başarıyla devam etmesi için verem savaş dispanserlerinin yapısı ve çalışanlarının desteklenmesi, güçlendirilmesi gerektiğini açıkladı: “Böylece halkımızın bu kurumlardan daha fazla faydalanabilmesi, tüberküloz tedavilerinin eksiksiz yapılabilmesi, tüberküloz hasta temaslılarının takibinin yapılması ve gerekli kişilere koruyucu tedavilerinin sağlanabilir. Bu da “Veremsiz Türkiye” ve “Veremsiz dünya”‘ hedefine ulaşılması için önemli bir adım olacaktır.”

İkinci bölüm: Göçmenlerde tüberküloz: Ücretsiz tanı için cezaevine giren hastanın hikayesi

Birinci bölüm: İstanbul’da her dört tüberküloz hastasından biri yurt dışı doğumlu

Kategori:Diken özel, Sağlık, Vitrin-mobil

SON HABERLER

Erhürman'ın partisi CTP: Bahçeli'nin '82'nci il' ifadesi açık bir saldırı ve saygısızlıktır

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanan Tufan Erhürman’ın lideri olduğu Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP), MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin sonuçları kabul etmeyip KKTC’nin ’82’nci il’ yapılmasını talep etmesine tepki gösterdi.

OpenAI'dan yapay zeka destekli tarayıcı: 'ChatGPT Atlas'

ChatGPT’nin üreticisi OpenAI, yapay zekalı destekli ‘ChatGPT Atlas’ adlı internet tarayıcısını kullanıma sundu.

Beyaz Saray: Yakın gelecekte Trump-Putin zirvesi beklenmiyor

Beyaz Saray, ABD Başkanı Donald Trump ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında yakın gelecekte bir zirve planlanmadığını açıkladı.

İlber Ortaylı: Minguzzi davası adil bir kararla sonuçlanmadı

Tarihçi Profesör İlber Ortaylı, bıçaklanarak öldürülen 15 yaşındaki Mattia Ahmet Minguzzi davasındaki kararların adil olmadığını belirterek “Dava henüz bitmedi. Takipçisi olacağız” dedi.

'Savaş Üstüne Savaş' gişede beklentilerin altında: 100 milyon dolar zarar

Paul Thomas Anderson’ın yönettiği ‘Savaş Üstüne Savaş (One Battle After Another)’ yaklaşık bir aydır sinemalarda gösterilse de beklenen hasılata hala ulaşamadı. 

Akşam Postası / 8 Ocak 2023
Rusya, füze saldırısında 600 askerin öldüğünü iddia etti; Ukrayna yalanladı

Ara

DİKEN’İ TAKİP EDİN

Osman Kavala 2 bin 912 gündür hapiste

YAZARLAR

Kıbrıslı Türkler yıllardır tepeden inşa edilen vesayet düzenini sandıkta çökertti

Mete Hatay

Kıbrıs'ta kim kazandı, kim kaybetti?

Cenk Mutluyakalı

Görünmeyen iletişim: Kokuyla konuşan zihin

Psk. Dr. Feyza Bayraktar

Ah ödüller vah ödüller!

Ayhan Tinin

Sohbeti seven dikenine katlanmaz

Mustafa Alp Dağıstanlı

Büyük restorasyon ve Zizek'in 'utanmazlığı'

Göksun Yazıcı

5 bin yıllık ekmeğin izinde

Nazlı Pişkin

GÜNÜN 11’İ

Mehmet Şakir Örs: Hemen hiçbir ülkede asgari ücret bizdeki kadar önem taşımaz

Ümit İnatçı: Yalnızlık ne mutlak bir iyilik ne de kaçınılması gereken bir kötülüktür

Fehmi Koru: Yalnızca Ersin Tatar kaybetmedi, AK Parti iktidarı da kaybeden tarafta

Ayça Söylemez: Kokain veya meth gibi maddelerin tehlikesine odaklanmışken, fentanil 'yan tehlike' olarak karşımızda duruyor

Haluk Şahin: İşe bak, 2025 yılında da Kıbrıs yazısı yazmak varmış!

Ali Akay: 18'nci İstanbul Bienal'inde karşımıza bir ayağı eksik sıkıntılı bir dünya ortamı çıkıyor

Kamil Tekin Sürek: Devletlerin silahlanmaya ayırdıkları bütçe sürekli artıyor

Alaattin Aktaş: Ekim aylarının klasiği, enflasyon oranının yüksek gelmesidir

Orhan Uğuroğlu: Yerel seçimde öyle bir Osmanlı tokadı yedi ki, sesi sarayın tüm odalarında yankılandı

İbrahim Kiras: Türkiye'nin mevcut siyasi yapısı AB'yle iş birliğinin derinleştirilmesine müsait değil

Soner Yalçın: Kıbrıs'taki sandıktan gayrimeşru işlere duyulan öfke çıktı

  • 9 SORUDA
  • YAZARLAR
  • AKTÜEL
  • ANALİZ
  • DİKEN ÖZEL
  • DİKEN'E TAKILANLAR
  • DÜNYA
  • EKONOMİ
  • KEYİF
  • MEDYA
  • POPÜLER BİLİM
  • SANAT
  • BU GAZETE…
  • DİKEN 10 YAŞINDA
  • Künye
  • İletişim
  • Gizlilik ilkeleri
  • Çerez politikası

"Genç gazeteci arkadaşlarıma! Bu meslek yorucu bir meslektir. Ama, insan büyük bir zevkle çalışır. Kalemine daima efendi kal, uşak olmamaya gayret et. Mecbur kalırsan kır, sakın satma." Sedat Simavi

×