Ukrayna savaşının Batı cephesi açısından en önemli getirisi, ABD’nin bir önceki Başkanı Donald Trump döneminde büyük yara almış NATO ittifakının yeniden güçlendirilmesi oldu.
Avrupalı liderler NATO için kullandıkları “beyin ölümü gerçekleşmiş” tanımlamasını bir kenara bırakıp, savaş Ukrayna’da arka bahçelerine gelince, Avrupa- Atlantik ittifakına sarıldılar.
Rusya’ya yönelik –enerji açığı düşünüldüğünde belki de Moskova’dan çok Avrupa ülkelerini vuran- yaptırım kararları, işte böyle bir çatışma ortamında çıkarılabildi.
Ukrayna’daki savaş aracılığıyla Avrupa’yı kendi cephesinde “hizalamayı” başaran, çok da güçlü olmayan Rus ekonomisini de yaptırımlar aracılığıyla kıpırdayamaz hale getiren ABD yönetimi, bir sonraki adıma geçmiş görünüyor; Çin’in Batı öncülüğündeki uluslararası ekonomik sistemden çıkarılması adımına.